“Çocukları dijital dünyanın esiri yapmayacağız”

Kastamonu Üniversitesi ile Kastamonu Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından siber zorbalığa dikkat çekmek ve farkındalık oluşturulması amacıyla çalıştay düzenlendi. Kastamonu İl Milli Eğitim Müdürlüğü konferans salonunda düzenlenen ‘Dijital Zorbalık-(3D Duygular-Düşünceler-Davranışlar)’ çalıştayına öğretmenler ve idareciler katıldı.

“Türkiye yüzyılına yakışır bir eğitim vizyonu içerisinde olacağız”

Gençlerin her alanda gelişmesini öncelediklerinin altını çizen Gümüş, “Öğrencimiz akademik alanda gelişsin, en iyi yerde olsun. Dünya ile yarışacak bilgi ve donanıma sahip olsun. Ama aynı zamanda da kendi kişisel gelişiminin, duygusal gelişiminin, sağlıklı bir şekilde gelişiminin de öncelemek zorundayız. Öğrencilerimize dijital çağın, dijital aletlerinden, dijital bir takım sunumlarından ve ortaya konan mevcut üretilen araçlarından faydalandıracağız. Ama asla dijital dünyanın da esiri yapmayacağız. Bununla ilgili de önlemlerimizi alanın uzmanlarıyla siz kıymetli öğretmenlerimizle tartışacak ve öğrencilerimizin sağlıklı bir şekilde geleceğe emin adımlarla ilerlemesinin öndeki tüm engelleri kaldırmış olacağız. Türkiye yüzyılına yakışır bir eğitim vizyonu içerisinde olacağız” dedi.

“Öğretmen yetiştirirken hedef kitlesiyle de ilgileniyoruz”

Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Kaçar ise, “Kastamonu Üniversitesi olarak eğitim, öğretim, bilimsel uğraş alanlarımızın dışında sosyal sorumluluk anlayışımız gereği toplumla buluşmayı, toplumun bilgilendirilmesini, ileriye dönük ufuklar oluşturulmasına katkı sunmayı da temel görevlerimiz arasında düşünüyoruz. Biz, eğitim fakültesi olarak öğretmen yetiştiren bir kurumuz. Sizlerin yetiştiği eğitim kurumlarından biri olarak öğretmeni yetiştirirken, onların hedef kitlesi olan öğrencilerin eğitimi ve gelişimi ile de ilgileniyoruz” şeklinde konuştu.

“Dijital zorbalığa dikkat etmeliyiz”

İletişim çağında olduğumuzdan dolayı teknolojinin hayatımızın her alanında olduğunu söyleyen Kaçar, “Çocuklar bilgi iletişim teknolojileri araçlarıyla tanıştıklarında onları amaca uygun yetiştirmek çok önemlidir. Bu pedagojik anlayışla da desteklenerek düzgün bir kullanıma dönüşmezse ileride çocukların gelişiminde zararlı davranışları ortaya çıkarabilir. Bu duruma dikkat edilmediği durumda ‘dijital zorbalık’ konusu ile karşı karşıya kalırız. O yüzden eğitimciler olarak; bilgi iletişim teknolojisini çocuklara doğru aktarmak durumundayız. Bu noktada öğrencilerin, gençlerin, çocukların akran zorbalığına ya da dijital zorbalığa maruz kalmalarının önlenmesi daha kolay olur” diye konuştu.

Konuşmaların ardından alanında uzman eğitimciler tarafından okullardan gelen idareci ya da öğretmenlere dijital zorbalıkla ilgili bilgiler verildi.