Tarımsal üretime drone dokunuşu: Geleceğin teknolojisi mi?

İnsanların ilk kez tarıma geçtiği binlerce yıl öncesinden günümüze kadar tarımsal yöntemler, tarımın yapılış biçimi, daha doğrusu uygulama amacı hep aynı sonuca götürdü ancak ekip biçmenin, ürün hasat etmenin ve bunların depolanmasıyla dağıtımı sürecindeki ekipmanlar değişti.

Tarım, avcı toplayıcı toplumların yerleşik yaşama geçmesinin ardından yaşam biçimlerini ve dünyalarını bütünüyle değiştiren çok önemli bir gelişme oldu. İnsanlar binlerce yıldır topraklara göre uygun ürünleri ekip biçiyor, bunları topluyor, biriktirip organize ediyor ve bu besinlerle hem karnını doyuruyor hem de yeni çağın getirdiği global bağlantılarla ürünler dünya ülkeleri arasında ticari dolaşıma giriyor.

Günümüzde dünyadaki neredeyse hiçbir ülke tamamen bağımsız değil. Birbirleriyle yaptıkları bu ticari alışveriş çok çeşitli alanlarda olsa da en temel ihracat ve ithalat kalemleri arasında gıda geliyor. Tarım, tarımsal çeşitlilik, tarımda verimlilik ve tarımsal kaynakların etkin kullanılması da ülke ekonomilerinin gelişmesi, büyümesi ve bağımsız hale gelmesi için çok önemli.

Türkiye çeşitli tartışmalara konu olsa da gerçekçi olarak bakıldığında bir tarımsal verimliliğin çok yüksek olduğu bir ülke. Biyoçeşitlilik açısından bakıldığındaysa fındık, incir, kiraz, kavun, pırasa ve vişne gibi değerli besinlerin üretimi konusunda dünyanın en önde gelen ülkelerinden. Coğrafi olarak bulunduğu konumu, toprakların çeşitliliği, zengin bir iklime sahip olması, 7 bölgede birbirinden farklı ürünlerin yetişmesine imkan tanıyor. Bütün bu üretimin verimliliği ve toplam alana göre tarım arazilerinin kullanımı uzun tartışmaların konusu olsa da bugün bu yazımızda tarım teknolojilerine ilişkin önemli bir gelişmeyi ele alacağız. Tarımda makineleşmenin etkileri ve yeni teknolojiler...

Tarımda makineleşme…

Tarım konusunda verimin daha da artırılması konusu ilk çağlardan bu zamana dek insanın hep en önemli uğraş alanlarından biri olmuştur. Ekilen arazilerdeki verimin artırılmasına ilişkin çeşitli yöntemler tarih boyunca denenmiştir. Özellikle 19. yüzyılda kimya ve biyoloji konusunda yakalanan gelişmelerle beraber tarım teknolojilerine ilişkin çok ciddi gelişmeler meydana gelmiş ve 20. yüzyılda bitkilerin ıslahı gibi çalışmalara hız verilmiştir. Yapılan bütün bu çalışmalar tarımda hektar başına alınan verimin artış göstermesine sebep olmuş ve dünyanın hızla artan nüfusunu besleyebilmeyi doğru ve ideal şekilde paylaşılır kılmak için olumlu yönde yaşanan gelişmelerin artmasına neden olmuştur.

Tarımda teknolojinin kullanımı ve makineli tarımın son yüzyılda ciddi düzeyde artış göstermesi ve çeyrek asırdan biraz daha uzun süredir ülkemizde de dahil birçok ülkede yaygın bir şekilde kullanılmaya başlamasıyla artık insan gücüyle çok uzun saatlerde yapılabilen işler diğer birçok alanda olduğu gibi tarımsal alanda da motor gücüne dönmüştür.

Tarımda toprağın işlenmesi, ekilmesi, dikim, harman, hasat edilmesi, işleme ve nakliye gibi işlemler makinelerle çok daha profesyonel ve hızlı bir şekilde yapılabilmekte ve insanın fizik gücünü en az düzeyde kullanarak kıyaslanamayacak ölçüde ciddi bir verim artışına neden olmaktadır.

Yalnızca tarımdaki makineleşme ürünlerin ekilip biçilmesinden de ibaret değildir. Verimsiz toprakların tarım arazisine uygun toprak haline getirilmesi için de tarımsal makine ve araçlardan yardım alınmaktadır. Örneğin taş toplama makinesinin yardımıyla ilk bakışta tarımsal olarak kullanıma çok uygun olmayan topraklar da verimliliği artırılarak tarımsal arazi olarak kullanıma daha uygun hale getirilmiştir.

Tarımda makinelerin kullanılmasının birçok avantajının olduğundan bahsettik. Makineleşmeyle ürünlerin hasadının gerçekleştirilmesi de herhangi bir iklim koşuluyla bağlantılı olmaksızın tam zamanında gerçekleştirilebiliyor. Onlarca yıldır yapılan hatta geçmişi ilk kez binlerce yıl öncesine dayanan sulama sisteminin modern versiyonları da halihazırda tarlalarda kullanılıyor. Ürünlerin yetişmesi, büyümesi için büyük bir önemi bulunan sulama sistemleri hem geleceğin en büyük küresel sorunlarından olmaya aday suyun kullanımına ilişkin çok ciddi bir verim sağlıyor hem de ürünlerin en doğru ve ekonomik şekilde sulanmasına ve suyun israf olmamasına yardımcı oluyor.

