CHP'li Nazlıaka: "Hangi siyasi çıkar kadınların hayatından daha değerli?"

CHP Kadın Kolları Başkanı Nazlıaka, partisinin genel merkezinde İstanbul Sözleşmesi'nin imzalanmasının 10. yılı sebebiyle bir basın toplantısı gerçekleştirdi.

“İktidara gelirsek sözleşmeyi uygulayacağız”

Partisinin genel merkezinde İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanmasının 10. yılı sebebiyle bir basın toplantısı gerçekleştiren CHP Kadın Kolları Başkanı Aylin Nazlıaka, İstanbul Sözleşmesi'nin, alanında yazılmış olan en bağlayıcı ve kapsamlı global bir sözleşme olduğuna dikkat çeken Aylin Nazlıaka, söz konusu bu sözleşmenin yalnızca Avrupa'da değil, tüm dünyada "altın standart" olarak kabul edildiğini ifade etti.

İstanbul Sözleşmesinin 10. yılı vesilesiyle bugün, Avrupa Konseyi’nin uluslararası bir toplantı gerçekleştirdiğini ve Türkiye'nin bu uluslararası toplantıya davet edilmediğini vurgulayan Aylin Nazlıaka, "Halbuki 10 sene önce bu sözleşmeye bu alanda itibar kazandıran ve sözleşmeye imza atan ilk ülke olduğu için kendi şehrinin ismiyle anılan bu sözleşmeye ilişkin yapılan toplantıya Türkiye ev sahipliği yapabilirdi." sözlerine yer verdi.

İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi kararının, yalnıza kadınların toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin mücadelesini aksatmak ve can güvenliğini riske atmakla kalmadığını belirten Nazlıaka, dış Türkiye’ye dış politikada da "yumuşak bir güç" kazandıran bir unsurdan vazgeçildiğini belirtti.

10 sene önce sözleşmenin oy birliğiyle Meclisten geçtiğini hatırlatan Nazlıaka, sözleşmenin imzalandığı dönemdeki iktidar üyelerinin bu sözleşmeyi, "tarihi gurur" sözleriyle, övgü dolu ifadelerle anlattığına dikkat çekti. Nazlıaka daha sonra “Peki, o gurur kaynağı sözleşme ne oldu, bugün tu kaka oldu? Hangi siyasi çıkar ve hesap, kadınların yaşamından daha değerli br hale geldi? İktidar, hangi tarikatlar ve cemaatler yüzünden kadınları karşısına almayı göze aldı?" yorumunu yaptı.

“İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz"

Şu anda iktidar üyelerinin, medya yoluyla İstanbul Sözleşmesi’ne karşı bir karalama kampanyası yürüttüğüne vurgu yapan Aylin Nazlıaka, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ülkemizde her gün bir kız çocuğumuz, kardeşimiz, evladımız,  etrafındaki bir erkek veya hiç tanımadığı biri tarafından vahşice öldürülürken biz, can simidimiz olan İstanbul Sözleşmesi'nden asla vazgeçmiyoruz ve vazgeçmeyeceğiz. Bunun aksine bu sözleşmeye çok daha sıkı sarılacağız. Eğer bu sözleşme uygulansaydı, kadınların, kız çocuklarının katilleri, yalnızca kravat taktı ve sakin bir şekilde durdu diye cezalarında indirim alarak rahat rahat tahliye edilmeyeceklerdi. ‘Saygınlık indirimi’ ile çocuk istismarı kavramları, mahkemenin verdiği kararlarda yan yana dahi gelmeyecekti. Fakat birilerinin bu İstanbul Sözleşmesi ile derdi var. Örneğin, İstanbul Sözleşmesi'nin 37. maddesi, çocukların erken yaşta evliliğin önlenmesini sağlıyor. Sözleşmenin bu maddesi, tecavüzcüleri, tacizcileri aklamak için erken yaşta evlilik yasasını önümüze getiren bu iktidarın işine gelmiyor."

Nazlıaka, CHP’li kadınların İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma kararını tanımadıklarını ifade ederken, hedeflerinin İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamak ve kadına şiddeti tamamen bitirmek olduğunu aktardı Bu çerçevede, ‘YaşamHak’ isimli otobüs ile ülkenin 81 ilinde dolaşma kararı aldıklarını söyleyen Nazlıaka, hak gasbını durdurmak için çalışacaklarını ve ‘kadınlar vardır, kadınlar her yerdedir’ demeyi sürdüreceklerini ifade etti.

“Dağ gibi duracağız”

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Nazlıaka, sözlerini "İktidara gelirsek feshedilen İstanbul Sözleşmesi'ni uygulatarak, kız çocuklarına ve kadına yönelik şiddetle mücadelenin nasıl olacağını samimi bir şekilde göstereceğiz. İktidara gelene kadar ise kişisel haklarımıza yapılan saldırılara, müdahalelere karşı kız kardeşlerimizle kenetlenecek ve eşitlikçi erkeklerle birlik ve dayanışma içinde olarak dağ gibi duracağız." ifadelerini kullandı.