Bakan Şimşek’ten kira zammı açıklaması: Kirada yüzde 25 zam sınırı kalkacak mı?

Ekonomide dengelenme sürecine girildiğini belirten Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kirada yüzde 25 sınırının devam etmesi için bir sebep olmadığını vurguladı.

EKONOMİ 20.05.2024, 13:48 Şeyda Gül
Bakan Şimşek’ten kira zammı açıklaması: Kirada yüzde 25 zam sınırı kalkacak mı?

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, her şeyden önce ekonomide bir yeniden dengelenme sürecine girdiklerinin bilgisini verdi. Bakan Şimşek, yani iç talebin aşırı artışı nedeniyle bir takım makro ekonomik dengesizlikler ortaya çıktığını anımsattı. Şimdi orada bir yumuşama olduğunu kaydeden Bakan Şimşek, net ihracatın etkisi ekonomide olumluya dönmeye başladığını belirtti. Yani büyümede kompozisyon değiştiğini ve büyümede bir dengelenme olduğunu kaydeden Bakan Şimşek, bunun da beraberinde ortaya çıkan dengesizlikleri giderdiğini aktardı. En önemli dengesizliklerden bir tanesinin cari açık olduğunu dile getiren Bakan Şimşek, geçen sene Mayıs ayında 57 milyar dolar civarında olduğunu anımsattı. Büyük bir açık olduğunu vurgulayan Bakan Şimşek, bu sene bu açık mayıs ayı itibarıyla 30 milyar doların altına düşmüş olacağını belirtti. Dolayısıyla çok ciddi bir iyileşme olduğunu söyleyen Bakan Şimşek, “Yani Türkiye'nin dış açığında yarı yarıya düşüş var. Önemli dengesizliklerden bir tanesi bu çerçevede giderilmiş oldu” dedi.

Dengesizlikleri giderme anlamında program çalışıyor

Geçen sene Mayıs sonu itibarıyla piyasa değerlendirmelerine baktıklarında özellikle depremin etkisiyle bütçe açığının milli gelire oran olarak yüzde 9-10'ları bulabileceğinin öngörüldüğünü kaydetti. Bunu geçen sene yüzde 5,2'de tuttuklarını anlatan Bakan Şimşek, bunun da önemli bir dengesizlik ve deprem hariç bütçe açığı milli gelire oran olarak sadece yüzde 1,6 bunun da önemli olduğunu söyledi. Bakan Şimşek, “Dolayısıyla temel dengesizlikleri giderme anlamında program çalışıyor” şeklinde konuştu.

Türkiye'ye fon akışında büyük bir artış var

Programın çalıştığını özetleyen bazı göstergeler olduğunu ifade eden Bakan Şimşek, Türkiye'nin risk primini örnek gösterdi. Türkiye'nin risk primi geçen sene Mayıs ayında 700 baz puanın üzerinde olduğunu dile getiren Bakan Şimşek, bugün 270'in altına düştüğünü söyledi. “Bu dönemde gelişmekte olan ülkelere göre çok muazzam bir performans göstermişiz. Yani sadece bizim risk primimiz düşmemiş başka bize benzer ülkelere oranla risk primimiz çok daha hızlı şekilde düşmüş. Risk priminin düşmesi burada aslında programın çalıştığını özetleyen bir gösterge” diyen Bakan Şimşek, çünkü bunun Türkiye'ye fon akışında maliyeti belirleyen unsurlardan bir tanesi olduğunu vurguladı. Türkiye fon akışında bizim öngördüğümüzden çok daha büyük bir artış olduğunu anlatan Bakan Şimşek, özellikle yerel seçimlerden sonra son 1,5 ayda o kadar ciddi bir fon akışı ve Türk lirası lehine portföy değişikliği olduğunu aktardı. Merkez Bankası swap hariç rezerv pozisyonu neredeyse 49 milyar dolarlık bir iyileşme gösterdiğini belirten Bakan Şimşek, “Bahsettiğim süreç 1,5 aylık bir süreçten bahsediyoruz. Belirsizlikler azaldıkça, programın çalıştığı ortaya çıktıkça Türkiye'ye rağbet artıyor” ifadelerini kullandı.