Tarımda teknolojik yenilik: Drone kullanımı…

Son yıllarda tarımsal olarak verimliliğin artırılması ve tarımsal süreçlerin bütününün organize edilmesine büyük bir yarar sağlayan önemli bir gelişme daha söz konusu oldu. Tarımsal drone kullanımı.

Tarımsal dronlar esasında tarımdaki operasyonların en optimize şekilde gerçekleştirilmesi, alanlardaki ürünlerin üretim miktarı ve verimliliğinin artırılmasına yardımcı olan insansız hava araçları. Üzerlerinde tamamen tarım alanlarında kullanılması için çeşitli sensörler barındırıyor ve bu sensörler de çiftçilere ekim alanları konusunda çok sayıda veriyi sunuyor.

Bu bilgiler arasında, drone kullanımına geçildiğinde ekim alanının havadan bütün olarak görünümü gibi varsayılan özelliklerin yanında, çeşitli sulama sorunları, ilaçlama konusunun hızlı, etkili ve tasarruflu bir biçimde gerçekleştirilmesi, topraklardaki haşere ve böcek istilası gibi durumlar da çok iyi bir şekilde drone üzerindeki görüntüleyicilerle görülebiliyor.

Drone üzerinden alınan multispketral görüntüler yardımıyla çiftçilere bitkilerin sağlık durumu da dahil mahsulün ne durumda olduğuna ilişkin net bilgiler sağlanabiliyor.

Dronların tarımda kullanılmasına ilişkin Amerikan Federal Havacılık Dairesi FDA tarafından geçtiğimiz yıllarda ticari drone operasyonları için kurallar yayımlandı.

Kimi ülkeler tarafından ise drone operasyonlarının tamamı yasak durumda. Bu ülkelerin sayısı yaklaşık olarak 15.

Türkiye’de drone kullanımı ve tarımsal izlenimdeki durum

Ülkemizde ise drone kullanımı ağırlıkları ve türüne göre kullanım için çeşitli izinlere tabi ancak bu işi yapan piyasada yeni çok sayıda firma bulunuyor.

Bu firmalar ilaçlamalar da dahil birçok işlemi tarlalarda gerçekleştirebiliyor.

Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından da tarımda teknolojik gelişmelerin kullanımına ilişkin önemli destekler veriliyor ve çiftçilere yeni teknolojik gelişmeler tanıtılmaya çalışıyor.

Halihazırda yapılan çalışmalardan birisi de geçtiğimiz haftalarda Elazığ’da gerçekleştirildi. Elazığ’da çiftçilerin tarım arazileri drone ile ilaçlandı.

Konuya ilişkin Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, sosyal medya hesaplarından paylaşım gerçekleştirdi ve Fırat Kalkınma Ajansı’nın da verdiği destekle birlikte Elazığ’da çiftçilerin tarım arazilerinde ücretsiz drone ile ilaçlama gerçekleştirdiğini kaydetti.

Gelecekte tarımda drone kullanımı ne düzeyde olacak?

Teknolojik gelişmelerin gelecekte ne düzeyde kullanımda olacağını veya bir dönüşüm içerisine girip girmeyeceğini yeni çıktığı dönemde tahmin edebilmek çok kolay değil. Ancak şu bilgiye sahibiz: Tarımsal alanlar her geçen gün artış gösteriyor. Bu artışta pay sahibi olan yine insanlar ve dünyanın hızla artış gösteren nüfusu. Ülkeler bazında da bu nüfus yoğunluğu daha çok insanın besine ihtiyaç duyması ve var olan üretim alanlarının çok daha verimli kullanılması ve ayrıca yeni üretim alanlarının da derhal kullanılmaya başlanması gerektiği gerçeğini ortaya koyuyor.

Tarımda makineleşmeyle beraber nasıl ki insanların ekme, biçme, mahsul toplama ve dağıtım gibi yükleri son derece azaldıysa bu iş yükünü biraz daha azaltacak teknolojik gelişme olan dron kullanımı da verimliliğin artırılması ve yine insanın daha ilerici tarımsal yöntemlerle uğraşmasına imkan verecek düzeyde geleneksel işleri onun ayağına adeta bir bağ olmaktan kurtarıyor.

Çok büyük bir veya birkaç tarımsal alanın tarımsal dronlar yardımıyla havadan kolay bir şekilde görüntülenmesi, tarımsal alanın analizinin yapılması, bitkilerin sağlığı, zararlıların tespiti, ilaçlamaların kolayca gerçekleştirilmesi verim üzerinde doğrudan etkili olacağından, geleceğin tarım teknolojilerinde bu yeni teknolojinin de büyük bir söz sahibi olacağını öngörmek yanlış olmayacaktır.