habernediyor.com

Dünyanın gözü BM Genel Kurulu'nda! -3-

GÜNDEM

Dünya liderlerinin, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun 74. oturumuna katılmak için New York'ta bir araya gelmesine ilişkin hangi gelişmeler yaşanıyor? İşte haber dizimizin üçüncü bölümü...

Birleşmiş Milletler (BM) 74. Genel Kurulu görüşmeleri, Suudi petrol tesislerine yönelik düzenlenen ve ABD'nin İran'ı suçladığı saldırılar nedeniyle gerginliğin tırmandığı bugünlerde gerçekleşiyor. Genel tartışmalar, 30 Eylül gününe kadar devam edecek. 

"Dünya endişe verici bir durumda"

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, BM 74. Genel Kurulu görüşmelerinin açılışında yaptığı konuşmada, dünyanın endişe verici bir durumda olduğuna dair uyarıda bulundu.

Guterres, "Çok sayıda insan ezilmek, engellenmek veya geride kalmaktan korkuyor. Makineler işlerini, tacirler itibarlarını, savaşlar hayatlarını ve fosil yakıtlar geleceklerini alıyor. Yine de insanlar, bizi bu salona getiren ruha ve fikirlere inanıyorlar. Birlemiş Milletler'e inanıyorlar." ifadelerini kullandı.

"Körfez'de çatışma olasılığı endişe verici"

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Suudi petrol tesislerine düzenlenen saldırıları "kabul edilemez" olarak nitelendirdi.

Körfez'de endişe verici bir silahlı çatışma ihtimaliyle karşı karşıya olunduğunu ifade eden Guterres, "Dünya, bu çatışmanın sonuçlarını kaldıramaz." dedi.

Guterres, küçük bir yanlış hesabın büyük bir kriz ile sonuçlanabileceğine işaret ederek, "İtidal ve sağduyu için elimizden ne geliyorsa yapmamız gerekiyor." diye konuştu. 

"ABD ve Çin, iki ayrı dünya yaratıyor"

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, ABD ile Çin arasındaki "ticaret savaşı"na ilişkin değerlendirmede bulundu.

Büyük bir kırılmadan korktuğunu söyleyen Guterres, "Dünyanın en büyük iki ekonomisi olan ABD ve Çin, kendi internetleri, para birimleri, finansal kuralları, yapay zekaları ve sıfır kazanımlı askerî ve jeopolitik stratejileri ile birbirleriyle rekabet içinde olan iki ayrı dünya meydana getiriyor." diye konuştu.

Trump: Savaş istemiyoruz

ABD Başkanı Donald Trump, diğer ülkelerle savaşmak istemediğini ancak kendi çıkarlarını koruyacağını vurguladı.

Trump, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, "ABD, hiçbir ülkeyle savaşmak istemiyor. Huzur, iş birliği ve karşılıklı kazanç sağlamayı istiyoruz. Fakat ABD'nin çıkarlarını savunmada kesinlikle başarısız olmayacağım." dedi.

Bolsonaro: Amazonların insanlığın miras olduğunu söylemek saçma

Amazonlarda çıkan yangınlar nedeniyle ağır eleştirilere maruz kalan Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, yağmur ormanlarının kendi ülkesinin toprakları olduğuna dikkat çekti.

Bolsonaro, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na yaptığı açıklamada, "Amazonların insanlığın mirası olduğunu savunmak, bizim ormanlarımızın 'dünyanın akciğeri' olduğunu ifade etmek saçma." ifadesini kullandı.

Çıkan haberlerin aksine Amazon ormanlarının harap olmadığına ve yanıp yok olmadığına dikkat çeken Bolsonaro, "Bu hilelere ve yalanlara inanmak bizim egemenliğimizin sorgulanması anlamına gelir." dedi.

"Gelecek küreselcilere değil, yurtseverlere ait"

ABD Başkanı Donald Trump, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda yaptığı açıklamada, geleceğin "küreselcilere" değil "yurtseverlere" ait olduğunu vurguladı. 

Akıllı liderlerin her zaman ilk olarak kendi halkına ve kendi ülkelerine iyilik ettiklerini belirten Trump, "Gelecek, vatandaşlarını koruyan, komşularına saygı duyan ve her ülkeyi özel kılan farklılıklara itibar eden egemen ve bağımsız milletlere ait." diye konuştu. 

Trump'tan Çin'e sert eleştiri!

ABD Başkanı Donald Trump, Çin'in ticaret uygulamalarını sert bir şekilde eleştirdi.

Trump, "Çin, pazara giriş engellerine, ağır devlet sübvansiyonlarına, döviz manipülasyonuna, zoraki teknoloji transferine, fikrî mülkiyet hırsızlığına ve ticari sırlara bağlı bir ekonomik model benimsemiştir." dedi.

"Açık sınır aktivistlerinin politikaları acımasız"

ABD Başkanı Donald Trump, her egemen ülkenin kendi sınırlarını koruma hakkına sahip olduğunu vurgulayarak, "açık sınır" politikaları hakkında eleştiride bulundu.

Göçü dünyanın en büyük zorluğu olarak nitelendiren Trump, "Açık sınır aktivistleri tarafından kabul ettirilmeye çalışılan politikalar, insanlara zarar veriyor. Sosyal adalet söyleminin arkasına sığınan açık sınır aktivistlerine bir mesajım var: Politikalarınız adil değil. Politikalarınız zalim ve kötü." şeklinde konuştu.

