Kılıçdaroğlu, kendi vekilini de yalanladı!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizim dört parti ile (CHP, İYİ Parti, HDP, SP) bir araya gelerek anayasa taslağı hazırlalamadık" diyerek, CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ile diğer tüm şahitleri, belgeleri ve ses kayıtlarını yalanladı.

Çukurambar'da bulunan evinden çıkarken gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, hiçbir parti ile anayasa çalışması yapmadıklarını, tartışmaları hayretle izlediğini sadece 2017'de TÜSES (Türkiye Sosyal, Ekonomik ve Siyasal Araştırmalar Vakfı) tarafından İstanbul'da tertiplenen "Orta Doğu Konferansı"na katıldığını, orada Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun bulunduğunu söyledi.

Konu TÜSES toplantısı olmamasına rağmen uzun uzun "Orta Doğu Konferansı"nı anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, geçmişten beri ısrarla "bir partinin mutfağında anayasa hazırlanmaz" dediğini, anayasanın bir toplumsal sorun olduğunu, anayasanın herkesi ilgilendirdiğini, bir ülkenin hukukunun ana omurgasını belirlediğini, bu yüzden anayasanın toplumsal uzlaşmayla hazırlanması gerektiğini ifade etti.

Dört parti ile (CHP, İYİ Parti, HDP ve SP) bir araya gelirek oturup anayasa taslağı hazırlamalarının asla söz konusu olmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, "Böyle bir şey yok." iddiasında bulundu.

Her zaman "güçlendirilmiş demokratik parlamenter sistem" dediğini, Ahmet Davutoğlu'nun da bu konuda çalışma yaptığını hatırlatan Kemal Kılıçdaroğlu, CHP eğer anayasa konusunda çalışacaksa ilk çalacağı kapının İYİ Parti ve Meral Akşener olacağını sözlerine ekledi.

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, İYİ Parti'nin CHP, HDP ve SP ile birlikte ortak anayasa çalışması yaptığını açıklamış ve üzerinde mutabık kalınan metni basına göstermişti. CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu da 2018'de 4 partinin ortak anayasa çalışması yaptığını açıklamıştı. Eski İYİ Partili Adem Taşkaya ise "4 partinin ortak anayasa çalışması yaptıklarına dair elinde ses kayıtlarının bulunduğunu, İYİ Parti'nin kendisini şikayet etmesini beklediğini, skandal nitelikteki ses kayıtlarını ve çok daha vahim olan şeyleri yüce Türk mahkemelerine vermekten şeref duyacağını belirtmişti.