Oruç kazası ve kefareti nedir? Orucu kasten bozarsak ne olur?

YAŞAM 27.12.2020, 15:49 27.12.2020, 17:03 Hanife
Oruç kazası ve kefareti nedir? Orucu kasten bozarsak ne olur?

Sağlıklı, akıl-baliğ olmuş Müslüman bir kişinin Ramazan orucunu bile isteye tutmaması büyük günahtır.  Bu ibadeti için pişmanlık duyup Allah’a tevbe ve istiğfar etmesi, ayrıca ilk fırsatta kaza etmesi gerekmektedir. Bile isteye orucunu vaktinde tutmayanlar için Efendimiz (s.a.v)  hayatının kalan kısmını oruçluda geçirse bunu telafi edemeyeceğini söylemiştir. (Ebu Davud, Savm, 39) 

Belli bir vakitte tutulmak için adak adanan orucun da ilk fırsatta tutulması gerekmektedir. 

Farz veya vacip fark etmeksizin başlanmış orucu geçerli bir mazeret olmadan bozmak da günahtır. Ramazan ayı dışında tutulan farz veya vacip oruç, bahaneli veya bahanesiz bozulsa bunun başka bir zamanda iade edilmesi gerekir. Başka zaman tutulması da yine farz veya vacip hükmündedir. 

Nafile oruç da gene mazeretsiz bozulmamalıdır. Ancak bozulması durumunda nasıl eda edileceğinin hükmü mezheplere göre farklılık arz etmektedir. Hanefi mezhebine göre özürlü veya özürsüz bozulan nafile orucun kazası vaciptir. Şafii ve Hanbeli mezheplerine göreyse kaza etmesi gerekmez yalnızca kaza etmesi iyi olur diye tavsiye edilir. Maliki mezhebine göre ise özre dayalı olsun veya olmasın bozulması durumunda kaza edilmelidir. 

Zamanında tutulamayan veya başlanıp bozulan Ramazan orucu ise Hanefilere göre bir güne bir gün olacak şekilde kaza edilmelidir. Özür olmaksızın terk edilmesi ise günahtır.  Ancak Şafii, Hanbeli ve Maliki mezheplerine göre geçerli bir mazereti olmaksızın orucu gelecek Ramazan ayına kadar kaza etmeyen kişinin fidye ödemesi gerekir. Şafiiler ayrı olarak bu konuyla ilgili tutmamaya devam etmesi halinde kaç Ramazan arasında o orucu iade etmediyse o sayıya denk gelecek fidye öder şeklinde söylemişlerdir.  

Bazı fakihler kazaya kalan oruçların peş peşe tutulmasını bazıları ise peş peşe tutmayı şart görmeyip müstehap olarak nitelendirmişlerdir. 



Kasten bozulan ramazan orucunun kefareti

Efendimiz (s.a.v.) Sünnet ile sabit olan bu kefaret için eşiyle beraber Ramazan ayında cinsel ilişkide olan kimseye kefaret olarak; ilk köle azat etmesini, imkanı el vermiyorsa iki ay ara vermeden oruç tutmasını, buna da gücü yetmiyorsa altmış fakiri sabahlı akşamlı doyurmasını buyurmuştur. (Buhari, Savm, 30, Müslim, Savm, 81)
Hanefi ve Maliki mezhebi kasten cinsi münasebet veya yeme-içme yoluyla oruç bozulursa bunun kefaret gerektireceği görüşündedirler. Sebebi ise Ramazan ayına gösterilmesi gereken hürmetin yok oluşudur. Şafii ve Hanbeliler ise yalnızca cinsi münasebetin kefaret gerektirdiği görüşündedirler.  Bu görüşleri içinse yukarıda zikrettiğimiz hadiste yalnızca cinsi münasebetin ifade edilmesi, kasten yeme-içme ile ilgili bir ifadenin olmayışıdır. 

  • Bir köle azat etmek
  • Peş peşe iki ay oruç tutmak
  • Altmış fakiri sabah akşam doyurmak


Hanefilere göre bu sıraya riayet edilerek kefaret gerekir. Birinin imkanını bulamayan diğerine geçebilir. Malikiler ise sıra gözetilmeden üçünden birini yaparak kefaretin ödeneceği görüşündedirler. 

İki kameri ay boyunca kefaret orucu tutulmalıdır. Bunun haricinde araya adet görme gibi çeşitli sebepler girmezse asla ara verilmez. Adet gibi bir ara verilirse de bitince kalınan yerden devam edilmelidir. Ayrıca 60 gün kefarete ek olarak bir gün bozulan orucun kazasını tutmak gerekir. Yani halk arasındaki tabirle 61 gün oruç tutulmalıdır. 

Hanefilerde farklı ramazanlarda farklı durumlar için kefaret gerektiren birden fazla oruç için tek kefaret yeterlidir. Şafii ve Maliki’ye göre ise her kefaret gerektiren orucun kefareti ayrı ayrı yerine getirilmelidir. 

Hanefilere göre orucunu kefaret gerektirecek bir duruma sokan kişi için aynı günün iftar saatinden önce kefaret gerektirecek durumu ortadan kaldıran bir hal kendiliğinden meydana gelirse kefaret düşer. Misal kefaret gerektirecek bir duruma düşen kadın aynı gün iftardan önce adet olursa kefareti duşmuş olur. Ancak yolculuk halinde orucunu bozan kişi için kefaret gerekir çünkü bu kendiliğinden değil bilinçli olarak bozmadır.

Aleyna Nur AYAN / habernediyor.com

Yorumlar (0)