Halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu ölümünün 51. yılında anılıyor

"Uzun İnce Bir Yoldayım", "Dostlar Beni Hatırlasın", "Güzelliğin On Par Etmez", "Atatürk'e Ağıt", "Beni Hor Görme", "Beş Günlük Dünya", "Derdimi Dökersem Derin Dereye", "Kahpe Felek" ve "Kara Toprak" gibi unutulmaz eserlerin sahibi olan halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu’nun  vefatının üzerinden 51 yıl geçti.

KÜLTÜR-SANAT 21.03.2024, 14:47 21.03.2024, 14:50 Buse Önder
Halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu ölümünün 51. yılında anılıyor

Türk halk müziğinin eşsiz sesi, halk ozanı Aşık Veysel Şatıroğlu'nun ölümünün 51. yılı anılıyor. Aşık Veysel, sadece Türk müziğinin değil, Türk edebiyatının da unutulmaz isimlerinden biri olarak tarihe geçti.

Soyunu Horasan Türkmenlerine dayandıran Aşık Veysel, 25 Ekim 1894 tarihinde Sivas'ın Şarkışla ilçesinin Sivrialan Köyü'nde dünyaya geldi. Hayatı boyunca zorlu yaşam koşullarıyla mücadele eden ve gözleriyle ilgili yaşadığı zorluklara rağmen müzik ve şiir alanında büyük başarılar elde eden Aşık Veysel, Türk kültürüne unutulmaz eserler bırakmıştı.

İlk derslerini köyün saz ustalarından aldı

Çocukluğunda iki kız kardeşini çiçek hastalığı nedeniyle kaybeden Aşık Veysel, aynı hastalık sebebiyle sol gözünü kaybetti. Daha sonra geçirdiği bir kaza sonucunda diğer gözünü de kaybeden Aşık Veysel, yaşamının büyük bölümünü görme engelli bir şekilde geçirdi. Ancak bu durum onun sanat alanındaki başarısını engellemedi, aksine onu daha da güçlü kıldı.

Sanat hayatına köyünde, çevresindeki aşıkların toplandığı sohbetlerde şiir ve müzik dinleyerek başlayan Aşık Veysel, ailesinin teşvikiyle bağlama çalmayı öğrendi ve sazıyla birlikte birçok ünlü ozanın eserlerini yorumladı. İlk saz derslerini köyün saz ustalarından Çamşıhlı Ali ve Molla Hüseyin'den alan Aşık Veysel, giderek daha da yetkinleşmiş ve kendi eserlerini besteleyerek Türk müziğine önemli katkılar sağladı.

Köy enstitülerinde dersler verdi

Hayatı boyunca pek çok zorlukla karşılaşan Aşık Veysel, ailesinde yaşadığı kayıplar ve ekonomik sıkıntılarla mücadele etti. İlk evliliğinden iki çocuğunu kaybeden ve eşi tarafından terk edilen Aşık Veysel, sonraki evliliğini Gülizar Hanım'la yaptı ve bu evlilikten 7 çocuk sahibi oldu. Ancak çocuklarından da birçoğunu kaybetti ve hayatı boyunca büyük acılarla baş etmek zorunda kaldı.

Sanatıyla birlikte eğitim alanında da önemli hizmetler veren Aşık Veysel, köy enstitüleri bünyesinde müzik dersleri vererek genç kuşaklara sanatı öğretti. Özellikle "Toprak" adlı eseri, köy enstitülerinde ve Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde büyük ilgi gördü ve hala birçok insan tarafından sevgiyle hatırlanıyor.

Türk edebiyatında unutulmaz izler bıraktı

Aşık Veysel'in yaşamı boyunca sanatına ve vatanına olan sevgisiyle tanınan biri olarak Türk edebiyatında önemli bir yere sahip oldu. Atatürk'e duyduğu saygı ve Cumhuriyet'in değerlerine olan inancı, birçok eserine yansımış ve onu Türkiye'nin en saygın ozanlarından biri haline getirdi.

1973 yılında akciğer kanseri nedeniyle yaşamını yitiren Aşık Veysel, Türk müziğinde ve edebiyatında unutulmaz bir iz bıraktı. Ancak eserleri ve sanatı, onun ölümünden sonra da yaşamaya etti ve Türk kültürünün önemli bir parçası olmaya devam etti.

Aşık Veysel, 2022'de "vefa" kategorisinde ise Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülüne'ne layık görüldü. Aralık 2022'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı genelgesi ile vefatının 50. yılı nedeniyle 2023 yılı Türkiye'de "Aşık Veysel Yılı" olarak kutlandı.

Yorumlar (0)