Kayseri Şehir Hastanesi KKKA'ya çözüm buldu

Kayseri Şehir Hastanesinde uygulanan plazmaferez yöntemi sayesinde kenenin ısırdığı 9 hasta tamamen sağlığına kavuştu.

Kayseri Şehir Hastanesinden yapılan yazılı açıklamada, görüşlerine yer verilen Hematoloji Bölümü'nde görevli uzman doktor Serdal Korkmaz, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının kenelerle bulaşan viral bir hastalık olduğunu, her viral hastalıkta olduğu gibi destek tedavisi uygulandığını hatırlattı.

Kene ısırması şikayetiyle gelen ve virüs taşıdıkları belirlenen hastalara uyguladıkları tedavi yöntemini anlatan Korkmaz, şunları söyledi:

"Trombosit Transfüzyonu Aferez cihazı ile enfekte kişinin kanını cihaza alıp, plazma kısmını ayırdıktan sonra sağlıklı donörün plazmasıyla birleştirerek yeniden hastaya geri veriyoruz. Bu yöntem ile 4 ila 7 seans sonra hastadan tam cevap alabiliyoruz. Şu ana kadar 9 hastamız oldu. Bu uygulamayı orta ve ağır olan hastalarımıza uyguladık. Bu tedavi yöntemi, her Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastasına uygulanmıyor. Tedaviye karar verirken enfeksiyon hastalıkları uzmanı ile görüşüyoruz ve işleme başlıyoruz. Kliniği ağır ve gerekli müdahale zamanında yapılmazsa ölebilecek olan hastalar için uygulanan bir yöntem diyebiliriz. Ünitemizde toplam 4 adet cihaz var. Bunlar son model, teknolojik ve pahalı cihazlar. Hem hastalar açısından hem de uygulayıcı operatörler açısından gayet güvenlidir. Hiçbir sıkıntıyla karşılaşmadan çok rahat işlemlerimizi yapabildiğimiz bir tedavi yöntemidir."

"Hastaların hastanede yatma süresi de kısalıyor"

Enfeksiyon Hastalıkları Kliniği'nde görevli uzmanı doktor Zeynep Türe Yüce de Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının yaz aylarının gelmesiyle özellikle Kayseri, Sivas, Tokat ve Yozgat'ta sık görüldüğünü bilgisini verdi.

Kene ısırmasına maruz kalan hastaların çoğunlukla karın ağrısı, yaygın kas ve eklem ağrısı ile kan değerlerinin düşmesi, kanama şikayetiyle hastaneye geldiklerini aktaran Zeynep Türe, şu bilgileri verdi:

"Kırım Kongo Kanamalı Ateşi teşhisi konulan hastalarımızda ağır vakalarda destek tedavisinin yanı sıra plazmaferez uygulamasını yapıyoruz. Onun dışında hastaların klinik durumuna göre günde bir ya da iki defa kan değerlerine bakarak gerekli destek tedavilerini gerçekleştiriyoruz. Şu ana kadar hastalarımızı şifa bulmuş halde taburcu ettik. Plazmaferez uygulaması vesilesiyle hastalarımızın hastanemizde yatma süresi de kısalıyor. Kan değerlerinin ve hastalık semptomlarının, şikayetlerinin normale gelme süresi çok daha fazla kısalıyor. Bu şekilde hastalık üzerinde tecrübeli bir ekip halinde hastalarımızı takip ediyoruz. Hastalarımız acil servise başvurdukları andan taburcu olacakları ana kadar kadar, acil klinik çalışanları, hematoloji kliniği ve enfeksiyon hastalıkları klinik çalışanları tarafından özveri ile takip ediliyor."

Hastanede Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) tedavisi Gören Hamdi Güçlüer de kısa süre önce Bünyan ilçesinde bacağını kenenin ısırdığını, keneyi eliyle bacağından çıkardığını ve 5 gün sonra aşırı titreme başladığını anlattı.

Bulantı ve eklem ağrısıyla hastaneye gittiğini belirten Gören Hamdi Güçlüer, "Böyle bir cihazın Kayseri'de bulunmasından çok memnunum. Hastalığın çaresinin bulunmuş olması beni çok mutlu etti. Benim başıma gelen kene ısırması gibi olaylar başka vatandaşların da başına gelebilir. Allah böyle imkanları devletimize verdi, devletimiz de bizim için kullanıyor. Devletimize teşekkür ediyorum, hastalığa çare bulan doktorlarımızdan Allah razı olsun. Daha önceleri bilinçsiz bir şekilde insanlarımız yok yere ölüyordu. Belki KKKA'nın çaresi bulunmasa ve bu cihaz olmasaydı ben de ölecektim. Bu buluş ve cihaz sayesinde ben kurtuldum diğer vatandaşlarımız da kurtulacak inşallah. Emeği geçenlere sonsuz teşekkürlerimi sunuyor, hepsindan Allah razı olsun diyorum." şeklinde konuştu.