Türkiye, Uluslararası Adalet Divanı'na sunum yaptı: Sorumlular hukuk önünde hesap vermeli

Hollanda’nın Lahey kentinde, İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında gerçekleştirdiği eylemlerin hukuki sonuçlarına ilişkin duruşma devam ediyor. Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) süren duruşmada Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Ahmet Yıldız, sözlü bir açıklama yaptı.

Kurala dayalı uluslararası sistem bir yıkım aşamasında

Türkiye adına açıklama yapan Yıldız, İsrail'in 1967'den beri Filistin topraklarında sürdürdüğü hukuka aykırı eylemlerle ilgili bilgi ve bulguları Divan ile paylaştı. “Kurala dayalı uluslararası sistem bir yıkım aşamasında. Bunun nedeni de Filistin halkına uygulanan adaletsizlik” ifadelerini kullanan Yıldız, şu anda UAD’ın davayı değerlendirdiğini söyledi. Bu davanın İsrail'e karşı açılmış 1948 soykırımın önlenmesi ve cezalandırılması çerçevesindeki ihlal iddialarıyla ilgili bir dosya olduğunun bilgisini veren Yıldız, “Bu ihlallerin mevcut durumunu Filistin haklarının nasıl ihlal edildiğinin net görüşü ve Doğu Kudüs dahil Filistin topraklarının işgal altında olduğunun önemli bir kanıtı” ifadelerini kullandı.

Kutsal mekanların statüsü değişiyor

Konuşmasında kutsal mekanların korunması gerektiğini savunan Yıldız, İsrail tarafından düzenli olarak kutsal mekanların statülerinin değiştirilmeye çalıştığını vurguladı. İsrailli yerleşimcilerin bu mekanları işgal ettiği dile getiren Yıldız, Müslüman halkların ibadet faaliyetlerine engel olduğunu belirtti. BM Güvenlik Konseyi'nin İsrail'i tüm yasadışı ve hukuka aykırı eylemlerinden vazgeçmeye çağırdığını hatırlatan Yıldız, İsrail'in 30 Temmuz 1980'de parlamentosunda aldığı “Kudüs İsrail’in başkentidir” kararını reddettiğini vurguladı.

İsrail saldırıları toplu bir cezalandırmaya dönüştü

Türkiye Cumhuriyeti’nin çok güçlü bir şekilde sivillere yapılan saldırıları kınadığını ve reddettiğini anlatan Yıldız, 7 Ekim'den bu yana 30 bin kadar sivilin hayatını kaybettiğini anımsattı. Bu kişilerin büyük bir çoğunluğunun kadın ve çocuktan oluştuğunun bilgisini veren Yıldız, 2,5 milyon sivilin ise İsrail ambargosu nedeniyle hayatta kalmaları için gerekli olan su, gıda, yakıt ve elektriğe erişim sağlayamadığını hatırlattı. İbadethaneler, hastaneler ve okullar herhangi bir ayrım yapılmadan hedef alındığını anlatan Yıldız, “2 milyon Filistinli yerlerinden edildi. İsrail saldırıları toplu bir cezalandırmaya dönüştü” şeklinde konuştu.

İki devletli çözümü destekliyoruz

Türkiye'nin iki devletli çözümü desteklediğini belirten Yıldız, 1967 sınırları ile Doğu Kudüs'ün başkent olduğu bir Filistin Devleti kurulmasını önemsediğini vurguladı. İsrail, hukuk dışı tek taraflı eylemlerine devam ettiğini ve BM kararlarını hiçe saydığını belirten Yıldız, iki devletli vizyonu tehlikeye attığını dile getirdi. Yıldız, konuşmasında “Hukuk dışı yerleşim çalışmaları genişleyerek devam etmiş ve şu anda da işgal altındaki Filistin'in Doğu Kudüs de dahil olmak üzere artık topraklarında kalıcı barışın gelmesi konusuna da çok büyük balta vurmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.

Kutsal mekanların koruması

İsrail-Filistin çatışmasının en önemli unsurlarından bir tanesinin de kutsal mekanların statüsünün belirlenmesi ve korunması olduğu vurgulayan Yıldız, Doğu Kudüs'te El Aksa Camii ve Harem-i Şerif’in tüm dünyadaki Müslümanlar için kutsal yerler olduğunu söyledi. Kutsallıklarının geçmişten bugüne hep korunduğunu ve korunmak durumunda olduğunu aktaran Yıldız, “Kudüs'teki Harem-i Şerif de dahil olmak üzere Osmanlı döneminde buraların korunmasına başlanmıştır” diye konuştu

50'den fazla ülke argümanlarını sunuyor

Hollanda'nın Lahey kentindeki duruşmada, 50'den fazla ülke argümanlarını sunuyor. Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 52 devletin yanı sıra İslam İşbirliği Teşkilatı, Arap Ligi ve Afrika Birliği, 19 Şubat'ta Filistin ile başlayan ve 26 Şubat'a kadar devam edecek olan 30'ar dakikalık sözlü sunumlarını Maldivler ile tamamlayacak.