Rusya’dan sert açıklamalar: Üçüncü Dünya Savaşı’na yol açabilir

Ukrayna’da Rusya ile olan savaş devam ederken Rusya tarafından ardı ardına sert açıklamalar gelmeye devam ediyor. Batılı ülkelerin Ukrayna’ya askeri yardımda bulunmasının ardından Ukrayna’daki savaşa dışarıdan müdahalede bulunan ülkelere gereken cevabı verecekleri aktaran Putin ellerinde kimsenin mücadele edemeyeceği araçların olduğunu ifade etti. Bu sözleri hava yapmak için söylemediklerini söyleyen Putin gerekirse kullanmaktan da çekinmeyeceklerini belirtti.

Putin’den tehdit mesajları

Putin yapılacak müdahaleler hakkında karar aldıklarını belirtmesine rağmen bu hamlelerin ne olduğunu açıklamadı. Putin’in kullandığı bu ifadelerle nükleer ve balistik füzeleri kastettiği düşünülüyor. Ukrayna’da savaşın başlamasının ardından Rusya stratejik nükleer silahlarını yüksek alarm konumuna getirdiğini açıklamıştı. Savaş uzmanları Putin’in bu açıklamalarını Batılı ülkelerin Ukrayna’ya daha fazla yardım etmemesi için yaptığını düşünüyor. Ukrayna’ya yardım eden ülkeler son günlerde yardımlarını artırmış ve Amerika Birleşik Devletleri de Ukrayna savaşında Rusya’yı yenmeyi hedeflediklerini açıklamıştı.

“Batılı ülkeler yangına körükle gidiyor. 3. Dünya Savaşı çıkabilir”

Konu hakkında incelemelerde bulunan uzmanlar yapılan yardımların ardından Rusya’nın Ukrayna’nın doğusunda yer alan Donbas bölgesindeki ilerleyişinin yavaşladığını dile getiriyor. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Batılı ülkelerin Ukrayna’ya yardım ederek ve savaşa dahil olarak yangına körükle gittiklerini ifade edip bu durumun 3. Dünya Savaşı’na yol açabileceğini dile getirmişti. Nükleer çatışmanın hafife alınmaması gereken bir konum olduğunu dile getiren Lavrov 3. Dünya Savaşı tehlikesinin ciddi bir tehlike olduğunu ifade ederek bunun hafife alınamaz bir durum olduğunu belirtmişti.

Rusya’dan gözdağı

NATO’nun Ukrayna’ya askeri yardım yaparak Rusya’yla vekalet savaşına girdiğini vurgulayan Lavrov Rus birliklerinin bu silahları hedef alacağını ifade etti. Rus bakanların yapmış olduğu “Bu silahlar Rus birlikleri için meşru bir hedeftir” söylemi Batılı ülkelere verilen bir gözdağı olarak yorumlanmıştı.

Rus birlikleri zorluk yaşıyor

Öte yandan Batılı yetkililerin yaptığı değerlendirmelere göre Rus birlikleri Ukrayna’nın göstermiş olduğu sert direniş karşısında sahada ilerlemekte zorluklar yaşıyor. Kremlin yaptığı açıklamada Londra hükümetini provokasyon yapmakla suçlarken bu durumun devam etmesi halinde Rus birliklerinin Kiev’i içinde karar alma diplomatları varken bile vurmakta tereddüt etmeyeceğini belirtti.

Savaş Ukrayna dışına çıkabilir mi?

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova ise Ukrayna’ya yardımda bulunan NATO ülkelerine saldırı için gerekli izinlerin sağlanabileceğini duyurdu. “Rusya’nın Ukrayna’ya askeri yardımda bulunan NATO ülkelerini vurabileceğini biliyorsunuz, değil mi?” şeklinde açıklamalarda bulunan Zakharova Rusya’nın savaşı Ukrayna dışına da çıkarabileceğine dair sinyaller verdi.

Milyonlarca euro yardım yapıldı

Batılı ülkeler son iki aydır devam eden savaşta Ukrayna’ya milyonlarca euro değerinde askeri yardımda bulunmuştu. Avrupa Birliği ve NATO yetkilileri ayrıca daha fazla yardım kararı için Almanya’da bir araya geldi. İngiltere hükümeti yaptığı açıklamada Ukrayna birliklerine uçaksavar aracı verebileceklerini bildirmişti.

