Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu: “Gel bizi dinle Sayın Erdoğan” 

Merak Akşener, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Akşener, Özlem Türeci ve Uğur Şahin’in Nobel ödülüne aday gösterilmesi için TBMM’ye teklif vereceklerini aktardı. 

SİYASET 16.06.2021, 13:51 17.06.2021, 11:14
Akşener, partisinin grup toplantısında konuştu: “Gel bizi dinle Sayın Erdoğan” 

BioNTech firmasının kurucusu olan ve Covid-19 salgını karşısında etkili olabilen ilk aşıyı geliştiren Özlem Türeci ve Uğur Şahin’in Türkiye tarafından Nobel ödülüne aday gösterilmesi hakkındaki düşüncesiyle konuşma açılışını yapan Meral Akşener, süreç hakkında iktidara da değindi: “İktidar, salgın sürecini iyi yönetemedi. Türk milleti olarak maddi ve manevi pek çok kayıp verdik. Aşı tedariği de bu sürecin en ağır fiyaskosuydu. Çin aşısını da BioNTech aşısını da bir türlü getirtemediler. Zamanında bu aşıları alabilseydik şimdiye kadar nüfusumuzun çoğunluğu aşılanmış olurdu. En önemlisi de pek çok insanımız hayatta olurdu.” 



“Bu zihniyete yazıklar olsun!” 

“Son olaylarda bir kez daha gördük ki ülkemiz, büyük bir yönetim kriziyle karşı karşıya. Bu kriz, dış politikadan ekonomiye kadar her yerde. Aslında zengin, mutlu ve güçlü bir ülke olmak için her şeye sahibiz fakat bunları kullanamıyoruz. Asıl acı olan da bu. Halbuki ülkemizin kaynakları, her bir vatandaşını refah içinde yaşatmaya yeter. Tüm mesele, bu kaynakların kimler tarafından ve nasıl kullanıldığı. İktidarın bunları kullanma tercihlerine bakacak olursak artık ne Erdoğan’ın ne de arkadaşlarının bu millete verecek bir şeyi kalmamıştır. Dün, ‘Kimsesizlerin kimsesiyiz’ diye iktidara gelenler bugün insanların zorluklarını alaya alıyor. Biliyorsunuz ki geçen haftaki grup toplantısında bizden için ‘Aç olanları da buyurun siz doyurun.’ dediler. Bu sözler, millete yabancılaşmanın ve kibrin göstergesidir. Bu zihniyete yazıklar olsun!” 

Erdoğan-Biden görüşmesi hakkında bilgilendirme istedi 

Akşener: “Biz, millet olarak, iktidarın her memleket meselesinde oradan oraya savrulmasından bıktık. Daha düne kadar verip veriştirdikleri NATO, toplantı zamanında en önemli konu oldu. Erdoğan, NATO zirvesine katıldı. Biden için ‘hayın’ ve ‘zalım’ diyenler NATO’dayken ‘Dostum Biden dedi. Bu da Erdoğan’ın bipolar dış politikasının bir örneği. Allah sonumuzu hayır etsin. Bizim desteğimiz, müşterek çıkarlarımızın olduğu ülkelerle olan kurumsal ve ticaret çerçevesine verilen destektir. Biz, onurlu ilişkilerin destekçisiyiz. Ciddiyet ve tutarlılıkla Türkiye’nin ekonomisi en üst seviyeye çıkartılmalıdır. Bizim diplomasi ve dış politika anlayışımız budur. Küçük ortak da siyasi kıvraklıkta Erdoğan’a uyum sağlamış durumda. Ama ben en çok medyanın tutumunu merak ediyorum.” 

“Erdoğan-Biden görüşmesinin sonuçlarını zaman içinde öğrenebileceğimizi düşünüyorum. Zaman içinde diyorum çünkü bu arkadaşların akıllarına görüşme hakkında Meclis’i aydınlatmak bile gelmedi. O görüşme eğer ülkemiz için kritik bir gelişmeyse bu durumda Meclis de bilgilendirilmeliydi.” 



“Sandığı getireceksin” 

“Erdoğan’ın bu sözleri aslında ‘Benden bir şey olmaz.’ demektir ve bir itiraftır. Kendisi, ‘Artık benden fayda gelmez, bana dokunmayın.’ demek istiyor. Fakat biz, kendisine dokunacağız. Bu zihniyetten kurtulacağız. Milleti, milletin evinde ve milletle yöneten iktidarı getireceğiz. Madem işini yapmıyorsun o zaman sandığı getireceksin. Sen gölge etmeyeceksin biz de milleti düze çıkartacağız. Biz, senin gibi gelinleri, damatları ve yeğenlerimizi değil milletimizi düşüneceğiz.” 

“Kısa çalışma ödeneğini uzatın” 

“İktidar, pandemi döneminde vatandaşa sırtını döndü ve milleti yüzüstü bıraktı. Biz de sürekli dedik ki milleti borçlandırmayı bırakın da hibe desteklerini verin. Ülkemizin bunu karşılayacak gücü vardı. Ama iktidar, oralı olmadı. İktidar, pandemi döneminde ya borç verdi ya da borçları erteledi. Hiç doğrudan destek vermediler. Kısa çalışma ödeneği de bu ayın sonunda bitecek. Bu ödenekten 1 milyon 300 bin çalışan faydalanıyor. Bu ödenek bitince işten çıkarma yasağı da son bulacak. Şu anda çalışan pek çok kişi, işsiz kalma riskiyle karşı karşıya. Hem işverenler hem de çalışanlar buna hazır değil. Bu sebeple kısa çalışma ödeneğinin süresi uzatılmalı.” 



“Rehabilitasyon programı düzenlenmeli” 

“İktidar, ülke gerçekleriyle yüzleşmeli. Kademeli normalleşmenin başlaması ne yazık ki işletmelerin de normale döndüğü anlamına gelmiyor. İnsanlar normale dönseler bile işletmelerin eski yaşantısına kavuşması en erken bir sene sonra olacak. Pandemi etkisinde kalan her işletme için rehabilitasyon programı düzenlenmeli. Bu program kapsamında kredi borçları yapılandırılmalı. Bir sene ödemesiz olmalı ve taksitleri de 5 seneye çıkarılmalı. Vergi borçları da yapılandırılmalı. Toplu işten çıkarmaları engellemek amacıyla sigorta ve vergi desteği sağlanmalı. Esnafa ve işletme sahiplerine nefes aldırılmalı. Asgari ücret en az 3 bin liraya çıkarılmalı ki çalışanlar da bu süreçte rahat edebilsinler. Bu şekilde enflasyonu düşürme imkanımız da var. Enflasyonun düşmesi de millet üzerindeki faiz yükünü azaltacaktır. Bu durumdan da herkes karlı çıkar. Gel bizi dinle Sayın Erdoğan.” 

Yorumlar (0)