"ABD, YPG'yi güvenlik şirketi gibi kullandı"

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Dış ilişkiler Dairesi Başkanı Sefin Dizeyi, Washington Enstitüsünün gerçekleştirdiği panelde açıklamalarda bulundu. 

Suriye’de 2011 yılında çıkan olayların ardından Kürt partilerine, "Bölgede Araplar, Keldaniler, Suryaniler, Türkmenler ve Ermeniler gibi birçok toplumun yaşadığını ve toplumlar arasında bir tür düşmanlığa yol açmamaları" önerisini yaptıklarını kaydeden Dizeyi, "Suriye’de olayların sonunda gerek rejim gerekse muhalifler olsun Kürtler olarak diyaloğunuz olacağı bir durum olsun dedik. Maalesef ki onları bir araya getirmek için Erbil ve Duhok’taki konferans çabaları başarılı olamadı. PYD kendi başına hareket etti ve diğer Kürt partilerin bölgede faaliyet göstermesine müsaade etmedi. YPG’nin istihdam ve silahlanması, DEAŞ’ın orada ortaya çıkışı onlara güçlü ve savaşan bir güç haline gelme fırsatı verdi." ifadelerini kullandı. 

"PYD'nin planları başarısızlıkla sonuçlandı"

ABD'nin terör örgütü YPG/PKK'nın elindeki askerî gücü anlayarak onları DEAŞ'a karşı desteklediğini aktaran Dizeyi, örgütün bu süreçte 11 bin kayıp verdiğini fakat ABD'nin bölgeden çekilmesi ile buradaki diğer aktörlerin elinin güçlendiğini ve bu sebeple PYD'nin planlarının başarısızlıkla sonuçlandığını belirtti. 

Dizeyi, "Geriden bakacak olursanız, spesifik bir düşmana karşı YPG bir güvenlik şirketi gibi kullanıldı ve şimdi iş bitti. Ancak orada bir halk var, gelecekleri ve kaderleri var, ama şimdi her şey karmaşa içinde." ifadelerini kullandı.

"YPG/PKK'yı bir güvenlik şirketi" olarak tanımlamasına ilişkin itiraz ve soruları yanıtlayan Dizeyi, "Bu ifadeyi Batılı bir kişiden duydum. Orada oldukça da etkili bir isimdi. İki yıl önce gelip ve bana gördüğüm kadarıyla işler bitince bunlar (YPG/PKK) terk edilecekler çünkü onlara güvenlik şirketi gibi muamele ediyorlar. Dolayısıyla bu ifade bana ait değil." şeklinde konuştu.

 "İşin içine PKK girince durum farklılaştı"

Türkiye'nin Fırat'ın doğusunda YPG/PKK'ya yönelik yürüttüğü Barış Pınarı Harekâtı'na değinen Dizeyi, 2013 yılına kadar PYD'nin Türkiye ile ilişkisinin bulunduğunu fakat daha sonra işin içine PKK girince durumun farklılaştığını belirtti.

Dizeyi, "PKK işin içine girip etkisini Suriye Kürtlerine yönelik kullanmaya başlayınca işler farklı bir yöne gitti. Dolayısıyla Türkiye’nin bakış açısından bakarsanız orada Suriye ile olan 910 kilometrelik sınırlarında tehlike ortaya çıkmaya başladı." açıklamasında bulundu. 

Dizeyi, Türkiye'nin bölgede operasyon gerçekleştirmesinden ziyade operasyonda kullanılan muhaliflerin endişe konusu olduklarını ifade etti. 

YPG/PKK'nın rejimle görüşmesine de değinen Dizeyi, "PYD iki yıl önce rejime yanaşsaydı iyi bir anlaşma yapabilirdi ancak şu anda bundan emin değilim." dedi. 

"Türkiye'ye yaptırım uygulanırsa petrol ticareti etkilenebilir"

ABD'nin Türkiye'ye yaptırım uygulaması halinde IKYB ile petrol ticaretinin de etkilenebileceğini ve Türkiye ile bu alanda önemli bir iş birliği yaptıklarını kaydeden Dizeyi, "Bu konuyu Dışişlerinde ve Kongrede gündeme getirdik. Türkiye’ye bir yaptırım yapılacaksa IKBY’nin durumunun dikkate alınmasını söyledik." diye sözlerine ekledi.