İşte Macron'un pis geçmişi!

Emmanuel Macron kimdir? Daha doğrusu gerçekte Emmanuel Macron kimdir? İşte Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un karanlık geçmişi ve kirli planları...

DÜNYA 25.10.2020, 16:04 26.10.2020, 10:57
İşte Macron'un pis geçmişi!

Son dönemlerde Türkiye ve İslam karşıtlığıyla öne çıkan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'u anlamak için geçmişini bilmek gerekiyor.

Kanal 7 Dış Haberler Müdürü Taha Dağlı, sağlam bir Türk ve İslam düşmanı olan Emmanuel Macron'un geçmişini yazdı.

Küreselci Rothschild'in bankacısıydı

Emmanuel Macron genç yaşlarda Rothschild’lerin baronu David Rothschild’in Fransa'daki Rothschild & Cie grubuna bağlı ticari bankada üst düzey bankacılık yaptı.

Siyasete girmeden ekonomi bakanı oldu

Küreselci Rothschild ailesinin kuklası olmanın getirdiği güç onu, siyasete girmeden dönemin Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’ın önce danışmanı yaptı ardından ekonomi bakanlığına getirdi.

Hazırladığı yasa Meclis'e sunulmadan kabul edildi

2016 yılında Ekonomi Bakanı olan Emmanuel Macron, Fransa sokaklarında aylarca şiddet olaylarının yaşanmasına neden olan işçi yasasının mimarıydı. Yasa tasarısı parlamentoya bile getirilmeden kabul edildi. Bu, müthiş bir diktatörlük idi.

Şaibeli seçimle cumhurbaşkanı oldu

2017 Cumhurbaşkanlığı Seçimi'nde aday oldu. Fransa halkı, Ekonomi Bakanlığı döneminden onu tanıyordu ve pek sevmiyordu, bu yüzden anketlerde diptepydi. Ancak Macron'un arkasında, dünyayı istediği gibi şekillendiren küreselcilerden Rothschild vardı.

Tüy sıklet Macron'un karşısında ağır sıklet rakipleri Jean-Luc Melechon ile François Fillon hakkında ardı ardına yolsuzluk iddiaları ortaya atıldı.

İkisinin de oyu dip yapınca Macron'un tek rakibi kaldı: Irkçı Le Pen.

Hiç şansı olmayan AB karşıtı Le Pen karşısında bile ikinci tura kalan Macron, önlerinde hiç alternatif bulunmayan Fransız halkı tarafından çaresiz ikinci turda (7 Mayıs 2017) seçildi.

Macron'un yolsuzlukları

Macron'u çerez gibi yemeleri beklenen Jean-Luc Melechon ile François Fillon, gündeme getirilen yolsuzluk iddialarıyla boğuşmak zorunda kalırken, daha somut yolsuzluk iddialarına sahip Macron özellikle korundu. Hatta Macron hakkında hazırlanan 9 milyar avroluk yolsuzluk dosyası bile sümen altı edildi.

Sarı yeleklilere terörist muamelesi

Esasen Macron'un işçi yasasının ürünü olan ancak 2018 yılında ortaya çıkan sarı yelekliler hareketi, Fransa’nın ana kentlerini aylarca savaş alanına döndürdü. Macron’un polise verdiği geniş yetki ve emir üzerine polis, ölümlere varan dozda şiddet kullandı. Medya da şaşırtıcı biçimde Macron’a destek verdi.

Trump'tan "AB ordusu" fırçası!

İç politikada rezil rüsva olan Macron, açığını dış politika ile kapatmak istedi ancak bunu da eline yüzüne bulaştırdı. NATO'yu hedef alarak "beyin ölümü gerçekleşti" ifadesini kullanan Macron, "AB Ordusu" fikrini ortaya atınca ABD Başkanı Donald Trump'tan fırça yedi. Macron'un yediği bu fırça, Trump'tan yediği ne ilk ne son fırça oldu. Trump adeta her görüşmede Macron ile alay etmekten özellikle hoşlanıyor gibi görünüyordu.

