Seçimlerden sonra parlamentoda muhalif vekil kalmadı!

Belarus'ta Pazar günü yapılan parlamento seçimleri, Pazartesi günü yapılan resmi açıklamayla birlikte sonuçlandı. Belarus Cumhurbaşkanı Alekxander Lukaşenko'yu destekleyen partiler, parlamentodaki 110 koltuğun tamamını elde etti.

2016 seçimlerinde 20 yıl aradan sonra parlamentoya girmeyi başaran ve 2019 seçimlerinde de aday olacaklarını açıklayan iki muhalif vekilin seçimlere katılmaları yasaklandıktan sonra parlamentoya hiçbir muhalif vekil giremedi.

"Ölene kadar bu koltukta bulunmayacağım"

Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukaşenko

Sıklıkla "Avrupa'nın son diktatörü" olarak adlandırılan ve 25 yıldır ülkeyi yöneten Lukaşenko, seçimlerin adil bir şekilde yapıldığını ve seçmenlerin kendisinden memnun olmadığı noktada ilk seçimlerde kendisini görevden alabileceğini belirtti. Lukaşenko, "Ölene kadar bu koltukta bulunmayacağımın sözünü vermiştim. Sizi temin ederim ki bu koltuk o kadar da rahat bir koltuk değil" diye konuşarak görevinin zorluğuna dikkat çekti.

Seçimlerin hileli olduğuna yönelik iddialar var

Pazar günkü seçimlerin sonuçlarını eleştiren bazı gruplar, seçimin hilelerle dolu olduğunu ve parlamentonun "Cumhurbaşkanı'nı otomatik olarak onaylayan bir 'lastik damgaya' döndüğünü" dile getirdi. İddialara yetkililer seçimlerdeki sayılarla oynadı ve seçimleri denetlemek için gelen gözlemcileri zorla uzaklaştırdı. Belaruslu yetkililer, seçimlere katılım oranının %77 olduğunu açıkladı.

Belarus ve Doğu-Batı dengesi

Rusya Devlet Başkanı Putin ve Belarus Cumhurbaşkanı Lukaşenko

Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukaşenko, görev süresi boyunca bir yandan ABD ve Avrupa Birliği (AB) ile daha iyi ilişkiler kurarken diğer yandan ise komşusu ve ülke üzerinde büyük nüfuz sahibi olan Rusya'yla ilişkilerini dengelemeye çalıştı.

Geçtiğimiz Eylül ayında ABD ve Belarus, 11 yıllık bir aradan sonra birbirlerindeki diplomatik temsilin devam ettirileceğini açıkladı. ABD ek olarak parlamento seçimleri ve 2020 Belarus Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonucuna göre ülkeye uyguladığı yaptırımları kaldırabileceğinin işaretlerini vermişti.

Rusya, Belarus üzerindeki baskısını artırıyor

ABD ve AB, Belarus'a insan hakları endişeleri ve siyasi baskılar yüzünden uyguladığı yaptırımları 2016 yılında hafifletse de Rusya uyguladığı baskıyı artırarak iki ülke arasındaki bağlantıları kuvvetlendirmeyi amaçlıyor.

Rusya ve Belarus, Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından ekonomik ve askeri işbirliğini devam ettirmek amacıyla 1996'da sembolik bir "birlik" anlaşması imzalamıştı; ancak iki ülke arasında enerji fiyatları ve gümrük vergileri yüzünden gerilim devam ediyor.

Kırım ilhakının kabul edilmemesi gerilimi tırmandırdı

İki ülke arasındaki gerginliğin zirve noktası, Rusya'nın 2014 yılında Ukrayna'ya bağlı Kırım yarımadasını ilhak etmesinin, Belarus tarafından tanınmaması oldu. Olay üzerine Moskova, Belarus'un devlet yönetimindeki ekonomisine yaptığı desteği kesmişti.

Rusya-Belarus Birliği gerçekleşir mi?

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin

Lukaşenko, Rusya'nın iki ülkeyi baskı ile yeniden birleştirme çabalarını engellemeye çalışıyor. Şubat 2019'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in eski Rusya ve Belarus Birlik Devleti projesini yeniden canlandırarak devlet başkanlığını uzatmaya çalıştığı iddia edilmişti. Lukaşenko, iddiaları Belarus'un yeniden Rusya'ya bağlı olmayacağını ve bağımsızlığının "kutsal" olduğunu söyleyerek reddetmişti. Belarus Cumhurbaşkanı, aynı zamanda Rusya'nın ekonomik baskıları sürdürmesi halinde kendi batısındaki tek müttefiki olan Belarus'u da kaybedeceğini dile getirmişti.