Mandalina, dalında 1.5, markette 8 TL!

Narenciye hasadı Mersin'de de sürüyor. Koronavirüs salgınına karşı daha da büyük önem kazanan C vitamini deposu olan portakal ve mandalinada üretici, dalında 1.5 TL olan ürünün markette 8 TL'ye kadar satılmasına dikkat çekiyor.

TARIM 08.12.2020, 18:09 09.12.2020, 18:03
Mandalina, dalında 1.5, markette 8 TL!

Mersin Akdeniz Ziraat Odası Başkanı Turgut Demir, Türkiye genelinde bu sene narenciyede 5-6 milyon tonluk rekolte beklendiğini kaydetti.

Demir oluşan fiyat farkına dikkat çekerek, “Mandalina dolandı 1.5-1.8 TL arasındayken, büyük şehirlerde 8 TL’ye; dalında ise 2.5-2.6 TL arasında olan portakal 10 TL’ye kadar yükselebiliyor.” şeklinde konuştu.

Hasatlarını türküler söyleyerek yapıyorlar.

Mersin Akdeniz’e bağlı Kürkçü Mahallesi’nde narenciye bahçelerinde portakal ve mandalina hasadı gerçekleştiren işçiler, yola sabah saat 04.30’da çıkıyor.

Tarsus’ta Topaklık, Beylice ve Meşelik köylerinden bahçelere gelen narenciye işçileri, bu günlerde satsuma cinsi olan mandalinanın hasadını yapıyor. Türküler söyleyip mandalinaları hasat eden işçiler, yaptıkları işten mutlu olduğunu söyleyerek, “Sağlımız çok iyi, narenciye C vitamini deposu. Biz topluyoruz, ülkemiz yesin. Herkese afiyet olsun.” dedi.

“Narenciye hasadı en hızlı döneminde son sürat sürüyor”

Akdeniz Ziraat Odası Başkanı Turgut Demir, narenciye bahçesinde hasadın sürdüğünü söyleyerek 3 Eylül’de erkenci mayer cinsi limona ihracat izni verilmesi sonrası narenciye hasadına başlandığını kaydetti.

Demir ardından greyfurt, erkenci mandalina ve erkenci portakal çeşitlerinin hasadına ise kademe kademe geçildiğini söyledi.

“Narenciyenin birçok çeşidi yapılıyor”

Demir açıklamasının devamında, “Narenciye’nin çok fazla çeşidi yapılıyor. Koronavirüsle birlikte C vitamini değerleri de düşünüldüğünde çok büyük bir potansiyel barındıran narenciye çeşitlerini önce halkımıza sonra ise yurt dışına sunmak amacıyla çalışmalarımız aralıksız sürüyor.” şeklinde konuştu.

“Narenciye dalında 1.5 markette ise 8 TL”

Demir, “Bu sene bütün çeşitlerde 5-6 milyon tonluk üretim bekliyoruz.” diyerek narenciyenin bahçeden çıkmış olduğu fiyatla büyük şehirlerde manavlarda ve marketlerde satışı olan fiyatı arasında büyük bir fark bulunduğunu söyledi.

Oda Başkanı Demir, “Üreticimizin dalda satmış olduğu mandalinanın kilogram fiyatı kalitesine göre ortalama 1.5-1.8 TL arasında değişkenlik gösteriyor. Ama Ankara, İstanbul ve İzmir gibi büyükşehirlere gidildiği zaman tüketicinin almış olduğu fiyatın 6-8 TL arasında rakamlar olduğunu görüyoruz. Portakal mesela bugün dalında 2.5-2.6 TL arasında; marketlere gidildiğinde ise 5-10 TL arasında fiyat duyuluyor.” dedi.

“Aşırı sıcak havadan meyvelerde yanıklar oldu”

Narenciye üreticisinin nasıl sıkıntılarla karşılaştığını da paylaşan Demir, çiftçinin girdi maliyetlerinin yükselmesiyle 2020’nin Mersinli üreticiler için büyük problemlerin yaşandığı bir yıl olduğunu söyleyerek, “Ocak ayında sel oldu. Şubat ayında don, martta ve nisanda dolu yağdı. Mayıs ayına geldiğimizde ise sıcak poyraza maruz kaldık. Çok değil birkaç ay önce ağustos ayında 52-53 dereceleri gördük ve bu da meyvelerin dışında yanıklar oluşmasına sebep oldu. Iskarta oranı arttı. Iskarta oranları eskiden yüzde 5-6 civarında iken bu sene en son sıcaktan ıskarta oranı yüzde 20-24 bandına kadar yükseldi. Hasat esnasında işçiler burada seçiyorlar, bununla birlikte narenciye paketleme fabrikalarında ayıklanırken de ıskarta seçiliyor ve en kaliteli ve sağlıklı ürünler tüketiciyle buluşuyor.” dedi.

“Üretim planlaması gerekiyor”

Türkiye’nin narenciye üretiminin, kendisine yetecek kadar olduğunu ve her sene biraz daha artış gösterdiğini paylaşan Demir, üreticiler tarafından aynı ürüne yönelinince fiyatların da düştüğünü kaydetti. Mayer cinsi limonu konuya ilişkin örnek olarak veren Demir, “Üretimi bir şekilde plan dahilinde yapmamız gerekiyor. Son senelerde mesela çok fazla miktarda mayer cinsi limon dikildi. Mayer cinsi limonun ilk olarak hasada 3-3.5 TL bandında başlarken, şimdi ise 80 kuruş ila 1.2 TL arasındaki fiyatlara kadar düştüğünü görüyoruz. O zaman mayer limon bahçeleri değil de farklı ürünler üzerine üretimi sürdürmemiz gerekliydi. Ovanın bütününde narenciyeye yönelmek yerine pamuk üretimine devam etmeliydik mesela.” şeklinde konuştu.

Yorumlar (0)