Ekonomi biliminin toplumsal cinsiyet sorunu

Bateman yazısında daha fazla kadın ekonomiste ihtiyaç olduğunu savunuyor. Yazının önemli kısımlarını okuyucularımız için derledik.

EKONOMİ 17.09.2019, 09:23 17.09.2019, 10:55
Ekonomi biliminin toplumsal cinsiyet sorunu

Cambridge Üniversitesi İktisat bölümü öğretim üyesi Victoria Bateman, ünlü analiz sitesi The Conversation için yazdığı yazıda, iktisadın temel bir cinsiyet sorunu olduğunu söylüyor ve daha fazla kadın iktisatçının olması gerektiğini savunuyor. Victoria Bateman, 2008 finansal krizi yaşanmadan önce ekonomistlerin gelecek hakkında iyimser baktığını ve Nobel ödüllü iktisatçı Robert Lucas'ın bile bu krizi öngöremediğini ifade ediyor. Bateman, hatta Lucas'ın 1929'da gerçekleşen ve bedelleri çok ağır olan Büyük Buhran'ın bir daha yaşanmayacağı tahminini hatırlatıyor. Yazıda, 2008 krizi gerçekleştiğinde bu duruma en çok ekonomistlerin şaşırdığını anlatan Bateman, kriz sonrası iktisadın yenilenmeye gittiğini ve bu süreçte kadınların da yenilenmeye dâhil edilmesi gerektiğini savunuyor.

Kadın başkanlar bazı şeylerin üstünü mü kapatıyor?

Yazıda, eski Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Christine Lagarde ve eski Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Merkez Bankası (Fed) Başkanı Janet Yellen gibi figürlerin, kadın iktisatçı sayısındaki eksikliğin üstünü örttüğünden bahsediliyor. Buna ek olarak, 2009 Nobel İktisat Ödülü'nü kazanmış ve 2012'de hayatını kaybeden, Indiana Üniversitesinde profesör Elinor Ostrom ise, ödülü alan ilk kadın unvanını "maalesef" taşımaya devam ediyor.

Bateman, "Politikacılara, akademisyenlere veya iktisat öğrencilerine bakıldığında, kadınlardan daha fazla erkek olduğunu görüyoruz. İngiltere ve ABD’de, üniversitede iktisat dalında bulunan erkek öğrenci sayısı, kadın öğrenci sayısının neredeyse üç katı kadar. İngiltere'de iktisat okuyan kadınların oranı gün geçtikçe azalmış." diyerek kadınların iktisat alanında daha az rol aldığını belirtiyor. Ek olarak, bir ekonomistin kadın ya da erkek olup olmadığının "prensipte" önemli olduğunun da altını çiziyor. 

Ekonomistlerin çevreye "erkek" gözlerle baktığına ve farklı bir bakış açısının gerektiğine inanan Bateman, toplumdaki cinsiyet rollerinin, ekonomide bir karşılık bulamadığına vurgu yapıyor. "Rasyonellik" algısının maskülen, "duygu" algısının ise feminen bir niteliğe bürünmesinin iktisatta yer edindiği ifade ediliyor. İnsan özelliklerinin iktisattaki yeri ise henüz yeni; davranışsal iktisat şu sıralar oldukça rağbet gören bir alan ve 2017'de bu alanda Nobel İktisat Ödülü, Chicago Üniversitesinde profesör olan Richard Thaler'a verilmişti.

"Arzulanan" ekonomi?

Ekonominin, kadın ya da erkek fark etmeksizin, herkesi etkilediğini belirten Bateman, ekonomi biliminin çözümler için kullandığı araçların neredeyse tümünün erkek bakış açısıyla oluşturulduğunu ifade ediyor. Bu erkek egemen anlayışın da, ekonomi politikalarının içine işlediği hatırlatmasını yapan akademisyen, bu durumun bir an önce değişmesi gerektiğini savunuyor.

Ekonomi biliminde uzun süredir başarılı bulunan ve "arzulanan" Batı ekonomisi anlatısının içinde, genellikle erkek olan mühendisler, yatırımcılar, sanayiciler ve bilim insanları bulunuyor. Kadınların çalışma, doğurganlık ve ev içindeki domestik çalışması şu zamana kadar yok sayıldı. Kadınların iş gücüne katılımı, Sanayi Devrimi'nden günümüze kadar olan dönemde arttı. Fakat feminist teorilerde "çifte vardiya" olarak da adlandırılan, iş yerinden eve döndüğünde yapılan -ve ücretsiz olan- ev işi, hâlâ kadınlara atfedilmiş durumda.

Bateman yazısında, piyasadaki en saygın ekonomi kitapları karıştırıldığında bile kadınların bu kitaplarda yer almadığını belirtiyor. Thomas Piketty'nin "21. Yüzyılda Kapital" adlı kitabında, toplumsal cinsiyete dair sadece bir atıfta bulunulduğunu da ekliyor.

Ne yapılmalı?

Bateman, ekonominin kendini yeniden şekillendirme sürecinde ekonomistlerin, iktisatta ciddi bir cinsiyet problemi olduğunu kabul etmeleri gerektiğini düşünüyor. Bunun dışında Bateman, hem bu sorunun yok sayılmasını hem de iktisadın kendisinden ziyade değişmesi gerekenlerin kadınlar olduğunu varsayması, geçmiş hataların tekrar edebileceğini iddia ediyor.

Yorumlar (0)