Güney Amerika ülkesi Ekvador'da, Cumhurbaşkanı Lenin Moreno döneminde 2019'da meydana gelen olayların bir benzeri yaşanıyor. Hükümetin akaryakıt sübvansiyonlarını kaldırması üzerine ülke genelinde patlak veren gösteriler sonucunda 12 kişi yaşamını yitirmiş, binlerce kişi yaralanmıştı.
Protestolar 13 Haziran'da başladı
Son yıllarda gittikçe kötüleşen ekonomik koşullar, ülkenin birçok bölgesinde yeniden geniş çaplı protestoların yapılmasına neden oldu. 13 Haziran'da hükümet aleyhine gösteri yapmaya başlayan vatandaşlar, ülkenin çeşitli kentlerinde polislerle çatışmaya başladı. Şiddet olayları nedeniyle 6 şehirde OHAL ilan edildi.
4 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce yaralı var!
Başkent Quito'da alevlenen eylemler, ülke çapında güvenlik krizine yol açtı. Cumhurbaşkanı Guillermo Lasso aleyhine sloganlar atan protestocular, kendilerine müdahale eden polislerle çatıştı. Olaylarda 4 protestocu hayatını kaybetti. En az 100 eylemcinin yaralandığı, 18'inin durumunun ise ağır olduğu kaydedildi.
Protestocular ne istiyor?
Hükümete çağrıda bulunan Ekvador Yerli Uluslar Konfederasyonu (Conaie), sundukları bazı koşulların kabul edilmesi durumunda müzakere masasına oturabileceklerini bildirdi. Bazı şehirlerde ilan edilen OHAL'in kaldırılmasını isteyen protestocular, işsizlik sorununa bir çözüm bulunmasını istiyor.
Eylemcilerin şartlarından bazılarının ise benzin fiyatlarının düşürülmesi, çiftçiler için koşulların rahatlatılması ve ülkedeki suç örgütleriyle daha etkin mücadele yürütülmesi olduğu bildirildi. Uyuşturucu taciri kartellerin çökertilmesini isteyen protestocular, "Daha fazla müsamaha göstermeyin." şeklinde slogan attı.
Başsavcı Diana Salazar: Bu toplumsal protesto değil, suç!
Bazı protestocuların Başsavcılık binasını taşlaması üzerine sosyal medya hesabından bir gönderi paylaşan Başsavcı Diana Salazar, "Aradığınız şeyi, molotof ve taş atarak bulamayacaksınız. Bu toplumsal protesto değil, resmen suç. Aklı başında herkesi sâkin olmaya davet ediyorum. Barışçıl amaçlar güden protestocuların, ortamı yatıştırması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Askeri güçler sahaya indi!
Başsavcılık binası önündeki arbedeye ilişkin açıklamada bulunan polis kuvvetleri, "Oradaki göstericiler, Başsavcılığı ele geçirmeye çalıştı. Amaçları barışçıl gösteri yapmak değildi." ifadelerine yer verdi. Askeri kuvvetlerin, protestoculara karşı polis ekiplerine destek vermek için bölgeye geldiği kaydedildi.
İçişleri Bakanı Jimenez: Diyalog sürecin başlatmaya hazırız!
Protestocuların taleplerini incelediklerini belirten İçişleri Bakanı Francisco Jimenez, "Diyalog sürecin başlatmaya hazırız. Bu şekilde taşkınlıklar yaparak kimse istediğini elde edemez." dedi.
Conaie Başkanı Leonidas Iza: Hükümet, bu sefer bizi kandıramayacak!
Ekvador Yerli Uluslar Konfederasyonu (Conaie) Başkanı Leonidas Iza ise protestoculara karşı orantısız güç kullanan polis ekiplerine ateş püskürdü. Polis şiddetinin had safhaya ulaştığını söyleyen yerel lider, "Hükümetten somut adımlar bekliyoruz, şimdilik bir şey yok. Diyalog sürecine açığız ancak temkinliyiz. Hükümet daha önce bizi defalarca kandırdı. Yeniden aldatılmayacağız. Buradan dönüş yok." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Lasso: Demokrasimizi hedefe koydular!
Ülkedeki protestoların şiddetlenmesinin ardından ilk etapta 18 Haziran'da 3 şehirde OHAL ilan edildi. Daha sonra OHAL ilan edilen kentlerin sayısı 6'ya yükseltildi. Cumhurbaşkanı Guillermo Lasso, "Eylemcilerin arasına karışan bazı gruplar, direkt olarak demokrasimizi hedefe koydu. Buna izin veremeyiz. Barışçıl gösteri yapanlar, kendilerini şiddet yanlılarından ayırmalı." dedi.