“Ukrayna’yı korumak ve Rusya’ya saldırmak arasında çizgi giderek bulanıklaşmaya başladı”

Diplomasi muhabiri olan James Landele savaş hakkında şu değerlendirmelerde bulundu:

Ukrayna şu anda Rusya ile varoluşsal bir savaş içerisinde bu nedenle sınır bölgelerinde tedarik hatlarını hedef alması şaşırtıcı bir durum değil. Batılı güçlerin verdiği silahların bu nedenle bu bölgede kullanılması da normal bir durum. James Heappey’in gerçekleştirmiş olduğu açıklamalardaki asıl tuhaf olan şey bunların çok açık bir şekilde dile getirilmiş olması. Yemen’deki gibi pek çok bölgede İngiliz bakanlar İngiliz silahların kullanılması konusunda endişeliydi. Batılı güçlerin Ukrayna’ya verdiği silahlar giderek artıyor ve daha güçlü hale geliyor. Ukrayna’ya yapılan yardımlarda ülkeye tanksavarlar vermek başka bir şey sınırları aşabilecek derecede dronlar vermek ise bambaşka bir şey. Ukrayna’yı korumak ve Rusya’ya saldırmak arasında çizgi giderek bulanıklaşmaya başladı.

“Avrupa’da daha tehlikeli günler görebiliriz”

İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss yaptığı basın toplantısında küresel güvenlik, barış ve refah konularına değindi. Rusya’nın düzenlemiş olduğu saldırılara karşın daha fazla silahı daha hızlı bir şekilde göndermeleri gerektiğini vurgulayan Truss sözlerine şu şekilde devam etti:

Korkunç saldırganlık ve savaş suçları karşısında dünya kendi kaderini çizen Ukrayna’nın yanında yer aldı. İşgal ve baskı yoluyla bir şeyler elde edebilecekleri düşünenler küresel güvenliğe karşı tavır alırken Ukrayna’nın kaderi tehlikede bulunuyor. Putin’in başarılı olması durumunda Avrupa’da daha da tehlikeli günleri görebiliriz. Bu nedenle hazırlıklı olarak Ukrayna’ya karşı vermiş olduğumuz desteği iki katına çıkartıp birlikte hareket etmeliyiz.

“Yeni bir güvenlik, barış ve refah dönemini oluşturmamız gerekiyor”

Güvenlik barış ve refahın sağlanabilmesi adına yeni bir politikanın izlenmesi gerektiğini vurgulayan Truss sözlerine şu şekilde devam etti:

Demokrasi ve özgürlüklerin bir güvenlik ve ekonomik ortaklıkları ağı ile güçlendirildiği ve saldırganların kontrol altında bir dünya vizyonu ile yeni bir güvenlik, barış ve refah dönemini oluşturmamız gerekiyor.

“Ukrayna’ya ihtiyaç duyulan kaynaklar verilmeli”

Ukrayna’da güvenliğin sağlanması adına Ukrayna’nın ihtiyaç duyduğu kaynakların verilmesi gerektiğini vurgulayan Truss bu bağlamda Ukrayna’nın NATO standardındaki silahlarla donatılması adına Polonya ile ortaklaşa bir çalışma içinde olduklarını dile getirdi. Truss sözlerine şu şekilde devam etti:

Yaklaşımımız 3 alana birden yayılıyor. Bunlar ekonomik güvenlik, askeri güç ve küresel ittifaklar. İlk aşamada toplu savunmanın güçlendirilmesi gerekiyor. Doğu bölgeleri güçlendirilmeli ve Polonya gibi ülkelere gerekli yardımlar yapılmalı. Bu amaçla varlığımızı artırarak savunma işbirliğini derinleştirecek adımlar atıyoruz.

“Eylemsizlik en büyük provokasyon”

Truss yaptığı açıklamada ayrıca Ukrayna’daki savaştan alınacak derslerin olduğunu dile getirerek işgalin sona ermesi için daha fazla şey yapılması gerektiğini söyledi. Aynı hatayı bir daha tekrarlamayacaklarını belirten Truss çatışmayı kışkırtma korkusuyla ağır silah yardımında bulunulmaması gerektiğini savunan düşüncelere katılmayarak eylemsizliğin en büyük kışkırtıcı unsuz olduğunu ifade etti.