Koronavirüs salgını: 3 hayati soru!

Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkan yeni koronavirüs (2019-nCoV) salgını nedeniyle tecrit altına alınan kent sayısı 13'e yükseldi. Peki bu yöntem işe yarıyor mu, hijyen şartları artırılmalı mı?

DÜNYA 25.01.2020, 17:16 25.01.2020, 17:29
Koronavirüs salgını: 3 hayati soru!

Çin Seddi'nin bir bölümü, birçok turistik mekan ile eğlence merkezleri kapatılırken toplamda 41 milyon kişi tecrit altına alındı. Ancak virüsü kontrol altına almak için uygulanan bu yöntemler işe yarıyor mu? İnsanların kendilerini bu salgından korumak için hangi adımları atması gerekiyor?

Bulaşıcı hastalık uzmanları virüsten korunmanın en iyi yolları hakkında konuştu.

Şehirleri kilitlemek koronavirüsün yayılmasına engel olur mu?

Uzmanlar, şehirleri tecrit altına almanın, daha önce böyle bir adım atılmadığı için yeni koronavirüsü kontrol altına alma konusunda etkili olup olmayacağının belirsiz olduğunu söylüyor.

  • "Ters etki yaratabilir"

Londra'daki King's College'da bir öğretim görevlisi olan Dr. Nathalie MacDermott, "Eğer genel olarak konuşacak olursak, böyle şeyler yapmaktan kaçınmak gerekir. Çünkü böyle durumlarda insanlar panikleyip bölgeyi terk etmeye çalışabilir" ifadelerini kullanıyor.

  • "Olası en iyi yöntem bu"

Johns Hopkins Üniversitesi'nde Moleküler Mikrobiyoloji ve İmmünoloji Profesörü Andrew Pekosz'a göre virüsün yayılmasını engellemek için muhtemelen en iyi strateji bu. Ancak Pekosz yine de söz konusu yönteme şüpheyle yaklaşarak, "bunun ne kadar etkili olacağı henüz tespit edilememiş faktörlere de bağlı" ifadelerini kullanıyor.

Bu faktörler, virüsün nasıl ve ne kadar hızlı yayıldığıyla ilgili olarak dikkat çekiyor.

  • "Çok geç"

Columbia Üniversitesi'nden virolog Nischay Mishra ise, Çin'in attığı adımların özellikle ülkenin yoğun nüfusu göz önünde bulundurulduğunda “çok geç” olduğunu söylüyor.

Söz konusu koronavirüsün birçok farklı noktaya ulaştığını söyleyen virolog, "şu anda işler çok hızlı ilerliyor." şeklinde konuştu.

  • "Gerekmedikçe hastaneye gitmeyin"

Macdermott, çoğu insanın solunum yolu rahatsızlıkları sebebiyle hastaneye gitmesine gerek olmadığını aktararak, "İnsanların yetkilileri uyararak sağlık sistemine 'aşırı yüklenmemesi' önemli. İnsanların tıbbî yardıma ihtiyaç duyulmadığı sürece diğer insanlara bulaşabilecekleri hastanelere seyahat etmemeleri büyük önem arz ediyor." ifadelerini kullandı.

Konuya dair Dünya Sağlık Örgütü uzmanları, geçtiğimiz Perşembe günü düzenlenen basın toplantısında, yeni tip koronavirüs sebebiyle şu ana kadar ölenlerin çoğunlukla başka hastalıkları ya da komplikasyonları olan yaşlı insanlar olduğunu belirtmişti.

Maske takarak koronavirüsten korunulabilir mi?

Çin'den yansıyan fotoğraflardaki insanların çoğu, virüsün bulaşmasını önlemek için bir maske takıyor. Peki, maske takmak virüsün yayılmasını önlemede gerçekten etkili bir yöntem mi?

Uzmanlar, maskelerin enfekte olan insanların solunum yolu hastalıkları ile ilişkili "damlacıklarının" yayılmasının önlenmesinde yardımcı olabileceğini söylüyor.

MacDermott, "Eğer hasta iseniz ve bir maske takıyorsanız, bu etkili olabilir çünkü belli ki elinize öksürüp başkalarıyla tokalaşmıyorsunuz. Böylece virüsün bu şekilde iletim yöntemini kesmiş oluyorsunuz." bilgisini verdi.

Hastalıklardan gerçek anlamda koruyan maskelerin genellikle pahalı biyolojik maskeler olduğunu söyleyen MacDermott, diğer maskelerin nefes alışverişi esnasında nemli hâle geldiğini ve birinin maskeliyken öksürmesiyle işlerin daha da kötüye gidebileceğini söylüyor.

NYU Grossman Tıp Fakültesi'nde pediatrik bulaşıcı hastalıklar yardımcı doçenti ve epidemiyolog Jennifer Lighter, "Bir birey enfekte ise bir yüz maskesi takması başkalarına virüsün bulaşmasını önlemeye yardımcı olacaktır, ancak genel nüfusun yüz maskesi takması için bir neden yok." şeklinde konuşuyor.

Çoklu koruyucu yaklaşımların her zaman en iyi sonucu verdiğini söyleyen moleküler mikrobiyoloji ve immünoloji profesörü Pekosz, "Maskeler maruziyeti en aza indirmeli, ancak ellerin hijyeni ve sosyal mesafeyi korumakla birleştirilmelidir." mesajı veriyor.

Pazarlardaki hijyen geliştirilmeli mi?

Dünya Sağlık Örgütü tarafından 2019-nCoV olarak adlandırılan bu yeni koronavirüs, Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi'ne göre, farklı hayvan türlerinin satıldığı Çin'in Wuhan kentindeki toptan balık ve canlı hayvan pazarında ortaya çıktı.

Virüs ilk önce bir hayvandan bulaştı ve daha sonra insanlardan diğer insanlara bulaşabileceği doğrulandı. Uzmanlar, egzotik hayvanların veya canlı hayvanların gıdalar ile temasını önlemek için düzenlemeler yapılması gerektiğini belirtiyor.

Pekosz, konuya dair son 30 yıldaki çoklu hayvan-insan enfeksiyonlarının kaynağı olan bu pazarları işaret ederek, "Canlı hayvan pazarları, hayvanların ve insanların yakın temas kurmasına imkan sağlıyor. Bu da, türler arasındaki virüslerin ve bakterilerin hareketini kolaylaştırıyor" şeklinde konuşuyor.

Virolog Nischay Mishra, insanların etleri pişirmesi ve çiğ et tüketimini azaltması gerektiğini söyleyerek, etin düzgün bir şekilde yıkanması ve temizlenmesinin anahtar olduğunun altını çiziyor.

Birçok farklı araştırma yapılmış olsa da, uzmanlar henüz yeni koronavirüsün hangi hayvan kökenli olduğunu tam olarak bilmiyor.

Jennifer Lighter, "Şu anda virüsün hayvandan insana nasıl yayıldığı belli değil. Virüsün ne kadar dayanıklı veya bulaşıcı olduğu da belli değil" diyerek hijyen konusunda henüz sonuç çıkarılamayacağını belirtti.

Yorumlar (0)