İran-İsrail Gerilimi: Siyaset bilimciler Türkiye ve Azerbaycan’a göç yaşanacağını işaret etti

Orta Doğu'da İran-İsrail gerilimi yükseldi. Bölgesel çatışma endişeleri artarken, İsrail'in tepkisi merakla bekleniyor. Siyaset Bilimci Dr. Atahan Birol Kartal, İran'ın başarısız saldırılarının diğer ülkeler için bir uyarı olduğunu belirtti. Uzayan çatışmaların bölgeyi istikrarsızlaştıracağını söyleyen Kartal, İran'ın Türkiye ve Azerbaycan gibi ülkelere göç dalgası getirebileceğini vurguladı.

SİYASET 17.04.2024, 09:53 17.04.2024, 12:01 Melina Ay
İran-İsrail Gerilimi: Siyaset bilimciler Türkiye ve Azerbaycan’a göç yaşanacağını işaret etti

İran'ın, İsrail'in Şam'daki konsolosluk binasına saldırısına yanıt vermesinin ardından bölgedeki gerilim art arda yapılan açıklamalarla sürüyor. Bölgede yaşananlarla ilgili açıklama yapan Siyaset Bilimci Kartal, “İran’ın İsrail’e daha önce asimetrik unsurlarla yaptığı ‘başarılı görünmeyen’ bu saldırı aslına bakıldığında İsrail’in yanı sıra bölgede bulunan diğer ülkelere karşı da bir uyarı niteliğinde. Ayrıca çatışmaların uzaması veya muhtemel bir İsrail karşı saldırısı bölgenin istikrarsız hale gelmesine ve özellikle İran’dan Türkiye ve Azerbaycan gibi ülkelere bir göç dalgası oluşmasına sebep olacaktır” ifadelerini kullandı.

“İran’ın etkisiz saldırısı yeterli görüldü”

İran’ın İsrail’e saldırısından sonra bunun yetkili makamlarca yeterli görüldüğünü aktaran Kartal, “13 Nisan’ı 14 Nisan’a bağlayan gece ülkeler İran’ın İsrail’e saldırdığı haberiyle; ‘Acaba Ortadoğu’da yeni bir savaş mı başlıyor?’ ya da ‘İsrail’in Filistin’de başlattığı saldırılar yeni bir boyuta mı evriliyor?’ diye düşünmeye başladı. İsrail tarafından İran’ın saldırıda kullandığı dronlar ve balistik füzelerin yüzde 99’unun önlendiği açıklandı. Ancak bu saldırılarda ABD’nin, İngiltere’nin hatta Fransa’nın bile İsrail’e doğru gelen bu dron ve füzelerin daha İsrail’e ulaşmadan havada imha edilmesinde yardımcı olduğu bu ülkelerin açıklamalarından ortaya çıktı. İran’ın bu etkisiz saldırısı yetkili makamlarınca yeterli görüldü ve meşru müdafaa hakkı olarak açıklandı” dedi.

“İran’a yeni yaptırımlar işaret edildi”

İsrail’in çağrısı üzerine acil toplanan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde yaşananları değerlendiren Kartal, “Birleşmiş Milletler daimî üyesi 5 ülke arasında farklı açıklamalar dikkati çekiyor. ABD, İngiltere ve Fransa İran'ı kınayıp İsrail'e destek verirken, İran’a yeni yaptırımları da işaret etti. Ancak Rusya ve Çin, İran’ın konsolosluk binasına yapılan saldırının uluslararası hukukun ihlali ve bir savaş nedeni (casus belli) olduğunu belirtti. Toplantıya çağrılan İran temsilcisi ise meşru müdafaa hakkının açıkça ifade edildiği BM anlaşmasının 51’inci maddesi gereğince hiçbir kimsenin zarar görmediği bir saldırı düzenlendiğini açıkladı. Toplantıda bulunan İsrail temsilcisi tüm sorumluluğu İran’a yüklerken Çin ise toplantıda petrol fiyatlarındaki muhtemel artışa dikkat çekti fakat şu ana kadar korkulan henüz olmadı” açıklamalarına yer verdi.

“Göç dalgasına neden olabilir”

İran'ın önceki başarısız asimetrik saldırılarının, sadece İsrail'e değil, aynı zamanda bölgedeki diğer ülkelere de bir uyarı niteliği taşıdığını ifade eden Kartal, çatışmaların uzaması veya olası bir İsrail karşı saldırısının, petrol bağımlısı ülkeler arasında Almanya, Çin ve Türkiye gibi ülkeler üzerinde daha fazla etki yaratacağını vurguladı. Çatışmaların uzaması ve yayılmasının özellikle İran’dan Türkiye ve Azerbaycan’a doğru bir göç dalgasına neden olabileceğini sözlerine ekledi.

“Roket ve drone’lar imha edilemedi”

“İran’ın 2 bin kilometreye kadar ulaşabilen füzeleri ve insansız hava araçlarının çatışmanın devamı halinde İsrail’in kendi topraklarında zayiat verdirebileceği ve bunun yanı sıra alt yapısının önemli ölçüde zarar verdirebileceği açıktır” şeklinde konuşan Kartal açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Aynı zamanda İsrail’e komşu ülkelerden asimetrik unsurlar ile İsrail’in vurulabileceği ve sabotajlar düzenlenebileceği de değerlendirilmektedir. İsrail hava savunma sistemlerinin iyi çalıştığı bu saldırılarda gözlemlenmiştir ancak tüm roket ve drone’ların da imha edilemediği ve savaşın uzamasıyla ‘demir kubbe’ de daha fazla açıklar bulunulabileceği beklenmektedir.”

Yorumlar (0)