Türkiye, ABD/PKK'nın DEAŞ oyununu bozdu!

Türkiye tarafından başlatılan ve Suriye Millî Ordusu (SMO) desteğiyle Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından yürütülen Barış Pınarı Harekâtı başarılı bir şekilde sürüyor.

Sadece askerî açıdan değil aynı zamanda, stratejik ve diplomatik olarak da büyük başarı sağlanan Barış Pınarı Harekâtı'nda Türkiye önemli bir oyunu bozdu.

Gizli özne Amerika

Barış Pınarı Harekâtı'nın amacı ile ilgili "Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzur getirmek" spotunu kullanan Türkiye, güney sınırındaki terör koridorunu kimin oluşturmaya çalıştığını deklare etmiyor ancak gizli öznesi ABD olan spotun amacına da ulaştığı görülüyor.

ABD, kendi kurduğu DEAŞ'ı bahane ederek terör koridoru oluşturmak istedi!

Türkiye'nin güneyinde terör koridoru oluşturmak isteyen ve bunun için de (kendi kurduğu) DEAŞ'ı bahane ederek PKK/PYD'ye bir orduya yetecek büyüklükte askerî destek sağlayan Amerika, güvenli bölge konusunda da Türkiye'nin isteklerini yerine getirmeyince iş Türk Silahlı Kuvvetleri'ne düşmüş, Amerikan askerleri bölgeden çekilmek zorunda kalmıştı.

Oyalama taktiği işe yaramayan Amerika bu kez de PKK'nın elindeki DEAŞ'lı teröristleri kullanmak istemiş ve uluslararası kamuoyuna sıkça "DEAŞ'lılar kaçarsa sorumlusu Türkiye" algısı oluşturmaya çaba göstermişti.

Oyunu ilk Çavuşoğlu açıklamıştı

Oyunun farkında olan Türkiye adına Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu bir açıklama yapmış, "Biz oraya (DEAŞ'lıların tutulduğu kamplar ve hapishaneler) ulaşamayız. ABD ve diğerleri güneyde kalacaklarını net olarak söylediler. Bizim oluşturacağımız güvenli bölgenin güneyinde kalanlardan Amerikalılar ve diğerleri sorumludur. Bu kamplar veya hapishaneler rejim bölgesinde kalıyorsa bundan rejim sorumludur. Kamplar ya da hapishaneler güvenli bölge içinde kalırsa biz gerekeni yaparız." ifadelerini kullanmıştı.

Talal Silo uyarmıştı

Ana omurgasını terör örgütü PKK’nın Suriye kolu YPG’nin oluşturduğu ve ismi ABD tarafından konulan SDG’yi (Suriye Demokratik Güçleri) terk ederek Türkiye’ye sığınan eski sözcüsü Talal Silo, Amerika'nın ne yapmak istediğini günler öncesinden şu şekilde açıklamıştı:
"Tel Abyad ve Rasulayn’daki hapishanelerde tek DEAŞ terörist yok. Kamışlı’da 1 hapishane, Derik’te 2 hapishane, El-Hol’de 1 hapishane, Ayn-El-İsa’da 1, Rakka’da 1 tane DEAŞ’lıların tutulduğu hapishane var. PKK yenilmeye devam ettikçe son plan olarak DEAŞ’lıları hapishanelerden serbest bırakabilirler. 'Türkiye yüzünden DEAŞ yeniden canlandı' yalanına başvurabilirler. Bölgede yeniden kaos oluştururlar. Bu kaos ardından Batılılar, ‘Bu karışıklık Türkiye yüzünden oldu’ derler. Bir oyun olarak bunu kullanırlar. Türkiye, bölgede hem PKK ile hem de DEAŞ ile mücadelesini sonuna kadar sürdürmelidir."

Trump Türkiye'yi suçlayamazsa, suçu PKK'nın üzerine atacaktı!

ABD Başkanı Donald Trump dünkü açıklamasında "Türkiye ve Kürtler, DEAŞ'lıların kaçmalarına izin vermemeli." diyerek duruma göre suçu ya Türkiye'nin ya da PKK'nın üzerine atmanın zeminini oluşturmuştu. ABD'nin önceliği ise "Türkiye DEAŞ'lıların kaçmasına izin verdi" tezinin altını doldurmaktı.

Hulusi Akar ABD'ye nasıl gol atıldığını anlattı

ABD Başkanı Donald Trump'ın, DEAŞ'lıların kaçmasındaki sorumluluğu Türkiye'nin üzerine atma önceliğinin ise Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın açıklamalarıyla suya düştüğü anlaşıldı. Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, İYİ Parti ziyareti sonrası yaptığı açıklamada, TSK'nın yürüttüğü Barış Pınarı Harekâtı ile Suriye Millî Ordusu kontrolüne giren bölgede sadece bir tane DEAŞ hapishanesi bulunduğunu belirtmişti.

Hulusi Akar, "YPG’liler tarafından buranın boşaltıldığını ve DEAŞ’lıların kaçırıldığını fotoğraf ve filmle tespit ettik. Muhataplarımızla (ABD) bunları görüştük." diyerek, ABD'nin "Türkiye DEAŞ'lıların kaçmasına izin verdi" yaygarasının önüne nasıl geçildiğini ortaya koydu.

İşte DEAŞ'lıların kaçırıldığı hapishane...

Trump hemen PKK'yı sattı

Hulusi Akar'ın bu açıklamalarından Ankara'nın "PKK'nın tutuklu DEAŞ militanlarını salıverdiğine ilişkin fotoğraf ve belgeleri" Washington'a verdiği anlaşıldı. Fotoğraf ve belgeleri gören Washington ise ikinci planı işleterek DEAŞ'lıların kaçırılmasındaki sorumluluğu PKK/PYD'nin üzerine attı.

Hulusi Akar'ın açıklamalarından sonra ABD Başkanı Donald Trump, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Kürtler, DAEŞ esirlerinden bazılarını bırakarak ABD'yi müdahil etmeye çalışıyor olabilir." diyerek işin içinden sıyrıldı ve piyonu PKK'yı sattı.

Böylelikle Türkiye'nin, Barış Pınarı Harekâtı kapsamında yürüttüğü genel stratejisi, "askerî, diplomatik, ve istihbari" ayaklarla başarıya ulaşmış oldu.