Hong Kong polisi suçlanıyor!

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), Hong Kong'da keyfî tutuklamaların ve gözaltında işkenceye varan bir şiddetin mevcut olduğunu ifade ediyor. Hong Kong polisi ise kısıtlı davrandığını ileri sürüyor. 

GÜNDEM 20.09.2019, 09:19 20.09.2019, 09:54
Hong Kong polisi suçlanıyor!

Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), Hong Kong polisini üç aydan uzun süredir devam eden "demokrasi yanlısı protestolara" müdahale etme konusunda işkence ve diğer suiistimaller ile suçluyor. 

Çoğunluğu siyah giyen ve maske takan protestocular, haziran ayından beri devam eden protestolar sırasında polis ve merkezî hükümet binalarına molotofkokteyli attılar, Yasama Konseyi'ne saldırdılar, havaalanına giden yolları kestiler ve önemli binaları duvar yazılarıyla kapladılar.

Polis ise protestoculara göz yaşartıcı gaz, tazyikli su, plastik mermi ve havaya atılan birkaç gerçek mermi ile karşılık verdi.

Yerde yatan protestocuların coplarla dövüldüğüne, hatta Hong Kong metrosunda yolculara polis tarafından saldırıldığına dair görüntüler, sosyal medyada hızla yayılmış ve insanlar arasında öfkeye yol açmıştı. 

"İşkenceye varan bir şiddet"

Uluslararası Af Örgütü'nün Doğu Asya Direktörü Nicholas Bequelin, "Hong Kong güvenlik güçleri, protestolar sırasında insanlara karşı kayıtsız ve yasa dışı taktikler kullanarak rahatsız edici bir tutum sergiliyor. Keyfî tutuklamalar var ve gözaltındaki insanlara neredeyse işkenceye varan bir şiddet uygulanıyor." değerlendirmesinde bulundu. Örgüt, tutukluların gözlerine polis tarafından yeşil lazer ışıklar tutulduğunu bildirdi.

Örgütün raporuna yanıt veren polis, gözaltında olanların "mahremiyetine, saygınlığına ve haklarına" saygı gösterdiklerini kaydetti. Diğer yandan, hastanelere ulaşmalarına, avukatları ve aileleri ile iletişim kurmalarına izin verildiği de bildirildi. Söz konusu açıklamada, "Polisin kullanacağı güç, yasal bir amaca ulaşmak için gereken asgari güç olacaktır." ifadesine yer verildi. 

Hong Kong polisi, resmî Facebook sayfasında, yaklaşık 240 memurun kamu düzenini sağlamaya çalışırken yaralandığını bildirdi.

Protestocular ne talep ediyor?

1997 yılında "bir ülke, iki sistem" uygulamasıyla Çin'e devredilen eski İngiliz kolonisi Hong Kong'da suçluların yargılanmak üzere Çin'e iadesini kolaylaştıran bir yasa tasarısı ortaya çıktı. Yasa tasarısı, politik suçları kapsam dışında tutsa da 7,4 milyon nüfuslu Hong Kong'da halkın büyük bölümü, insanların Çin'in yargı sistemi altında keyfi gözaltılar, adil olmayan yargı süreçleri ve hatta işkenceye maruz kalacağı endişesini taşıyodu. 

Söz konusu tasarı geri çekildi ancak protestocular, polis tarafından uygulanan şiddetin soruşturulması için bağımsız bir komisyon oluşturulması, tutuklanan eylemcilere af çıkarılması, siyasi reformların tekrar başlatılması ve protestoların "ayaklanma" olarak nitelendirilmesine son verilmesini istiyor.

Çin, toplantı hakkı ve bağımsız bir yargı gibi özgürlükler sağlayan ve ülke işlerine müdahaleyi engelleyen "bir ülke, iki sistem" uygulamasına bağlı olduğunu bildirerek, yabancı güçleri özellikle de ABD ve İngiltere'yi huzursuzluğu teşvik etmek ile suçladı.

Pekin'deki Komünist Parti yöneticilerine meydan okuyan bazı protestocular, pazar günü Çin Halk Kurtuluş Ordusu (PLA) üssünün çevresindeki polislere tuğlalar attılar ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 70. yıl dönümünü duyuran afişi yaktılar. 

Yorumlar (0)