Piyasadaki sert hareketlerin nedeni belli oldu!

Pandemi döneminde yüksek getirisiyle öne çıkan borsa, son günlerde gösterdiği ani düşüşlerle dikkatleri üzerine çekti. Detaylarıyla incelendiğinde, piyasadaki sert hareketlerin temel sebepleri ve gelecek yıl için beklentiler konusunda uzman görüşleri oldukça önem taşıyor.

Borsadaki son düşüşlerin temel nedenleri arasında, özellikle sanayi endeksindeki kayıplar öne çıkarken, inşaat sektörüne dair olumsuz satış verileri ve sıkı para politikası tedbirlerinin etkisiyle, sanayi endeksi Cuma günü %3.11 oranında bir düşüş yaşayarak 11.513,23 puana geriledi. İnşaat sektöründeki satışlardaki düşüş, kasım ayında ipotekli satışlarda bir yıl öncesine göre %68.5 azalış yaşanmasıyla dikkat çekti.

Yılsonuna kadar önemli bir artış olacak mı?

Ekonomist Hikmet Baydar, bu durumu değerlendirirken, yüksek faiz oranları ve resesyon riskinin hem global hem de Türkiye ekonomisi için ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Büyüme beklentilerinin aşağı yönlü revize edilmesi, borsanın gelecekteki beklentilerini olumsuz etkileyerek satış potansiyelini artırıyor.

Borsadaki düşüşlere rağmen, mevcut durumun yatay seyirde dalgalanan bir borsayı işaret ettiğini ifade eden Baydar, borsanın yabancı yatırımcı girişi olmaması ve notların yükseltilmemesi gibi faktörlerin de satışlardaki etkilerini artırdığını dile getirdi.

Borsa için kritik bir destek seviyesi olarak görülen fibonacci desteğinin 7574 civarı olduğunu belirten Baydar, düşük işlem hacminin bir risk oluşturduğunu ancak yılsonuna kadar önemli bir satış beklentisinin olmadığını öne sürdü.

Borsada 2024 hedefi ne?

2024 yılına dair borsa beklentilerine gelindiğinde, 2023 kadar olumlu bir tablo beklenmese de büyüme beklentisinin devam ettiği ifade eden Baydar, ancak sektör ve firma bazında büyüme beklentilerinin farklılık gösterebileceği vurguladı. Baydar, yabancı yatırımcı girişi, not artırımları ve jeopolitik risklerin azalması gibi faktörlerin olumlu etkiler yaratabileceği, aksi takdirde kar realizasyonlarının daha etkili olabileceği belirtti.

Mevduat faizlerinin reel getiri sağlamaya başlamasıyla birlikte, mevduatın cazip hale geldiği ifade edilirken, altının da jeopolitik riskler nedeniyle önemini koruduğu belirten Baydar, 2024 yılında faiz indirimleri beklentisinin altını çizerek, bu durumun altını daha da değerli kılacağını ifade etti.