Moskova’da terör saldırısı: 100'den fazla ölü...11 şüpheliye gözaltı

Ruysa'daki seçimlerde Putin'in kazanmasından 5 gün sonra başkente terör saldırısı...

Rus medyasında yer alan habere göre, Rusya'nın başkenti Moskova'daki City Hall konser salonuna silahlı saldırı gerçekleştirildi.

RIA Novosti haber ajansına göre, en az beş kişinin askeri kıyafetler giyerek makineli tüfeklerle ateş açtığı ve saldırganların olayın ardından kaçtıkları belirtildi.

Saldırıda, konser salonun olduğu binada patlama meydana geldi.Patlamanın yangına neden olduğu aktarıldı.

Çıkan yangın helikopter ve itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle söndürüldü. Yangın nedeniyle binanın çatısının çöktüğü bilgisi verildi.

Ölü sayısı 100'ü geçti

Rusya Soruşturma Komitesinden yapılan açıklamada, uzmanların olay yeri incelemesinin devam ettiğini ve yaşamını yitirenlerin cesetlerini incelendiği aktarıldı. Komite yaptığı bilgilendirmede, "Terör saldırısı sonucu 60'tan fazla kişinin öldüğü tespit edildi. Ne yazık ki kurbanların sayısı artabilir." İfadelerine yer vermişti . Yeni yapılan açıklama ile hayatını kaybedenlerinin sayısının115'e ulaştığı bildirildi.Ayrıca ölenlerden 3'ünün çocuk olduğu iddia edildi.

Olay yerindeki silah ve mühimmat, kamera görüntüleri gibi bütün delillere el konulduğu; parmak izi, genetik ve balistik incelemelerinin yürütüldüğü ifade edildi.

Rus haber ajansı Tass'a göre de saldırıda 146 kişi yaralandı. Yaralılardan 60'ının ise durumunun ağır olduğu açıklandı.

Rusya Federal Ulusal Muhafız Servisi silahlı saldırıyı gerçekleştirenlerin bulunmasına yönelik operasyonun sürdüğünü bildirdi.

Saldırı DAEŞ üstlendi

Terör örgütü DAEŞ, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Moskova banliyösünde yer alan Krasnogorsk'taki konser salonuna örgüt üyelerinin saldırdığını ileri sürdü.Ancak örgüt, bu iddiayı destekleyecek veya kanıtlayacak başka hiçbir paylaşımda bulunmadı.

DAEŞ neden Rusya'yı hedef aldı?

Uzmanlara göre son dönemlerde terör örgütü DAEŞ, Rus lider Vladimir Putin'in yönetimine karşı çıkıyor.

Washington merkezli bir araştırma grubu olan Soufan Center'dan Colin Clarke, "DAEŞ son iki yıldır Rusya'ya odaklanmış durumda ve propagandalarında Putin'i sık sık eleştiriyorlar" dedi.

Uzmanlara göre DAEŞ, Rusya'yı "düzenli olarak Müslümanlara baskı yapan faaliyetlerin suç ortağı" olarak görüyor.

Ayrıca bir diğer görüş ise DEAŞ’ın başka ülke veya ülkeler tarafından Rusya’yı uyarmak için kullanıldığı olasılığı da değerlendiriliyor tıpkı Türkiye’deki yaşanan terör olayları gibi.

Saldırganlar yakalandı mı?

Kremlin'den aktarılana göre, Rusya FSB güvenlik servisi Başkan Vladimir Putin'e, Moskova yakınlarındaki ölümcül saldırı sonrasında 11 kişinin gözaltına alındığını bildirdi.

Bunların dördünün doğrudan olaya karıştığı belirlendi.

Interfax'ın aktardığına göre Kremlin, daha fazla suçlunun belirlenmesi için çalışmaların sürdüğünü söyledi.

FSB güvenlik servisinin aktardığına göre, terör saldırısının faili olduğundan şüphelenilen dört kişi, bugün erken saatlerde Rusya'nın Ukrayna sınırına doğru giderken yakalandı.

Ayrıca şüphelilerin Ukrayna tarafında bağlantıları olduğu belirlendi.

FSB, saldırının dikkatle planlandığını söyledi.

Putın Saldırı Hakkında Bilgilendirildi

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in saldırı hakkında ilk anlardan itibaren bilgilendirildiğini söyledi.

