Eşitsizlik, ruh sağlığını olumsuz etkiliyor 

Bugün, 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü. Bu özel gün dolayısıyla bir araya gelen Aile Terapisti ve Psikolog Makbule Tutak Altuntop ve Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülnur Şen, ruh salığı hakkında bilgilendirmelerde bulundu. 1992 senesinden bu yana Ruh Sağlığı Günü olarak kutlanan 10 Ekim’in her sene farklı temalarda düzenlendiğini belirten uzmanlar, yapılan konuşmalar ve etkinliklerle dünya genelinde ruh sağlığına dikkat çekildiğini ifade ediyor.  



“Eşit olmayan bir dünyada ruh sağlığı” 

Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu seneki konusu “eşit olmayan bir dünyada ruh sağlığı” olarak belirlendi. Ruh sağlığının insan yaşamına büyük boyutta katkısının olduğunu belirten Psikiyatrist Gülnur Şen, “Eşitsizlik ve buna maruz kalmak, ruhsal problemlerin oluşmasında, tekrarlanmasında ve var olan problemlerin şiddetlenmesinde çok etkili bir faktördür. Eşitsizlik durumu sorunları beraberinde getirirken çözüm yolu olan ruh sağlığı hizmetine erişimini de etkiler ve hatta engeller. Hali hazırda bazı toplumsal sebeplerden ötürü zorlaşan erişim problemi, pandemi ile birlikte daha yüksek seviyelere ulaştı. Ayrıca toplumlarda sık sık görülen ‘etiketleme’ olayı da ruh sağlığı hizmetine başvurmayı geciktiriyor. Biz de buradan herkese seslenmek istiyoruz: İstediğiniz zaman ruh sağlığı hizmetine başvurmaktan asla çekinmeyin.” ifadelerini kullandı. 



“Ruh sağlığı hizmeti alanlar, etiketleniyor” 

Makbule Tutak Altuntop: “Dünya genelinde milyonlarca kişi ruh sağlığı problemi yaşıyor. Bazı verilere göre bu sayı 450 milyonu geçmiş durumda. Özellikle pandemi döneminde karantinaya girmek, sıkı tedbirler almak zorunda kalmak ve uzun süre topluca eve kapanmak anksiyete ile stres bozukluğundan doğan ruhsal sorunları beraberinde getirdi. Pandemi döneminde yine gördük ki herkesin olumlu yönde seyreden ruh sağlığına ihtiyacı var. Çünkü ruhsal bozukluğu olan kişiler özellikle Covid-19 virüsüne daha çok maruz kaldılar. Bu da bu insanların kendilerini daha da mutsuz, üzgün ve stresli hissetmesine sebep oldu. Buna karşın dünya genelinde ’damgalama’ yani etiketleme olayı hiç bitmedi. Ruh sağlığı hizmeti alanlar çoğunlukla ‘deli’ olarak damgalandı. Bu etiketlerden en fazla etkilenen kişiler, hizmet alan kişiler oldu. Damgalamak, ciddi bir iletişim problemidir. Özellikle kırsal kesimlerde bu durum sıklıkla yaşanır. Kişinin iyi yönleri görmezden gelinir ve bu şekilde ruhsal problemleri olan kişinin kendisini toplumdan izole etmesi sağlanır. Bu da kişinin ekonomik, sosyal ve psikolojik sorunlarının oluşmasına ve var olan sorunların da artmasına sebep olur.”