En kritik davaların hakimiydi: Basit bir kaza mı, suikast girişimi mi?

İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ali İhsan Horasan'ın ağır yaralanmasına neden olan kazaya ilişkin yapılan soruşturmada takipsizlik kararı verilmesinin ardından Horasan'ın avukatları tarafından yapılan itiraz, dosyanın tekrar gündeme gelmesine sebep olurken, olayın kaza mı yoksa suikast mi olduğu ise en çok tartışılan konular arasına girdi.

GÜNDEM 30.01.2024, 11:06 30.01.2024, 11:09 Buse Önder
En kritik davaların hakimiydi: Basit bir kaza mı, suikast girişimi mi?

Başakşehir'de 30 Eylül 2023 tarihinde yaşanan trafik kazasında ağır yaralanan ve 4 aydır tedavi gören İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ali İhsan Horasan'ın kaza dosyası, üzerindeki soru işaretleriyle gündemde kalmaya devam ediyor.

Horasan'ın kullandığı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek ağaca çarpması sonucu meydana gelen kaza, Basınç Elektrik Sanayi ve Ticaret Sitesi'nde meydana gelmiş ve olayın şüpheli boyutları dikkat çekmişti.

Kaza öncesinde elektrik kesintisi yaşanmıştı

Horasan'ın avukatları, Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının verdiği takipsizlik kararına itirazda bulunarak dosyanın tekrar ele alınmasını talep etti. İtiraz dilekçesinde, olayın sıradan bir trafik kazası olup olmadığı, araca müdahale olup olmadığının incelenmesi istenirken, kaza öncesinde yaşanan elektrik kesintisine ve kamera kayıtlarının olmaması gibi noktalara dikkat çekildi.

Dosyada yer alan şüpheli noktalardan biri, kazadan hemen önceki 10 dakikalık elektrik kesintisi ve kamera kayıtlarının olmamasıydı. Olay yerine en yakın kamera kayıtlarının talep edilmesine rağmen, sanayi sitesi yönetimi tarafından sistematik bir arıza nedeniyle bu kayıtların olmadığı bildirilmişti.

Horasan'ın avukatları, dosyanın incelenmesi sırasında yapılan eksikliklere vurgu yaparak adaletin sağlanması adına takipsizlik kararının kaldırılmasını talep etti.

Tehdit mi alıyordu?

Horasan, kaza öncesinde kendisine yönelik tehditlere ilişkin daha önce suç duyurusunda bulunmuştu. Ancak takipsizlik kararında bu tehditlere dair herhangi bir çalışma yapılmadığı belirtildi.

İtiraz dilekçesinde, "Müvekkilimiz İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nin başkanı olup, uzun yıllardan bu yana başta FETÖ terör örgütü olmak üzere birçok terör örgütünün ve suç örgütlerinin yargılandığı davalarda hakim ve başkan olarak bulunmuştur. Ülkemizin menfaatlerini ve hukukun üstünlüğünü gözetmesi sonucu bu terör ve suç örgütlerinin odağı haline gelmiştir. Bu sebeple kendisine koruma tahsis edilmiş, müvekkilimiz silahlanmaya karşı olmasına rağmen görevi gereği silah edinmiştir" ifadelerine yer verildi.

Dilekçede ayrıca, Horasan'ın görevi nedeniyle maruz kaldığı tehditlere dair daha önce yapılan suç duyurusunun göz ardı edilmesinin hukuki süreçte ciddi bir eksiklik olduğu ve güvenlik endişesine yol açtığı vurgulandı.

Araca müdahale olup olmadığı incelenmedi

Dilekçede belirtilen noktalardan biri de, kaza anında araca müdahale olup olmadığına dair yapılan incelemenin eksik olduğuydu. Başkan Horasan'ın görevi nedeniyle tehditlere maruz kaldığı ve bu tehditlere karşı güvenlik önlemleri aldığı vurgulanarak, olayın bir suikast girişimi olup olmadığının araştırılması talep edildi.

Başkan Horasan'ın olay anını hatırlamadığı ve bu durumun olağan olduğuna vurgu yapılırken, bir kişinin tehdit algılamadığı sürece silahını çıkartmayacağı, ancak olay sırasında çantanın içindeki silahın savrulmuş olduğuna dikkat çekildi. Bu durumun, başkanın bir tehdit unsuru algıladığına işaret ettiği iddia edildi.

Dilekçede ayrıca, aracın fren, gaz, direksiyon sistemlerine olayın öncesinde veya kaza esnasında müdahale olup olmadığına yönelik incelemenin yapılmadığı belirtilirken, bu noktanın detaylı bir şekilde araştırılması gerektiği vurgulandı.

Takip eden bir araç var mıydı?

Horasan'ın olay yerinde bir araçtan bahsettiği, bilirkişi raporunda da bir araçtan söz edildiği ancak bu aracın tespit edilemediği ifade edildi. MOBESE kameraları ve takip eden bir aracın varlığının araştırılmamış olması eksiklik olarak belirtildi.

Dilekçede, "Ülkesine vakfetmiş bir hakimin karıştığı olayla ilgili yeterli araştırma ve soruşturma yapılmadan, olayın basit bir kazadan mı ibaret olduğu yoksa düzenli olarak suç ve terör örgütlerinin odağında olan bir hakimine suikast girişimi mi olduğu aydınlatılmadan olayın müvekkilimizin kusurundan kaynaklanan bir kaza olduğu gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına kararı vermek müvekkilimizi derinden üzmüştür" ifadelerine yer verildi.

Yorumlar (0)