Yapmanız gereken iki iş varsa birinin bitmesini beklemeyin

Yürütülen çalışmalar, belli zaman aralıklarıyla iki işi birden yapmanın üretkenliği artıracağını, bu sebepten "birini bitirip diğerine başlama" yönteminin yaratıcı bir zihin için yeterli olmadığını savunuyor.

BİLİM-TEKNOLOJİ 29.04.2019, 10:22 29.04.2019, 15:06
Yapmanız gereken iki iş varsa birinin bitmesini beklemeyin

Eğer önünüzde yaratıcılığınızı konuşturmanız gereken iki iş varsa, önce birini bitirip ardından diğerine geçmenin daha pratik olacağını düşünebilirsiniz. Tabi, diğer işe geçtikten sonra aklınız bir öncekinde, tamamlayamadığınız boşluklarda kalır. Tekrar bir döner bakarsınız, veya bakmazsınız, önce önünüzdekini bitirmek istersiniz. Zaman kaybı, telaş, öfke derken üretkenliğinizi yitirir, elinizdeki işler tamamlansa bile çıkardığınız üründen tam olarak tatmin olamazsınız.

Bir işi bitirmek yerine, iki işe birden yoğunlaşın

İşte tam bu sırada izlemeniz gereken bir yol var: İki iş arasında belli aralıklarla git gel yapmak. Daha üretken bir zihin için bu şart!

2017’de Kolombiya Meslek Okulu tarafından yapılan bir araştırmada, sadece tek bir göreve odaklanan insanların üretkenlikte zorluk yaşadığı; görevler arası zaman dağılımı yapıp, belli zaman aralıklarıyla her iki iş üzerinde de yoğunlaşarak çalışmalarını yürüten insanların yaratıcı yönlerini daha fazla açığa çıkardığı kanıtlandı.

Hepimizin tıkandığı anlar olur

Zihinsel çaba göstermemizi veya üretken olmamızı gerektirecek işlerle meşgulken, öyle bir an gelir ki daha fazlasını düşünemeyiz. Tıkanırız, öyle birdenbire. Ama her defasında sınırları zorlamayı deneriz. Bu gibi durumlarda sınırları zorlamak yerine başka bir işe atlayarak o işe yoğunlaşmak, zihindeki perdenin kaldırılmasına yardımcı olacığından dolayı, üretkenliği artıracaktır. Başka bir deyişle, tıkandığınız anda başka bir problemle meşgul olmanız, daha yaratıcı düşünmenizi sağlayacaktır.

Yapılan deneyde, katılımcılardan ‘kürdan’ ve ‘tuğla’ nesnelerinin başka ne amaçlarla kullanılabileceğini sekiz dakikalık süre ardından özgün bir biçimde ifade etmeleri istendi. A grubundaki katılımcılardan bir nesne için 4 dakika, diğer bir nesne için 4 dakika ayrılması ve bu süre zarfında orjinal bir fikir üretmeleri beklendi. B grubu ise, deney esnasında nesneleri belli bir zaman aralığına gerek duymadan düzensiz bir biçimde ele aldı. Son grup olan C ekibi ise düzenli aralıklarla her iki nesne üzerinde kafa yormayı denedi.

Deneyin sonunda görüldü ki, nesneler üzerinde belli zaman aralıklarıyla yoğunlaşan C takımı daha özgün ve daha ezberi bozan fikirler ortaya koymayı başardı. Kelime oyunu, bulmaca gibi çalışmaların yapıldığı diğer bir deneyde de aynı şekilde, iki iş arasında düzenli olarak geçiş yapanların daha iyi işler çıkardığı tespit edildi.

Beyne farklı sinyaller göndermek özgün düşünmeye yardımcı oluyor

Yapılan araştırmadan anlaşılacağı üzere, beyne farklı sinyallerin gönderilmesi (bu durumda, diğer bir işle meşgul olmak) zihni daha aktif kılacağından ve zihinde oluşan perdeyi kaldıracağından dolayı ‘üretken olma’ konusunda izlenilmesi gereken etkili yöntemlerden biri niteliğini taşıyor. Zira 2011’de yapılan diğer bir araştırma da aynı kanıda.

Zaman aralığını ayarlamak size bağlı

Ne zaman duraklayıp, diğer bir işe atlayacağınız tamamen size bağlı. Dilerseniz birer saat arayla, dilerseniz tıkandığınız yer de küçük bir ara verip başka bir işe yoğunlaşabilir, zihninize farklı sinyaller göndererek bilinciniz açılmasını sağlayabilirsiniz.

Ne işle meşgul olduğunuz hiç farketmez, ister hobi olsun ister proje, düzenli saat aralıklarında yaptığınız görev dağılımıyla özgün düşünce üretme yetiniz daha atkif hale gelecektir.

Yorumlar (0)