Trump, sözlerine şöyle devam etti:

"Masum erkekleri, kadınları ve çocukları avlayan suç örgütlerini güçlendiriyorsunuz. Hayatların, refahın ve sayısız masum insanın önüne sahte erdem duygunuzu koyuyorsunuz. Sınır güvenliğine zarar verdiğinizde, insan hakları ve insanlık onuruna da zarar veriyorsunuz."

"İran'ın kana susamışlığına ortak olmayın"

ABD Başkanı Donald Trump, "Hiçbir ülke, Tahran'ın kana susamışlığına destek vermemelidir." dedi.

Günümüzde barışsever milletlerin karşı karşıya kaldığı en büyük güvenlik tehditlerinden birinin İran'daki baskıcı rejim olduğuna dikkat çeken Trump, "Rejimin ölüm ve imha kayıtları, hepimiz tarafından iyi bilinmektedir. İran sadece dünyanın bir numaralı terör sponsoru değildir. İran liderleri, hem Suriye ve Yemen'de trajik savaşları körüklüyor hem de milletin servetini fanatik bir nükleer silah arayışı içinde saçıp savuruyor." ifadelerini kullandı.

Sisi: Libya'nın kaostan kurtulması gerekiyor

Mısır Devlet Başkanı Abdulfettah es-Sisi, silahlı grupların Libya'yı kontrol altına alınmasını engellemek ve dış aktörlerin müdahalesini önlemek için ortak bir çaba gerektiğini söyledi.

Sisi, Birlemiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, petrol üreten Kuzey Afrika ülkesinin, dış aktörlerin müdahalesinden ve milislerin ortaya çıkardığı karmaşadan kurtarılması gerektiğini bildirdi. 

Erdoğan: Nükleer güç, herkes için yasak ya da serbest olmalıdır

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, nükleer gücün herkes için yasak ya da serbest olması gerektiğini söyledi. 

Erdoğan, nükleer güç sahibi olan ülkeler ile buna sahip olmayan ülkeler arasında ortaya çıkan adaletsizlik nedeniyle dünyanın dengelerinin bozulduğunu vurgulayarak, "Nükleer silaha sahip olan ülkelerin, olmayan ülkeleri tehdit ediyor olması anlamlıdır. Nükleer güce dayalı kitle imha silahlarının tamamen yok edilmek yerine her krizde bir koz olarak kullanılması herkes gibi bizi de rahatsız ediyor." dedi. 

"Suriye krizini sona erdirmenin vakti geldi"

Suriye'nin küresel adaletsizliğin simgesi hâline gelen bir coğrafya durumunda olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Bu ülkede 2011 yılından beri yaşanan kriz, rejim ve terör örgütleri ile onları destekleyen güçler tarafından ısrarla devam ettirilmeye çalışılıyor." dedi.

İç savaşın insani zayiatını hatırlatan Erdoğan, "Yaklaşık 1 milyon insanın hayatını kaybetmesine ve 12 milyonu aşkın insanın yerinden edilmesine neden olan Suriye krizini artık sona erdirmenin vakti geldi. Suriye’de DEAŞ'a en büyük darbeyi vuran ülke Türkiye. 5 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapıyoruz. 8 yılda 40 milyar dolar yardım yaptık. Yeni bir göç dalgasını karşılamaya imkânımız yok." ifadelerini kullandı. 

2015 yılında Türkiye kıyılarına ulaşmaya çalışırken cansız bedeni sahile vuran 3 yaşındaki Aylan Kurdi'nin fotoğrafını gösteren Erdoğan, "Dünya, Aylan bebeği hemen unuttu. Aynı durum sizlerin de başına gelebilir." dedi. 

Türkiye ve Nijerya, İslamofobiyi kınadı!

Türkiye ve Nijerya liderleri, İslam düşmanlığını kınadılar.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam karşıtı nefret söyleminin bir hastalık olduğunu ifade etti. 

Nijerya Devlet Başkanı Muhammed Buhari de Christchurch cami saldırılarına işaret ederek, Müslümanlara yönelik nefret tehdidinin arttığını söyledi. 

Katar Emiri, Körfez'de istikrar çağrısında bulundu

Katar Emiri Şeyh Temim Bin Hamed Al Sani, bölgede tırmanan gerilimler nedeniyle Körfez'de istikrar çağrısında bulundu.

Şeyh Temim, "Körfez'in stratejik önemi, istikrarı bölgesel ve uluslararası bir ihtiyaç hâline getiriyor." dedi.

"Ortak çıkarlara dayalı diyaloglar ve devletlerin egemenliğine saygı duymak suretiyle farklılıkları çözümleyerek bölgeyi risklerden uzak tutmaya yönelik bir tutum sergiliyoruz." ifadesini kullanan Şeyh Temim, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Bahreyn tarafından Katar'a uygulanan "haksız ve yasa dışı" ablukaya son verilmesi çağrısını yineledi. 

"İsrail, BM kararlarına aykırı davranıyor"

Katar Emiri Şeyh Temim Bin Hamed Al Sani, İsrail'in Filistin ve Arap topraklarını işgal etmeye devam etmesini kınadı.

Şeyh Temim, "Yasa dışı uygulamalar, yerleşim bölgelerinin genişletilmesi, Kudüs kentinin Yahudileştirilmesi, Gazze şeridinin ablukası ve Golan Tepeleri'nde yerleşim faaliyetlerinin yoğunlaştırılması, BM kararlarına aykırı olarak devam ediyor." dedi.

Katar Emiri, adalete dayalı kalıcı bir barış, başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulması ve Arap topraklarındaki İsrail işgalinin sona ermesi için çağrıda bulundu. 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.