Bahçeli'den 'cemevi' ve 'KPSS' çıkışı
Devlet Bahçeli, "Cemevi saldırısı ile KPSS skandalının çok yönlü olarak araştırılmasına ek olarak, Zeytinburnu Balıklı Rum Hastanesi'nde meydana gelen yangının kundaklama olup olmadığının muhakkak açıklığa kavuşturulması gerekmektedir." dedi.
MHP lideri Bahçeli, kişisel sosyal medya hesabı üzerinden, cemevi saldırısı ve KPSS'ye yönelik iddialara ilişkin açıklama yaptı.
"Gelişigüzel bir eylem olmadığı açıktır"
Başkent Ankara'da Ana Fatma Cemevi, Şah-ı Merdan Kültür Evleri Yaptırma ve Yaşatma Derneği ve Türkmen-Alevi Bektaşi Vakfı'na düzenlenen alçak saldırıların ülkemizin yaşam damarlarına neşter vurma gayretinden başka bir şey olmadığının altını çizen Bahçeli, şunları kaydetti:
"Alevi İslam inancına sahip kardeşlerimizi hedef alan hain eylemler belli başlı merkezlerden provoke edilen İslam, Türk ve Türkiye düşmanlığıdır. İçinden geçmekte olduğumuz zaman diliminin bütün olumlu ve iyimser ortamı dikkate alındığında cemevi saldırganlığının bir mendeburun, meczup bir suçlunun gelişigüzel bir eylemi olmayacağı açık ve net bir şekilde görülecektir. Ajanlarının tasmalarını çıkarıp üzerimize salanlarla hesaplaşma manevi ve milli bir sorumluluk olarak hepimizin omuzlarındadır."
Cemevi saldırısı, KPSS, Zeytinburnu Balıklı Rum Hastanesi yangını..."
Geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen KPSS ile ilgili iddiaya da değinen Bahçeli, "İdari ve adli tasarruflarla meselenin üzerine doğru gidilmesi tabii ki yerindedir fakat yeterli değildir." dedi.
MHP'nin ülkemizi hedef alan kuşkulu olaylara ilişkin öneri ve görüşlerinin tutarlı, berrak ve belli olduğunu kaydeden Bahçeli, açıklamasında şu sözleri sarf etti:
"Cemevi saldırısı ile KPSS skandalının çok yönlü olarak araştırılmasına ek olarak, Zeytinburnu Balıklı Rum Hastanesi'nde meydana gelen yangının kundaklama olup olmadığının muhakkak açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. KPSS'de sorulan ve bir yayınevinin test kitapçığında da bulunduğu anlaşılan 20 soruya kimlerin eksiksiz ve tam doğru yanıt verdiği belirlenmeli, bu kişilerle ilgili inceleme de ivedilikle yapılmalıdır. Eğer ilgili yayıneviyle söz konusu soruların hepsine doğru yanıtlar verenler arasında makul bir bağlantı tespit edilirse bunların tümü birden adı soyadına kadar afişe edilmeli, en ağır ceza verilmelidir. Hiçbir çocuğumuzun haklarının gaspına sessiz kalmayacağımız, ümitlerinin ve emeklerinin heba edilmesine izleyici kalmayacağımız çok iyi bilinmelidir."