Moskova'da hafta sonu halka açık tüm etkinlikler iptal edildi

Başkent Moskova'da havalimanlarında güvenlik önlemlerinin artırılırken, olay yerine 70'ten fazla ambulans ve acil servis görevlisi sevk edildiği aktarıldı.

Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin'den gelen ilk açıklamada ise büyük bir trajedinin yaşandığını söyledi ve yaşamını yitirenler için taziyelerini iletti. Sobyanin açıklamasında, hafta sonu Moskova'da tüm halka açık etkinliklerin iptal edildiğini duyurdu.

Moskova Bölge Valisi Andrey Vorobyov da başkentte konser salonuna yapılan terör saldırısını ele almak için bir görev gücü kurduklarını duyurdu.

Medvedev’den tehdit: Ölüme ölüm

Saldırıya yönelik Telegram hesabından açıklama yapan Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev, "teröristlerin yalnızca misilleme amaçlı terörden" anladığını belirterek "Şiddete güçle karşılık verilmediği, teröristlerin toplu infazları ve ailelerine yönelik baskılara ölümlerle karşılık verilmediği sürece hiçbir mahkeme ve soruşturmanın faydası olmayacaktır." dedi

Medvedev, saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, kurbanların sevenlerine de güç diledi.

Ayrıca Medvedev açıklamasında şu ifadelere de yer verdi:

"Bunların Kiev rejiminin teröristleri olduğu tespit edilirse onlara ve ideolojik ilham verenlere karşı başka türlü davranmak imkansızdır. Hepsi terörist olarak bulunup acımasızca yok edilmelidir. Böyle vahşeti gerçekleştiren devletin yetkilileri de dahil. Ölüme ölüm."

"Tüm dünya saldırıyı kınamak zorunda"

Telegram’dan bir açıklamada Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova’dan geldi.

Zaharova saldırıya ilişkin "Tüm dünya toplumu, bu korkunç suçu kınamak zorundadır." dedi.

Zaharova, dünyanın dört bir yanındaki vatandaşların, Crocus City Hall'de düzenlenen saldırıya ilişkin bakanlığa telefon ederek, başsağlığı dileğinde bulunduğunu belirtti.

Arayanların, "tüm insanlığın gözleri önünde gerçekleşen bu kanlı terör saldırısını güçlü bir şekilde kınayan ifadeler kullandığını" kaydeden Zaharova, kurbanları kurtarmak için çaba sarf edildiğini kaydetti.

Ayrıca sözcü Zaharova, Beyaz Saray'ın Moskova'daki terör saldırısında Ukrayna'nın ya da Ukraynalıların parmağı olduğuna dair bir bulguya rastlanmadığı açıklamasına da dikkat çekerek şu ifadelere yer verdi:

"Washington'daki yetkililer bu trajedinin ortasında neye dayanarak herhangi birinin olaya karışmadığına dair bir sonuca varıyorlar? Eğer ABD'nin elinde bu konuda güvenilir veriler varsa, bu veriler derhal Rus tarafına teslim edilmelidir.

Eğer böyle bir veri yoksa, Beyaz Saray'ın hiç kimseye hoşgörü göstermeye hakkı yoktur. Rus yönetiminin de belirttiği üzere, olaya karışan herkes yetkili makamlar tarafından tespit edilecektir."

ABD, İngiltere, Kanada dahil bazı ülkeler Rusya'daki vatandaşlarını u yarmıştı

ABD'nin Moskova Büyükelçiliği, 8 Mart'ta başkent Moskova'daki vatandaşlarına kalabalıktan uzak durma uyarısında bulunmuştu.

ABD'nin Moskova Büyükelçiliğinden 8 Mart'ta yapılan yazılı açıklamada, ABD vatandaşlarından 48 saat boyunca Moskova'da kalabalık alanlardan uzak durmaları istenerek, "aşırılık yanlılarının" buraları hedef alma planları olduğu kaydedilmişti.

ABD'nin ardından İngiltere, Almanya, İsveç, Letonya, Çekya, Kanada ve Güney Kore'nin Moskova büyükelçilikleri Rusya'daki vatandaşlarına dikkatli olmaları uyarısında bulunmuştu.

Almanya Dışişleri Bakanlığı, vatandaşlarının Rusya'ya seyahat etmemelerini "şiddetle" tavsiye etmişti.

İsveç, bölgedeki güvenlik durumunun kötüleştiğini savunarak, Rusya'daki vatandaşlarının uluslararası medya ve büyükelçiliklerden gelen haberleri izlemelerini tavsiyesinde bulunmuştu.