Sonuç almaya başladık

12 yıl sonra Fitch’in Türkiye'nin kredi notunu artırdığını anımsatan Bakan Şimşek, S&P’nin 11 yıl sonra Türkiye'nin kredi notunu artırdığını hatırlattı. “Artırmakla kalmadılar bizim görünümümüz pozitif. Program bu şekilde çalışmaya devam ederse biz notu tekrar artıracağız şeklinde pozitif görünümde duruyorlar. Bunların hepsi önemli yani ekonomide büyümenin kompozisyonu iyileşiyor” diyen Bakan Şimşek, daha sürdürülebilir daha dengeli bir büyüme olduğunu söyledi. Makro ekonomik dengesizlikler yavaş yavaş ortadan kalktığını anımsatan Bakan Şimşek, bütçe disiplini, dış dengedeki iyileşme, rezervlerdeki iyileşme, risk primindeki iyileşme, Türkiye'ye fon akışındaki muazzam artış tüm bunlar şunu net şekilde ortaya koyuyor programa olan güven güçlü, sürekli pekiştiğinin bilgisini verdi. Tabii ki bu programların birer canlı organizma gibi olduğunu aktaran Bakan Şimşek, iyi bir program yaptıklarını ve artık 3 yıl boyunca dokunmayalım diye bir şey olmadığını belirtti. Canlı organizma gibi sürekli o programın tabii ki tekrar güçlendirilmesi, iyileştirilmesi, temellerinin sağlamlaştırılması, bunun pekiştirilmesinin çok önemli olduğunu aktaran Bakan Şimşek, “Türkiye'nin kendi programı ve gerçekten sonuç almaya başladık” dedi.

Enflasyon beklentilerinde muazzam bir iyileşme var

Programı sürekli bir şekilde güçlendirme çabası olduğunu ve devam edeceğini anlatan Bakan Şimşek, bütçede harcama disiplini, yatırımların daha verimli alanlara yönlendirilmesi, doğrudan doğruya bazı cari harcamaların kesilmesi, kesintiye uğratılması gerektiğini kaydetti. Tüm bunların aslında mali disiplini güçlendirirken dezenflasyona destek verdiğini anlatan Bakan Şimşek, programın çalıştığını konuştuklarını ama enflasyon beklentileri geçen sene ekim ayına gidin, programın gerçek anlamda devreye girip çalışmaya başladığı dönem olduğunu söyledi. O döneme göre enflasyon beklentilerinde muazzam bir iyileşme olduğu ifade eden Bakan Şimşek, “Önümüzdeki 12 ayda piyasaya sorduğunuz zaman enflasyon düşüşü öngörülüyor. Yüzde 33 civarına indi. Örneğin, 2 yıllık perspektifi alırsanız yüzde 22 civarına kadar indi. Fakat bunu performansla destekleyeceğiz. Sürekli bir şekilde programı güçlendireceğiz” diye konuştu.

Kira artışlarında yüzde 25 sınırı devam edecek mi?

Devam etmesi için ben bir sebep görmediğini etmemesi gerektiğini düşündüğünü vurgulayan Bakan Şimşek, dolayısıyla bu yönde de yani devam etmesi yönünde bir çalışma olmadığının bilgisini verdi. “Zaten o düzenleme bir süreliğine yapılmıştı. Ben hükümetimiz adına verilmemiş bir karar üzerine yorum yapamam ama çok büyük ihtimalle devam etmeyeceğini düşünüyorum. Fiyatlara müdahale edilmemesi gerektiğine inanıyorum” diyen Bakan Şimşek, piyasaya müdahale arzı artıracak teşviklerle olacağını dile getirdi. “O doğru bir şey. Arz artışı üzerinden fiyatların aşağı inmesini sağlamak lazım. Bunun için daha çok üretim, daha çok istihdam ve ihracatı da tabii ki önemsiyoruz” ifadelerini kullanan Bakan Şimşek, müdahalelerinin daha çok hangi çerçevede olacağını anlattı. Piyasaya yol haritası vereceklerinin bilgisini veren Bakan Şimşek, 3 yıllık enflasyon hedefi verdiklerini söyledi. 3 yıllık büyüme perspektifi sunduklarını kaydeden Bakan Şimşek, bunlar piyasayı yönlendirme amacıyla kamuda da disiplin amacıyla önemli olduğunu belirtti. Ama esas olarak yatırım olduğunu vurgulayan Bakan Şimşek, bütçe üzerinden para harcadıklarını ifade etti. “Biz diyoruz ki bu harcamaları yapalım ama bu harcamaları üretken alanda yoğunlaştıralım. Yani daha çok arz yönlü üretimi artıracak alanlara kanalize edelim. Gıda arzı onlardan bir tanesi” diyen Bakan Şimşek, rekabet gücü arttığı zaman, verimlilik arttığı zaman birim fiyatlar, birim maliyetler düştüğünü anlattı. Dolayısıyla bu çerçevede tabi ki her şeyi piyasaya bırakamayacaklarını dile getiren Bakan Şimşek, “Ürünlerin fiyatlamalarına doğrudan doğruya müdahaleyle biz bir yere varamayız. Onun için onun yerine büyümenin kompozisyonunu dengeleyeceğiz. Üretim artıracak politikaları devreye sokacağız. Verimliliği, rekabet gücün artıracak adımları atacağız” değerlendirmesinde bulundu.

Yorumlar (0)