Bu besinler bağışıklığı güçlendiriyor!

Havaların soğuması bağışıklık sistemini zayıflatıyor, hem yetişkinler hem de çocuklar hasta olmaya açık hale geliyor. Sağlıklı ve dengeli beslenmek ise soğuk algınlığı ve gribe yakalanma riskini azaltıyor. İşte bağışıklık sistemini güçlendirmek için tüketilmesi gereken besinler...

SAĞLIK 13.01.2020, 12:05
Bu besinler bağışıklığı güçlendiriyor!

Soğuk havalarla birlikte grip mevsimi de geldi çattı. Diyetisyen Semahat Burcu Sel soğuk algınlığı ve grip dönemlerini kolay atlatabilmek için tüketilmesi gereken besinleri anlattı.

Enfeksiyon hastalıklarında enerji ihtiyacı artıyor
Enfeksiyon hastalıklarında sıklıkla ateş görüldüğünden, vücudun enerji gereksinimi artmaktadır. Vücut ısısında yaşanan 1 derecelik yükselme, bazal metabolizma hızında yüzde 10 ila 12 arasında artış getirebilmektedir. Bu nedenle ateşli enfeksiyon hastalıklarında enerji alımı normalden daha fazla olmalıdır. Enerji alımını artırırken, aşırı beslenmenin solunum yükünü artırdığı da unutulmamalıdır. Enerji ihtiyacını karşılayabilmek için; posa, protein, vitamin ve mineraller yönünden zengin bir beslenme programı uygulanmalıdır.

Sıvı kaybını önlemek için su tüketimi 2,5-3 litre arasında olmalıdır. Sel'e göre, üst solunum yolları enfeksiyonları görüldüğünde bağışıklık sistemini güçlendirmek için tüketilmesi gereken besinler ise şöyle...

C vitamini yönünden zengin besinler


C vitamini en iyi antioksidan vitaminlerden biridir. C vitamini, vitamin tableti şeklinde değil de besinlerden alınırsa, vücut bu besinlerdeki fotokimyasal maddelerden de yararlanmış olur. Gıda maddelerden C vitamini alımı, vücuttaki savaşçı hücrelerin güçlenmesini sağlar. Soğuk algınlığı ve grip dönemlerinde özellikle mandalina, greyfurt, portakal, nar, kuşburnu, kivi, domates, taze biber, roka ve maydanoz gibi C vitamini içeren besinler tüketilmelidir.

Selenyum ve çinko içeren besinler


Selenyum ve çinko, bağışıklık sistemi için önem taşıyan minerallerdendir. Deniz ürünler, et, soğan ve sarımsak gibi besinler selenyum yönünden zengindir. Çinko ise, başta kabak çekirdeği olmak üzere, çiğ fındık, badem, ceviz gibi yağlı tohumlarda, kuzu eti, hindi eti, kuşkonmaz ve mantar gibi besinlerde bulunmaktadır. Antioksidan etkisi yüksek olan bu mineraller, vücutta toksinlere karşı savaşan hücreleri güçlendirmektedir.

Omega 3 yağ asitleri içeren besinler


Omega 3 yağ asitleri en değerli yağlardır. Bağışıklık, psikoloji, kalp ve damar, beyin ve sinir sistemi sağlığı açısından Omega 3 tüketimi büyük önem taşımaktadır. Mevsimi geldiğinde haftada en az 2 gün balık tüketmeye dikkat etmek gerekmektedir. Balıkta Omega 3 dışında, vücudun kendi kendine üretemediği, hücre yenilenmesine yardımcı ve yaşlanma karşıtı aminoasitler bulunmaktadır. Badem, ceviz, çiğ fındık gibi yağlı tohumlarda da Omega 3 bulunmaktadır.

Beta-karoten içeren besinler


Sarı-turuncu renkli bitkilerde bulunan beta-karoten en güçlü antioksidanlar arasında yer alır. Havuç,ananas,hurma,balkabağı ve kayısı gibi besinler beta-karoten açısından oldukça zengindir.

Kuersetin


Kuersetin pigmenti, turunçgiller, elma, kırmızı üzüm, kırmızı soğan, çilek, dut, böğürtlen gibi besinlerin kabuklarında bol miktarda bulunmaktadır. Kanser ve kalp hastalıklarından korumaktadır. Aynı zamanda güçlü bir antioksidan olan kuersetin, cilt sağlığı ve bağışıklık sistemi için de önem taşımaktadır.

