Dünyada eşi benzeri yok: Hatay'da ortaya çıktı

Hatay'a bağlı Erzin ilçesinde bulunan Epiphaneia Antik Kenti'ndeki kazılarda, kırsal aktivitenin anlatıldığı ve her ay için kişiselleştirmenin (personifikasyon) yer aldığı 'Takvimler Mozaiği' bulundu. Doç. Dr. Banu Özdilek, "Bahse konu mozaikler, dünyada eşi benzeri olmayan mozaikler." dedi.

KÜLTÜR-SANAT 26.09.2022, 18:19
Dünyada eşi benzeri yok: Hatay'da ortaya çıktı

'İssos Harabeleri' olarak da tanınan Epiphaneia Antik Kenti'nde 16 sene evvel kurtarma kazısı olarak başlayan faaliyetler sürüyor.

Bu seneki sezon kazılarında rastlanan mozaik ve sikke gibi eserlere ek olarak Bronz Çağı'na kadar tarihlenen seramikler, Hatay tarihinin 5 bin sene evveline dayandığını da ortaya koydu.



'Takvimler Mozaiği'ne rastlandı

Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi'nden Doç. Dr. Özdilek, basın mensuplarına, dönem kazılarına 40 kişiden oluşan bir ekiple başladıklarını ifade etti.

Epiphaneia Antik Kenti'nin şehrin geçmişten günümüze değin korunmuş yegane antik kenti olduğunu söyleyen Özdilek, burada faaliyetlerin büyük bir titizlikle yürütüldüğünü kaydetti.

Kazılarda heyecan verici buluntulara denk geldiklerini vurgulayan Özdilek, şöyle konuştu:

"Bronz Çağı'na kadar tarihlenen seramiklerle birlikte Hatay tarihi 5 bin sene evveline dek gidiyor. Osmanlı İmparatorluğu dönemine dek 27 kültürün izlerini tespit ettik. Harika taban mozaiklerine rastladık. Bahse konu mozaikler, dünyada başka bir benzeri olmayan kırsal aktivitelerin aktarıldığı Takvimsel Mozaiği ve her ay için bir personifikasyon var. Biz bu yıl gerçekleştirdiğimiz kazılarda haziran ve temmuz aylarının personifikasyonuna denk geldik. Burada geometrik bir bordürün içinde yazıtlı anlatımlar ve figürler var. Yazıtlarsa ise ayların anlatımı ve yanında buna karşılık gelen Roma astrolojisindeki burçlar yer alıyor."

"Ören yeri statüsü kazandırmayı hedefliyoruz"

Özdilek, kazılarda Helenistik, Abbasi, Osmanlı, Bizans dönemlerine ait çok farklı zaman aralıklarında sikkeler de bulduklarını ifade etti.

Kazı alanında cam buluntulara ve bu buluntulara ait atölyelere de denk geldiklerini belirten Özdilek, "Deneysel arkeoloji faaliyetleri gerçekleştirdik. Buğdaya ilişkin çok sayıda değirmen taşları ile birlikte dibekler de ele geçiyor. Biz tüm bu değerlerin Antik Çağ'dan günümüze değin hiç kopmadan sürdüğünü tespit ettik." şeklinde konuştu.

Önümüzdeki dönemdeki kazıların Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca yürütüleceğini kaydeden Özdilek, öğrenciler ve bilim ekipleriyle okul olarak burayı bilimsel bir kazı istasyonuna çevireceklerini dile getirdi.

Hedeflerinin kazı faaliyetleri ile birlikte İssos'a ören yeri statüsünü kazandırmak olduğunu kaydeden Özdilek, kazılarla gün yüzüne çıkarılan yapıların restorasyonu amacıyla projeler ürettiklerini de sözlerine ekledi.

Yorumlar (0)