Nuri Bilge Ceylan'dan emeklilik sinyali: "Belki de bu sondu"

Türk sinemasının usta yönetmeni Nuri Bilge Ceylan, 20. Akbank Kısa Film Festivali'ne katıldı. İlk filmi olan Koza'nın gösteriminin ardından seyircinin karşısına çıkan Ceylan, çocukluk zamanlarında sinemaya olan tutkusunun nasıl başladığını anlattı. Sinemaya olan bakışından ve film yapma sürecinden bahseden Ceylan, "Belki de bundan sonra film çekmem." diyerek katılımcıları şaşırttı.

KÜLTÜR-SANAT 27.03.2024, 14:01 27.03.2024, 14:13 Hakan Öksüz
Nuri Bilge Ceylan'dan emeklilik sinyali: "Belki de bu sondu"

Son olarak "Kuru Otlar Üstüne" filmini sinemaseverlerle buluşturan yönetmen Nuri Bilge Ceylan, Sinema Yazarları Derneğinin (SİYAD) düzenlediği SİYAD Türkiye Sineması Ödül Töreni'nde 9 ödüle layık görüldü. Filmde canlandırdığı karakterle büyük beğeni toplayan Merve Dizdar ise, Cannes'dan "en iyi kadın oyuncu" ödülüyle döndü.

Ceylan'ın "Koza" adlı ilk filminin gösterimi, 20. Akbank Kısa Film Festivali'nde yapıldı. Gösterime onur konuğu olarak katılan usta yönetmen Nuri Bilge Ceylan, sinema hayatı hakkında konuştu. Akbank Sanat'ta sinemacılar ve gençlerle bir araya gelen Ceylan, çocukluk yılları ile sinemaya adım atmasından bahsetti.

"Her gün değişen filmlerle beraber hayallerimiz de değişirdi"

İnternet ve video kameraların olmadığı bir dönemde sinemaya adım attığını vurgulayan Nuri Bilge Ceylan, "Çanakkale Yenice'de geçti çocukluğum. Kasaba küçücüktü ama bir sineması vardı. Her gün farklı film olurdu. Ne olmak istediğimi ve nasıl yaşamak gerektiğini bana öğreten sinema oldu. Her gün değişen filmlerle beraber hayallerimiz de değişirdi. Mehmet Eryılmaz olmasaydı sinemaya başlamayabilirdim bile." ifadelerini kullandı.

"Hata yapmaktan daha iyi bir öğrenme yolu yok"

Usta yönetmen, "Mehmet Eryılmaz bir filminde beni başrolde oynatmak istedi. Ben de filmin bütün aşamalarına dahil olmak şartıyla bunu kabul ettim. Bu şekilde sinemayı öğrenebilirim diye düşündüm. Film çekildi, montaja girdim. Mucize gibi geliyordu bana her şey. Ardından bir kamera aldım. Bazı fikirlerimi not ettim ve çekmeye başladım. Hata yapmaktan daha iyi bir öğrenme yolu yok." diyerek sinemaya adım attığı ilk zamanların heyecanından bahsetti.

Ceylan'ın Cannes ödüllü "Kış Uykusu" filminden bir sahne

"Kendi içimde bir şeyler arıyorum film yaparken"

Sinemaya bakışı hakkında açıklamalarda bulunan Nuri Bilge Ceylan, "Sürekli bir arayış içinde oluyor insan. Bilmediği şeylere yoğunlaşıyor bilinç. Bildiklerime ilgimi kaybediyorum. Dünyanın ve ruhumun sırları aklıma takılıyor, keşfetmeye çalışıyorum. Benim için film yapmak, görüşlerinizi aktardığınız bir bildiri olmamalıdır. Kendi içimde bir şeyler arıyorum film yaparken. Bu keşif duygusu olmazsa motive olamam. Film yapmak, benim için anlamaya çalışmak ve terapi." dedi.

Rus edebiyatının üzerinde bıraktığı etkiden bahsetti

Rus edebiyatının kendi üzerindeki büyük etkisinden söz eden usta yönetmen, "Cemal Süreya'nın dediği gibi. 'Suç ve Ceza'yı okudum, huzuru kalmadı.' Aslında bu romanı çok fazla beğendiğimden değil. Beni anlatıyor gibi hissediyorum. Kış Uykusu'nu da Dostoyevski'nin iki hikayesine dayanarak yazdım. Rus edebiyatı, insan denen varlığı anlamama yardımcı oluyor. Tarkovski'nin filmlerine bakın. Eric Rohmer'dan bazı şeyler görürsünüz. Hayattaki her şey, birbirini etkiliyor. Bu benim hoşuma gidiyor. Mesela Abbas Kiarostami de benim için çok önemlidir. Büyük hikayelerin şart olmadığını gördüm onun filmlerinde. Bu çok heyecanlandırıcı bir şeydi. Bana benzer ruha sahip kişiler, kardeşimmiş gibi geliyor." ifadelerini kullandı. 

Fotoğraf: Nuri Bilge Ceylan

"Belki de bundan sonra film çekmem"

Gelecekteki çalışmaları hakkında kesin şeyler söyleyemeyeceğini belirten Ceylan, "Bazı yönetmenler vardır; çekmecelerinde bir sürü proje bulunur. Ben onlardan değilim. Yaptığım her filmle beraber ben de değişiyorum. Kafamda iki tane proje var diyelim ki. Birini çektikten sonra diğerine olan ilgimi kaybedebiliyorum. O yüzden işi duygularıma ve zamana bırakıyorum. Geziyorum, kitap okuyorum, bekliyorum. Bir şeyler yavaş yavaş hakimiyet kurmaya başlıyor üzerimde. Böyle olunca film çekmeye geçiyorum. Şu an bilmiyorum, belki de bundan sonra film çekmem. Proje bazlı çekim yapan birisi değilim. Şu aralar fotoğraf çekmek daha hoş geliyor bana." değerlendirmelerini yaptı.

Yorumlar (0)