Prebiyotik ve probiyotik içeren besinler


Prebiyotikler, bağırsak sağlığıyla birlikte bütün vücudu etkilemektedir. Bağırsakta bulunan probiyotik bakteri miktarı metabolizma gücünü etkilemektedir. Probiyotik bakteri miktarını artırabilmek için prebiyotik içeren besinler tüketilmelidir. Probiyotik yoğurtlar ve kefir bu bakteriler yönünden zengin gıdalardır. Bunların yanı sıra, muz,pırasa,pancar,enginar,soğan ve sarımsak da bu bakterilerin artmasını sağlayan besinlerdendir. 

Sarımsak


Özellikle sarımsak içindeki kükürtlü bileşenler ve A, B1 ve C vitamini içeriği sayesinde bağışıklığı güçlendiren, hücreleri koruyarak antibiyotik, antiviral, antibakteriyel ve antifungal etkiler gösteren bir besindir. Bu etkilerinden yararlanabilmek için sarılmsak bütün olarak yutulmamalı, ezilerek veya çiğnenerek tüketilmelidir.

Zencefil


Keskin aroması sayesinde solunum yollarını açıcı, sindirimi düzenleyici, toksinleri atıcı, gaz söktürücü ve antiseptik özellikleri bulunan zencefil, taze olarak sebze yemeklerinde ve salatalarda, toz halinde ise çorbalarda kullanılabilmektedir.

Zerdeçal 


İçeriğindeki kurkumin bileşeninden dolayı, zerdeçalın antiinflamatuar etkisi bulunmaktadır. Kurkumin bileşeni ise, inflamasyon ile ilgili enzimleri düzenlemektedir.. İnflamasyon işleyişi, kalp-damar,beyin,akciğer,metabolizmal ve otoimmün hastalıklarda rol almaktadır.

Beyaz çay


Toplanan çay yapraklarının işlenme esnasındaki oksidasyon seviyesi çok az olduğundan beyaz çay, yeşil çaya oranla daha çok antioksidan içermektedir. Beyaz çaydaki kateşin, vücuttaki serbest radikalleri engeller. Böylece kardiyovasküler hastalıklar,diyabet, kronik inflamasyonlar ve kansere karşı koruyucu bir görev üstlenir. Dolayısıyla günde 1-2 fincan beyaz çay tüketmek, bağışıklık sisteminin güçlenmesine katkı sağlamaktadır.

Ooolong ve rooibos çayı


Doğru şekilde demlendiğinde ve uygun miktarda tüketildiğinde, çay antioksidan etkisi göstererek, içeriğindeki fenolik bileşenler sayesinde kronik hastalıklara karşı koruyucu olmaktadır. Yeşil ve siyah çayın bileşimi olan oolong çayında yüksek miktarda antioksidan etkisi bulunmaktadır.

Antioksidan seviyesi yüksek olan Rooibos çayı ise kafein içermediğinden, çocuklar için güvenle kullanılabilmektedir.

Ekinezya


Ekinezya bitkisinin, üst solunum yolları enfeksiyonlarında tedavi edici ve koruyucu etkisi bulunmaktadır. Yapılan son çalışmalara göre ekinezya, hem soğuk algınlığına sebep olan virüsleri hem de uçuk gibi diğer virüsleri öldürerek, virüslerin yol açtığı iltihap miktarını kontrol etmekte, iltihap nedeniyle boğaz ve akciğerlerde oluşan hasarı engellemektedir.

Ginseng


Halsizlik ve yorgunluk gibi durumlarda vücut direncini artıran ginseng, bağışıklık sistemini düzenlemeye ve desteklemeye yardımcı olur. Kan basıncı ve kan şekerini düzenleyici, kan sulandırıcı, sinir sistemini dengeleyici etkileri kanıtlanmıştır. Diyabet hastası olmayan kişiler, yemek sonrası ginseng kullandığında kan şekerinin yükselmesini önlemektedir. 

Kakule


Virüs ve bakterilere karşı etkili olan kakule, bağışıklık sistemini destekleyerek; bronşit,soğuk algınlığı,öksürük, yüksek ateş gibi şikayetlerin hafiflemesine yardımcı olmaktadır. Ağız ve boğaz yangılarında etkili olan kakule, yaygın olarak enfeksiyon hastalıklarına yakalanan kişilerde direnç oluşmasına yardımcı olmaktadır.
 

Yorumlar (0)