Darbeci Hafter'i destekledi

Macron Libya’da, BM'nin tanığı UMH'yi (Ulusal Mutabakat Hükümeti) değil, darbeci Hafter’i destekledi ancak Türkiye’nin hamlesiyle tüm Libya hesabı da tepe taklak oldu.

Doğu Akdeniz

Türkiye'ye iyice kinlenen Macron, Doğu Akdeniz’de de Yunanistan'ın yanında, Türkiye’nin karşısında durdu. Yunanistan'ı umutlandıran Macron, krizdeki bu ülkeye bol bol silah sattı. TSK gemilerinin Fransız savaş gemilerine radar kilidi attığını iddia eden Macron, NATO nezdinde yalancı çıktı. Doğu Akdeniz'de Türk savaş gemileriyle dalaştı, ağzının payını aldı.

Lübnan

Beyrut'taki korkunç patlama sonrası Lübnan’da şov yapmaya çalışan Macron, "hiçbir sakıncası yok" diyerek Hizbullahçılarla bile görüştü. Kabine kurmaya kalkan Macron'un atadığı başbakan, bir ay bile başbakanlıkta durmayıp istifa etti.

Ermenistan

Azerbaycan öz toprakları olan Dağlık Karabağ’ı geri almaya başlayınca, Türk düşmanı Macron bu kez de Ermenistan'ın yanında yer almak istedi ancak Azerbaycan'ın her anlamda elinin güçlü olması, sözde Minsk Grubu eşbaşkanı olan Fransa'nın da elini ayağını bağlamıştı.

Sömürge ülkeleri

Sömürgeci Macron, kendisi gibi sömürgeci olan dedelerinin kan döktüğü ve sömürdüğü Afrika bölgesinde at koşturmaya çalıştı ancak Türkiye'nin çitlerine tosladı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu açık ifadelerle, Fransa'nın, Türkiye'nin dünyanın hiçbir yerde olmasını istemediğini, sebebinin ise dilediği gibi at koşturmak olduğunu ancak özgürce at koşturma döneminin kapandığını söyleyerek Türkiye'nin her yerde olmaya devam edeceğini belirtti.

Türkiye'nin, Fransa'nın sömürgeleriyle olan ilişkileri ve bağları güçlendikçe Macron iyice çileden çıktı.

İslam'a ve Müslümanlara hakaretler...

Eylül ayı başlarında Charlie Hebdo isimli provokatif mizah dergisinin "Hz. Muhammed'e hakaret" içeren karikatürlerini savunan Macron, “düşünce özgürlüğü” dedi ve karikatürlerin yayınlanmasına devam edileceğini belirtti. Aynı gün "Macron'un Hizbullahçılarla görüşmesi" üzerine haber yapan Le Figaro gazetesinin muhabirini milletin gözü önünde fırçaladı.

İslam'dan sonra Müslümanları da hedef alan Macron, İslamiyet ile ilgili "kriz dini" tanımını kullandı ve İslam'ın yeniden yapılandırılmasından bahsederek "Fransız İslam'ı" tanımını ortaya attı. Bir öğretmenin öldürülmesine "İslami terör" dedi. Camileri bastırdı, onlarca camiyi kapattırdı.

Fransa’da merkezlerde bulunan kamu binalarının ön yüzlerini Hz. Muhammed'e hakaret karikatürleriyle donatarak Müslümanları taciz etti.

Trump'ın bile alay etmesine sebep olan "DEAŞ" açıklamaları aslında Macron’un amacını ortaya koyuyordu fakat bu son attığı adımların DAEŞ terör örgütünü hortlatmaya dönük olduğunu iyice gün yüzüne çıkardı.

FRANSA'NIN SABIKA DOLU TARİHİ

Macron'un sabıkası bile başlı başına içinden çıkılmaz hâldeyken Fransa'nın kirli tarihini ortaya dökmek için binlerce sayfa gerekiyor.

Sömürgeler

Fransa, Afrika’da 14 ülkeyi onlarca yıl, hatta asırlarca sömürdü ve sözde bağımsızlıklarını verdikten sonra haraca bağladı. 60 yıldır 14 Afrika ülkesinden hâlâ haraç alan sömürgeci, emperyalist ve faşist Fransa, sömürgecilikte dünya tarihinde İngiltere'den sonra ikinci sırada yer alıyor.

