Bağdat Büyükelçiliği saldırısı savaş habercisi mi?

Irak'taki protestocular ABD'nin Bağdat Büyükelçiliğine saldırdı, Trump İran'ı suçladı. ABD-İran ilişkileri bir kez daha gerildi. Olayların ardından kim ne dedi? Yükselen tansiyon bir savaşın habercisi olabilir mi?

DÜNYA 02.01.2020, 12:02 13.01.2020, 10:33
Bağdat Büyükelçiliği saldırısı savaş habercisi mi?

2019'un son günü, Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği dışarısında bir araya gelen binlerce kişi, Irak'taki Amerikan güçlerinin İran destekli Haşdi Şabi'ye bağlı Hizbullah Tugayları'na yönelik düzenlenen hava saldırılarını protesto etti. Göstericilerin elçiliğin dış duvarını yaktığı söylenirken, elçilikteki Amerikan güçlerinin protestocuları dağıtmak ve uzaklaştırmak için göz yaşartıcı gaz kullandığı belirtildi. ABD Başkanı Donald Trump ise, saldırıya dair İran'ı suçladı.

Donald Trump, büyükelçilik saldırılarıyla ilgili Twitter'dan sert bir tepki göstererek, İran'ın yaşanan kayıplar karşısında "çok büyük bedel ödeyeceğini" ve bunun "bir uyarı değil tehdit olduğunu" söyledi.

"İran bizim binalarımızda kaybedilen hayatlar ve verilen zarardan sorumlu tutulacak. ÇOK BÜYÜK bir bedel ödeyecekler. Bu bir uyarı değil, bu bir tehdit. Mutlu yıllar!"

İran ise saldırıdan sorumlu olmadığını söylüyor ve tüm suçlamaları reddediyor.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abbas Musavi yazılı bir açıklama ile, "Amerika'nın, Irak halkının Washington'ın 25 Iraklıyı vahşice öldürmesine karşı düzenlediği protestolardan İran'ı sorumlu tutacak inanılmaz bir küstahlığı var... Amerikalı yetkililerin ülkemize yönelik suçlamalarını reddediyoruz. ABD'yi yanlış değerlendirmelere ya da yanlış yönlendirilmiş bir tepkiye karşı uyarıyoruz. Beyaz Saray'ı bölgedeki yıkıcı politikalarını yeniden gözden geçirmeye davet ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Türk basınında çok fazla yer bulamamış olsa da, 27 Aralık'ta Kerkük'te Amerikanların kaldığı üsse bir füze saldırısı olmuştu. Saldırıda bir Amerikan vatandaşının hayatını kaybettiği duyurulduktan sonra karşılıklı açıklamalar gelmeye devam etmişti. Saldırının üstünden 48 saat geçmeden ABD, Haşdi Şabi unsurlarına bir misilleme saldırısında bulunmuş ve resmî bir açıklama olmasa da hava saldırılarında en az 25 kişinin öldüğü basına yansımıştı. ABD de Haşdi Şabi'ye düzenlenen bir saldırıyı ilk defa üstlenmişti.

Irak'ta yaklaşık 5 bin Amerikan askeri görev yaparken Amerikan Savunma Bakanlığı, son gelişmelerin ardından Bağdat'a takviye asker gönderme kararı aldı. Savunma Bakanı Mark Esper, 750 askerin Irak'a gönderildiğini söylerken bu askerlerin görevi elçilik binasını korumak olacak.

Amerikan saldırıları sonrası tepkiler

29 Kasım'da istifa eden Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi, hava saldırılarının ülkesinin egemenliğinin ihlali anlamına geldiğini söylemiş ve ABD'yle ilişkilerini gözden geçireceklerini ifade etmişti.

Hizbullah Tugayları'nda komutan olan Ebu Mehdi El Mühendis ise Irak'ta bulunan ABD güçlerine çok sert bir cevap vereceklerini söylemişti.

İran da ABD saldırılarının "terörizmin açık örneği" olduğunu söylemişti.

Hizbullah Tugayları nedir?

İran'ın desteklediği Şii savaşçılardan oluşan Hizbullah Tugayları, Washington tarafından "terör örgütü" olarak nitelendiriliyor.

2007'de İran'ın desteğiyle kurulan grup, 2014 yılında DEAŞ'a karşı savaşmak üzere Irak'ta bir araya gelen Şii milis gücü Haşdi Şabi'nin içindeki en güçlü yapılardandı.

ABD işgali sonrası

ABD'nin 2003 yılında Irak'a girip "demokrasi" götürmesinin ardından ülke istikrara kavuşamadı. Irak'taki gerek mezhepsel gerekse etnisiteye dayanan siyasi yapıda Cumhurbaşkanı Kürt siyasetçilerden, Başbakan Şii siyasetçilerden, Meclis Başkanı ise Sünni siyasetçilerden seçiliyor.

Son derece kırılgan bir yapıya sahip olan Irak'ta işgal sonrası İran'ın nüfuzu ciddi seviyelerde artış gösterdi. Örneğin, bugün hem Şii siyasi partilerin hem de Irak'ta hiç de azımsanmayacak bir güce sahip olan Şii milis gücü Haşdi Şabi'nin komutası, silah ve para desteği İran'dan geliyor. Ayrıca, Haşdi Şabi'ye mensup savaşçıların bir kısmı Irak ordusunun resmî olarak bir parçası hâline getirildi.

Irak'ta Ekim ayının başında başkent Bağdat'ta yolsuzluk, yoksulluk ve işsizliğe karşı başlayan ve ülkenin dört bir yanına yayılan protestolar bir süre sonra İran karşıtı bir kimlik kazanmıştı. Irak'ın güneyinde yer alan Şiilerin ağırlıklı olduğu bölgelerde bile İran karşıtı tutum takınılmış ve sloganlar atılmıştı. Göstericiler Kasım ayında Necef ve Kerbela kentlerinde İran Konsolosluk binalarına saldırmıştı.

İran'a karşı düzenlenen protestolardan bir ay geçtikten sonra bu kez de ABD karşıtı gösteriler düzenleniyor. Reuters'a göre Bağdat'taki ABD Büyükelçiliğini ateşe veren göstericiler İranlı Şii milisler tarafından komuta ediliyor. Bu konunun en büyük göstergelerinden birinin büyükelçilik binasının etrafına Hizbullah Tugayları'nın bayraklarının asılması gösteriliyor.

ABD-İran savaşı mı?

ABD Başkanı Donald Trump, İran ile yaşanan söz konusu gerilimin savaşa dönüşme ihtimali olup olmadığına dair soruya "Bunu ister miyim? Hayır. Ben barış olsun isterim. Ben barışı seviyorum. İran da barışı herkesten daha fazla istemeli. Dolayısıyla böyle bir şey olacağını sanmıyorum." yanıtını verdi.

Washington yönetimi yakın zamanda gerçekleşen olaylarda savaş ihtimalini zayıf tutmuştu. Tahran daha önce de bir ABD dronunu düşürerek, bir İngiliz gemisini ele geçirerek ve (iddialara göre) Suudi Arabistan petrol rafinerisi saldırısıyla ABD'nin "maksimum baskı" politikasına yanıt vermişti. 

Ancak savaş söylemlerine rağmen, Trump ciddi bir adım atma konusunda isteksizliğini gösterdi yine gösteriyor. Tüm taraflar savaş istemedikleri konusunda ısrarcı davranıyor. Yaklaşan bir seçim döneminde Trump'ın, Amerika'yı herhangi bir karmaşıklığın ortasına atması neredeyse imkansız.

Yorumlar (0)