Erdoğan'dan Keşmir için adalet ve eşitlik çağrısı

Erdoğan'ın BMGK'daki çağrısıyla Keşmir Pakistanlı bir lider haricinde ilk defa uluslararası gündeme taşınıyor.

GÜNDEM 25.09.2019, 16:37 25.09.2019, 19:53
Erdoğan'dan Keşmir için adalet ve eşitlik çağrısı

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Salı günü gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler Genel Kurulu üst düzey oturumunda Keşmir meselesinde adil ve eşit çözüm için çağrı yaptı.

Erdoğan bölgenin “kuşatılmış” olduğunu ve “8 milyon insanın orada sıkışmış bulunduğunu” ifade ederken Keşmir’in özel durumunun kalkmasına sebep olan 370 numaralı maddeye atıfta bulunmadı.

Outlookindia sitesinde yer alan habere göre Erdoğan’ın Müslüman ülke ve halkların liderliğinde Suudi Arabistan’a alternatif bir politik pozisyonu kolladığı iddia ediliyor. Yakın zamanda Pakistanlı bir lider haricinde Keşmir’i gündeme getiren tek liderin de Erdoğan olduğu ve şimdiye dek başka hiçbir ülkenin Pakistan’ın bölgeye dair sürekli çağrılarını BMGK’da dile getirmediği belirtiliyor. 

Erdoğan’ın tutumu Keşmir halklarının “Pakistanlı ve Hintli komşularıyla” ortak bir gelecek için konuşarak bağımsız bir Keşmir’i kurmasını desteklediği şeklinde algılanıyor.

Erdoğan “Keşmir halkının Pakistanlı ve Hintli komşularıyla ortak bir geleceğe güvenli bir şekilde bakabilmesi için bu sorunu çatışma yerine adalet ve eşitlik temelinde çözmesi zorunludur.” ifadelerini kullandı. Ardından Keşmir meselesinin 72 yıllık bir siyasî sorun olduğunu belirtti.

Güney Asya’da istikrar ve refahın Keşmir meselesinden ayrı tutulamayacağını ifade eden Erdoğan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından benimsenen çözüm haritalarına rağmen Keşmir’in halen kuşatma altında olduğunu ve 8 milyon insanın orada tutsak bulunduğunu sözlerine ekledi. 

Bugün (25 Eylül) Pakistan Başkanı İmran Han, Malezya Başbakanı Mahathir Bin Muhammed ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın üçlü bir görüşme gerçekleştireceği biliniyor.

Görüşmenin New York Ritz Carlton otelinde gerçekleşmesi bekleniyor. Bunun yanında nefret söylemine karşı çıkma amaçlı üst düzey bir yuvarlak masa toplantısı Türkiye ve Pakistan ortak ev sahipliğinde Birleşmiş Milletler Genel Merkezinde gerçekleştirilecek.

Başkan İmran Han ayrıca New York Times ve Wall Street Journal editör kurullarıyla da uluslararası gazetecilerin eşlik ettiği bir iş yemeği sonrası görüştü. 

Amerikalı iş adamı Bill Gates bugün Başkan Han’a çağrı yapanlar arasında yer aldı. Daha sonrasında ise Pakistan Başbakanı Norveç Başbakanı Erno Solberg ile görüştü.

Bu resmi görüşmeler haricinde CNN haber muhabiri Christiane Amonpour da İmran Han ile bir röportaj gerçekleştirecek.

Keşmir neden bu kadar önemli?

Hindistan’ın 560 yerel devletinden biri olan Cammu ve Keşmir’de sorunun temeli bölgede yaşayan Hinduların azınlıkta oldukları bazı yerlerde yönetimi ellerinde bulundurması şeklinde aktarılıyor. Keşmir’de halkın çoğunluğu Müslüman olmasına rağmen yönetim Hinduların elinde ve Keşmir meselesi daha önceki süreçte de Pakistan ve Hindistan siyaseti açısından önemli bir sorundu. İki ülke arasındaki gerginlik 1947, 1965 ve 1999 yıllarında savaşlara sebep olmuştu.

