Tevekkül ne demektir? Tevekkül etmenin yararları nelerdir?  Allah’a güvenmenin önemi nedir? Allah kulunun güvenini boşa çıkarır mı?

YAŞAM 03.03.2021, 16:08 Hanife
Tevekkül ne demektir? Tevekkül etmenin yararları nelerdir?  Allah’a güvenmenin önemi nedir? Allah kulunun güvenini boşa çıkarır mı?

Aleyna Nur AYAN / habernediyor.com

Tevekkül İslam dinince oldukça önemli bir kavramdır. Müslümanların kadere olan inançlarının tamamlayıcı unsuru olan tevekkül Allah’a güvenmek kökü olan “vkl” kökünden gelir. Tevekkül kelime manası itibarıyla ise birine güvenme işini ona bırakmak gibi anlamları taşımaktadır. Dini anlamda ise tevekkül kelimesi bir iş için maddi ve manevi olarak elinden geleni yaptıktan sonra yapacak başka bir şey kalmayınca Allah’a dayanıp güvenmek ve bundan sonrasını Allah’a bırakmak anlamına gelir. Tevekkül bir kulluk vazifesi sayılmaktadır. Tevekkül eden kul Rabbine kayıtsız şartsız teslim olmuş, güvenmiş ve sonucu iyi veya kötü fark etmeksizin kaderine razı olmuş demektir. Fakat unutulmamalıdır ki tevekkül etmek bir tembellik sebebi olmamalı elinden gelenin en iyisi şekliyle her insan istediği iş için çabalamalıdır. Çünkü bilinçli olan bir Müslüman doğanın her yerinde Allah’ın kanunlarının sebep sonuç ilişkisi içinde olduğunun farkındadır. Yeryüzündeki Hiçbir şey kendiliğinden ve başıboş şekilde yaratılmamaktadır. Yani tohum ekilmeden biçilmez, bir öğrenci çalışmazsa sınavını geçemez, ilacını içmeyen hastalıktan kurtulamaz. Bu anlamda tevekkül bir iş için çabalamak, elinden gelenin en iyisini yaptıktan sonra Allah’ın seninle olduğunu unutmadan sonucu Allah’a bırakmaktır. Tevekkül sadece dünyevi işler için düşünülmemelidir. Salih Amel işleyerek hoş bir kalp ile Allah’ın rızasını kazanmak isteyen bir mümin hem Allah’ın rızasını kazanmış olur hem de cennet ile ödüllendirilmiş olur. Kısacası tevvekkül kul olarak bizlerin üzerine düşeni yaptıktan sonra sonucu Yüce Allah’a bırakmaktır.  İbni Abbas’tan gelen bir rivayete göre “Bir kısım kimseler yanlarına yiyecek içecek almadan hac yapıyorlardı. Yolda dinleniyorlardı. İbni Mesud’un anlattığına göre ise bunlar yemen halkından bir gruptu. Bunlar hac ediyorlar ama yanlarına her hangi yiyecek türü bir şey almıyorlardı. “Biz tevekkül ediyoruz” diyorlardı. Bu durum üzerine ise şu şekilde ayet inmişti “ Azık edinin. Bilin ki azığın en hayırlısı takvadır” (Bakara 197. Ayet) 

Efendimize (sav) ise ayet-i kerimede tevekkül ile ilgili şu şekilde buyrulmuştur: “Ey Muhammed bir kere de karar verip azmettin mi artık Allah’a tevekkül et (O’na dayanıp güven). Şüphesiz Allah tevekkül edenleri sever. (Al-i İmran 159.Ayet)  

Ayette de görüldüğü üzere bir işe azmetmek çalışıp çabaladıktan sonra Allah’a güvenmek gerekmektedir. Durduk yere çalışmadan çabalamadan Allah’a güvenmek işini ona havale etmek doğru değildir. Kulluk vazifesine yakışmaz. 

Hz. Ömer’den rivayet edilen bir duruma göre ise Hz. Ömer bir topluluğa gider ve onlara sizler kimlersiniz? diye sorar. Onlar, “Bizler tevekkülde bulunanlarız” diye cevap verir. O da hayır siz mütevekkil değil hazır yiyicilersiniz. Size mütevekkilin kim olduğunu haber vereyim mi? Dedi ve ekledi; “Mütevekkil kişi toprağı sürüp tohumu eker, sonra Rabb’ine tevekkül eder. Tevekkül insanın her işinde Allah Teala’ya güvenmesi ve ona dayanmasıdır. Bu inanç insanı kuvvetlendirir, güçlendirir. 

Kul rabbine eksiksiz olarak güvenmelidir. Çünkü Allah’ın güveni sıradan bir insanın güvenine benzemez. Allah kulunun kendisine olan güvenini boşa çıkarmaz. Onu şerden ve kötülüklerden korur. “Ölümsüz ve diri olan Allah’a güvenip dayan. O’nu hamd ile tesbih et” (Furkan Suresi 58.Ayet) ayetinde görüldüğü gibi Allah’a eksiksiz olarak güvenilmeli ve hamd edilmelidir. Allah hamd edenlerin nimetini çoğaltır. 

Bilinçli Müslüman çalışmadan kazanmayacağının, Allah’a güvenmedikçe tam iman etmiş olmayacağının farkında olmalı ve inanıp, güvenip, yeterince çalıştıktan sonra işini Allah’a bırakmalı ve tevekkül etmelidir.
 

Yorumlar (0)