Dünyada 192 ülkeden yalnızca 22'sinin tarihin hiçbir döneminde İngiliz sömürgesi altında yaşamadığı, 170 ülkenin ise "kısa ya da uzun" olmak kaydıyla İngiliz sömürgesi altında kaldı. Fransa sömürgecilikte sıkça İngiltere ile yarıştı. Öyle ki birçok coğrafyada ülkeleri aralarında masa başında bölerek paylaştılar.

İngiltere ve Fransa, Anadolu toprakları üzerindeki paylaşım planlarını ise hiçbir zaman çöpe atmadılar. Sadece Seddülbahir ile tozlu raflara kaldırılan planı indirmek için zamanının gelmesini bekliyorlar.

Soykırımlar

Fransa'nın tarihi, son asır soykırımlarla dolu.

1945-1962 yılları arasında 1 milyon Cezayirliyi katlettiler.

1994 yılında Ruanda'da 800 bin kişiyi öldürerek soykırım yaptılar.

Terör örgütleri

DEAŞ'ın esamesinin okunacak hâlinin kalmadığı şu dönemde bile Macron'un ısrarla DEAŞ korkusu pompalamasının hatta İslam'a ve Müslümanlara hakaret ederek DEAŞ'ı hortlatma çabalarının altında "terörü kullanarak bölgeyi dizayn etme" niyeti yatıyor. Kaldı ki DEAŞ'a en çok terörist veren ülke de Fransa.

PKK denilince de akla ilk gelen ülke Fransa. Teröristlerin Avrupa'da ev sahipliğini Fransa ve Almanya yaparken, ABD silah yardımlarını gizleme ihtiyacı bile duymuyor.

Gizlemek bir tarafa, gurur duyduklarını bile söylemek mümkün. İster sağcı Sarkozy olsun, ister solcu Hollande olsun, ister liberal Macron olsun, Fransa'da değişmeyen tek gelenek, Fransız liderlerin PKK elebaşlarını Elysee Sarayında ağırlamaları.

Azerbaycan'ın kaşıntısı tutan Ermenistan'ın ümüğünü sıktığı ilk günlerde Fransa'da peş peşe PKK'lılarla Ermenilerin ortak düzenlediği gösterileri de unutmamak lazım.

Türklerin büyük kentlerinde terör eylemleri düzenleyen, Türk bürokratları hedef alan Ermeni terör örgütü ASALA'nın hamisinin de Fransa olduğu unutulmamalı. Fransa her dönem Ermeni halkını Türkiye'ye karşı kışkırtmış, Türk düşmanlığını hep bir koz olarak kullanmıştır.

Suriye

Osmanlı sonrası Suriye'ye çöken Fransa'nın ülkedeki etkisi Hafız Esed döneminde zirve yapmıştı. Bugün oğul Beşşar Esed döneminde bile etkisi küçümsenemeyecek Fransa, hiçbir zaman Suriye'den vazgeçmeyecek.

Lübnan

Ekonomik ve siyasi bağlamda sırtı yerden kalkmayan Lübnan'ın bugünkü perişanlığının müsebbibi olarak yine karşımıza Fransa çıkıyor. Lübnan’ı ekonomik bataklığa ve siyasi krize sürükleyen 1920 Anayasası Fransa malı. Bu yasaların Lübnan'ı yönetilemez duruma getirdiği son günlerde ayyuka çıkmış durumda.

Libya

Bir dönem İtalya'nın yaptığı zulmü Libya’ya Fransa yapıyor. Devrik Lider Muammer Kaddafi'den Libya'nın parasını gasp eden, Kaddafi parayı isteyince apar topar saldırı başlatan Fransa, tıpkı Kaddafi'yi linç ettirdiği gibi bugün de BM'nin tanıdığı hükümetin karşısında yer alan darbeci Hafter'i sağlam biçimde destekliyor.

Yorumlar (1)
İZZET 4 yıl önce
FRANSA ALMANYA ABD HARİTADAN SİLİNMELİ