Görür'den ‘İstanbul depremi’ uyarısı: 2,5 milyon insan ölümle burun buruna

Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, konuk olduğu televizyon programında İstanbul depremine ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Beklenen İstanbul depreminin 7,2 ile 7,6 büyüklüğünde gerçekleşeceğini ifade eden Görür, "Beklediğimiz İstanbul depremi öncelikle Kumburgaz Fay hattında olacak. Eğer söz konusu bu deprem gerçekleşirse 6 Şubat'taki Kahramanmaraş depremlerinden daha fazla zarar verir. 2,5 milyon vatandaşımız risk altında" dedi.

YAŞAM 06.08.2023, 12:00
Görür'den ‘İstanbul depremi’ uyarısı: 2,5 milyon insan ölümle burun buruna

6 Şubat tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından açıklamaları ile gündemden düşmeyen yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, konuk olduğu Habertürk televizyonunda Eren Eğilmez’in sorularını cevapladı. Beklenen olası İstanbul depreminin 7,2 ile 7,6 büyüklüğünde gerçekleşeceğini belirten Görür, depremin ilk öncelikle Kumburgaz Fayı'nda meydana geleceğini söyledi. Görür, " Eğer söz konusu bu deprem gerçekleşirse 6 Şubat'taki Kahramanmaraş depremlerinden daha fazla zarar verir. 2,5 milyon vatandaşımız risk altında" şeklinde konuştu.

Görür'ün açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle

"Can kaybı sayısı inanılmaz boyutta ulaşır"

"İstanbul'da beklenen olası depremin şiddeti 7,2 ile 7,6 arasında değişiyor. Bu kesin. Yapılan bilimsel çalışmalar bu sonucu gösteriyor. Eğer söz konusu deprem olursa 6 Şubat tarihindeki Kahramanmaraş depremlerinden daha fazla zarar verir. Sokak başında iki tane ev yıkılmışsa orayı unutun. Çünkü oraya ne yardım götürebilirsin ne de oradaki insanları kurtarabilirsiniz. 600 bin konut var. Siz isterseniz her daire 4 kişinin yaşadığını düşünün. Deprem durumunda 4 kişiden toplam 2,5 milyon insan ölüm ile adeta burun buruna kalır. Yani vereceğimiz can kaybı sayısı inanılmaz boyutta ulaşır.

"Kumburgaz Fayı’na dikkat!"

Olası İstanbul depremi Marmara Denizi içinde gerçekleşecek. İstanbul’un içinde fay kırılacak diye bir durum söz konusu değil. Biz İstanbul dediğimizde İstanbul'da olmaz bir farklılık koyuyor diye de bir şey yok. Marmara'da şu an bir fay uzunluğu 160 km uzunluğundadır. Beklediğimiz olası deprem öncelik ile Kumburgaz Fayı'nda olacak. Depremden İstanbul'dan Tekirdağ'a kadar olan tüm bölgeler etkilenir. Depremin büyüklüğü, yapı stoğuna, zemine göre etki alanını değiştirir. Güney'de Çanakkale, Balıkesir, Yalova'ya kadar etki edebilir. Depremin şiddetini hissetmenizde bölgeye olan uzaklığınız, zemin sağlamlığı gibi birçok etken vardır. Siz kıyı kesimine yakınsınız, zemininiz iyiyse, statiğiyle projesi birbirine uyumluysa yüksek ihtimalle o apartmandan sağ çıkarsınız. Bakın o apartman hasar almaz demiyorum fakat sahibini sağ çıkartır. Biz hiçbir zaman bina çatlamaz demiyoruz.

"AFAD depreme ilişkin planlar yaptı ama yeterli değil"

24 yıl içinde İstanbul, olası depreme hazır hale gelebilirdi. Fakat şu anki halinde İstanbul henüz depreme hazır değil. Tabi hiçbir şey de yapılmadı diyemeyiz. İlk başta Acil Afet Yönetim Merkezi kuruldu. Belediyeler de ona göre çalıştı. Her mahalleye konteynerler konuldu. İstanbul Valiliği, okulları ve hastaneleri elden geçirdi. Yollar, köprüler, viyadükler yapıldı. Birtakım tatbikatlar da gerçekleştirildi. AFAD planlar ve programlar yaptı. Lakin tüm bunlar yeterli değil. 16 milyon vatandaşın oturduğu konutlar henüz depreme hazırlanmadı. Vatandaşlar da kendi evlerini depreme karşı hazırlamadı. Bu durum vatandaşın kabahati değil. Söz konusu çalışmalar devlet denetim, gözetim ve sorumluluğu altında yapmalı. Yerel Yönetim ile Merkezi Yönetim, vatandaşla kol kola verir de çalışırsa yapılabilir. Ne yapmamız gereken şeyler belli. Bir şehir, halk, altyapı, çevre, eko sistemi, yapı stoğu, yönetim ve yönetim sistemi le ekonomiden oluşur.

"Sanayimiz henüz depreme hazır değil"

Ekonomi, konusuna gelecek olursak, Marmara'da deprem olması durumunda sanayinin çoğu durur. İstanbul Anadolu'yu ayağa kaldırır fakat Anadolu İstanbul'un ekonomisine yetişemez. Bu da bizim siyasi bağımsızlığımızı etkiler. Sanayimizin de depreme hazırlıklı olması gerek. Sanayimiz henüz depreme hazır değil. Bir şehrin depreme hazırlık konusunda en son şey yapı stoğu. Doğruları açıkça söyleyen biri olarak Sayın Bakanı gördüm. Yaşam bütüncül olur. Her şey de bir bütündür. Halen şu anda depreme çok soğukkanlı olarak bakılıyor. Bağımsızlığımızı devam ettirmemiz için depremle başa çıkmalıyız. Bu alanda bir bakanlık olmalı ve o bakanlığa çok ciddi şekilde bir bütçe verip, 15 yıl dişini sıkıp siyaset üstü bir politika gerçekleştirmek lazım. Yıllık planlar ve programlarla 5 yıllık planlar ile takır takır çalışılmalı.

Yorumlar (0)