Çekya'nın Moskova Büyükelçiliği de "aşırılıkçı grupların olası saldırılarına ilişkin ortaya çıkan raporlar nedeniyle" Rusya'daki vatandaşlarının dikkatli olmasını istemişti.

ABD: Ukrayna'nın dahli olduğuna ilişkin emare yok

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, günlük basın brifinginde Rusya'daki silahlı saldırıya ilişkin yaptığı açıklamada, olayın "korkunç bir silahlı saldırı" olduğunu ve saldırının kurbanlarına başsağlığı dilediklerini ancak olayla ilgili bir değerlendirme yapabilmek için henüz çok erken olduğunu söyledi.

Saldırının Ukrayna ile bir bağlantısının olup olmadığı yönündeki bir soruya, "Şu anda bu saldırıya Ukrayna'nın ya da Ukraynalıların dahli olduğuna ilişkin bir emare yok, ancak haberler henüz çok yeni. Buna bakacağız, ancak daha ilk saatte bu Ukrayna ile bağlantılı gibi yanlış bir düşünceye kapılmayın." yorumunu yaptı.

Kirby ayrıca, Rusya içindeki herhangi bir siyasi motivasyon ile bu saldırıyı bağdaştırabilecek herhangi bir emare olmadığını da sözlerine ekledi.

ABD'nin Moskova Büyükelçiliğinin bir süre önce güvenlik uyarısı yayımlamasına ilişkin soruya da yanıt veren Kirby, o güvenlik uyarısıyla bu saldırının spesifik bağlantısının olmadığını belirtti.

Ukrayna: Saldırıyla İlgimiz Yok

Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Mihail Podolyak, Telegram hesabından Moskova'daki "Crocus City Hall" adlı konser salonuna yapılan terör saldırısına ilişkin açıklama yaptı.

Söz konusu saldırıyla Ukrayna'nın "hiçbir ilgisi olmadığını" kaydeden Podolyak, "Bu olaylar, saldırgan ülke liderliğinin kendi halkına karşı uyguladığı terörün emarelerini taşıyor." ifadelerini kullandı.

"Saldırıda yer aldığımız yönündeki suçlamaları reddediyoruz"

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, bazı Rus yetkililerin, söz konusu terör saldırısında Ukrayna'nın yer aldığına yönelik iddialara tepki gösterilerek şu ifadelere yer verildi:

"Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Rus yetkililerin, Ukrayna'nın Moskova yakınlarındaki Crocus City Hall konser salonuna düzenlenen silahlı saldırıda yer aldığı yönündeki suçlamalarını kesin bir dille reddediyor."

Ülkelerine yönelik suçlamaların, "Kremlin'in provokasyonu" olarak nitelendirildiği açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bu tür suçlamaları, Rus toplumunda Ukrayna karşıtı histeriyi daha da alevlendirmek, Rus vatandaşlarının devletimize karşı suç niteliğindeki saldırganlığa katılmak üzere daha fazla seferber edilmesi için koşullar yaratmak ve Ukrayna'yı Rusya'nın gözünde itibarsızlaştırmak amacıyla Kremlin tarafından planlanmış bir provokasyon olarak görüyoruz."

Rus özel servislerinin, daha önceleri ülkedeki "kanlı provokasyonlar"ın düzenleyicisi olarak itham edildiği açıklamada, "Putin'in diktatörlüğünün kırmızı çizgileri yok. Tıpkı Ukrayna'ya karşı savaşta füze saldırıları, top atışları ve işkence sonucu binlerce barışçıl Ukraynalıyı öldürdüğü gibi kendi vatandaşlarını da siyasi amaçlarla öldürmeye hazır." değerlendirmesi yapıldı.

Bakanlık, uluslararası toplumu Ukrayna'ya yardım etmeye davet etti.

Rusya, BMGK'dan toplantı talep edecek

Rusya Dışişleri Bakanlığı Özel Yetkili Büyükelçisi Rodion Miroşnik, Moskova'da konser salonuna düzenlenen terör saldırısıyla ilgili Rus devlet kanalı Rossiya-24’e yaptığı açıklamada, saldırıya ilişkin girişimlerde bulunacaklarını anlatarek, "Diplomatlarımız bu konuyu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantısında gündeme getirecek. BMGK’dan yakın zamanda bu konuda toplantı talep edecekler ve böylelikle en büyük uluslararası kuruluştaki küresel çoğunluk bu eylemleri kınayabilecek." dedi.