Himalaya Dağları’nın eteklerinde bereketli tarım arazileri içinde yer alan ve “cennet vadi” adını alan Keşmir’in altın, zümrüt ve yakut madenleri açısından önemli yer altı zenginliklerine sahip olduğu da biliniyor. Tarihte hep çıkar çatışmaları arasında kalan bölgede bugün yaşanan son kriz, her ne kadar Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin bireysel bir kararı ve iç politik gerekçelerle alınmış gibi görünse de aslında bölgesel ve küresel rekabetle bağlantılı boyutlarının çok daha dikkat çekici olduğunun altı çiziliyor.

Çin-ABD ve arada kalan Keşmir

Çin’in uluslararası kamuoyundaki reklam yüzü olarak değerlendirilen Kuşak ve Yol Girişimi’nin Keşmir’den geçmesi, önemli bir ortaklık kurmuş olan Pakistan ve Çin arasındaki ilişkilerin kuvvetlendirmesi ihtimali uzmanlarca göz önünde tutuluyor.
Öte yandan konunun gündemin arka planında kalması için Hindistan’ın Batı devletlerinin desteğine ihtiyaç duyduğu da bilinen bir gerçek. Keşmir’de son yaşananların Trump’ın Hindistan üzerindeki baskılarını arttırıp Çin’e karşı bir stratejik figür olarak kullanması için uygun bir zemin sağladığı söyleniyor. Hindistan için Pakistan ile yaşanan gerilime müdahil olan bir arabulucu devletin varlığı bir sorun olarak algılanıyor.

International Policy Digest’te yer alan yazıya göre ABD'nin Keşmir yardımına Karşı, Hindistan’laTicaret anlaşması yapma zorunluluğu gündeme gelebilir. Trump’ın Hindistan’ı “vergi sultanı” ilan ettiği biliniyor.

ABD hükümetinin, Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi (GTS) programı kapsamında Hindistan’ın faydalandığı ticari imtiyazları kaldırarak Hindistan ticaretini baskı altına almaya çalışabileceği söyleniyor. Tıpkı Çin’e uygulandığı gibi vergi yaptırımları ile Hindistan’ın Amerika’ya olan ihracatını düşürmenin Trump’a boyun eğmeyen bir Hindistan’a karşı kullanılabilecek bir strateji olabileceği ifade ediliyordu. 

Nitekim Salı günü saat 14.00’da Hindistan Ticaret Bakanı Piyuş Goyal ve ABD Ticaret Temsilcisi Robert Lighthizer’ın New York’ta buluştuğu haberleri The Hindu adlı internet sitesinde yer aldı. Görüşme Hindistan ve Amerika arasında sınırlı ticari paket anlaşmasının nihayete varacağı yönünde beklentileri arttırdı. Beklentilerin ötesinde bu sınırlı pakete Serbest Ticaret Anlaşması (STA) ile ilgili müzakerelerin başlayacağı duyurusunun eşlik etmesinin de muhtemel olduğu söyleniyor.  
 
Sorunun bugüne kadar devam etmesinin sebebinin Pakistan veya Hindistan’ı bölgede kendi destekçisi olarak görmek isteyen güçlerin buradaki çözümsüzlüğü kullanmaları olduğu belirtiliyor. Ayrıca iki ülkenin nükleer kapasitesi ve geçtiğimiz aylarda yaşanan çatışma zemininin de gösterdiği üzere, iki ülke arasındaki gerilimin hızlı artma kapasitesinin sadece bölgede değil küresel çapta da ciddi tehdit oluşturduğu söyleniyor. Uzmanlara göre Keşmir meselesi bu sebeple iki taraflı görünen ama esasında küresel aktörlerin politik ve iktisadî çıkarları doğrultusunda şekillenen küresel bir kriz potansiyelini taşımayı sürdürecek. 

 
 

Yorumlar (0)