Müftülük o geleneği bitirmek için çalışıyor!

Türkiye'de gelenek hâline getirilen "taziye yemeği", cenaze sahiplerinin hem belini büküyor hem de gelenleri doyurma çabası yüzünden ölen yakınları için ağlayamıyorlar.

YAŞAM 30.07.2019, 14:36 30.07.2019, 14:42
Müftülük o geleneği bitirmek için çalışıyor!

Ağırlıklı olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde gelenek hâline getirilen ‘taziye yemeği’ cenaze sahiplerinin adeta belini büküyor. 3 gün boyunca başsağlığı dileklerini taziye evlerinde kabul eden cenaze sahipleri, gelenek gereği yüzlerce misafire yemek vermek zorunda kalıyor.

Kaymakamlık ve Müftülük işkenceye dur diyor

Taziye yemeği işkencesine Diyarbakır’daki Kaymakamlık ve Müftülük tarafından dur denilmek isteniyor. Taziye yemeği geleneğine son verilmesine yönelik başlatılan çalışmalar, Türkiye'deki taziye geleneğini bir kez daha gündeme getirdi.

Sadece Diyarbakır'da değil Bingöl’de de yaygın olarak sürdürülen gelenekle, 3 gün boyunca başsağlığı dileklerinin kabul edildiği taziye evlerinde yüzlerce misafire iki öğün yemek hazırlanıyor. Uzun yılların geleneği olan taziye yemeği, maddi durumu iyi olmayan cenaze sahiplerinin borçlanmasına ve ağır borç yükü altında mağdur olmasına neden oluyor.

İslam dininde yeri yok, tam tersi...

Diyanet-Sen Bingöl Şube Başkanı Mücahit Çelik, Vefat eden kişinin en yakınlarının evlerinde yani taziye evlerinde verilen yemek uygulamasının İslam dininde yerinin olmadığını belirterek şu değerlendirmelerde bulundu:

“Taziye evlerinde yemek verme durumu gittikçe içerisinden çıkılamaz bir hal aldı. Özellikle şehir merkezlerinde bu adet, cenaze sahiplerine oldukça sıkıntı veriyor. Biz halka şunu söylüyoruz: Bu adet kesinlikle doğru bir adet değildir. Bilakis, Peygamber Efendimiz bir sahabe vefat ettiği zaman 'Şu sahabenin sıkıntısı var, taziyesi var. Onun için, ailesi için bir takım yemekler hazırlayıp ikramlarda bulunun' demiştir. Bu güzel uygulama yerini tam tersi olan yanlış uygulamalara bıraktı. Özellikle şehir merkezlerinde taziye evlerinde kişilerin gücünü aşan meblağlarda yemek masrafları ortaya çıkıyor. İnsanlar taziyede yemek verme noktasında adeta yarışa da girmek zorunda bırakılıyor. Bu hiç de doğru bir şey değil. Bizler bunu tasvip etmiyoruz ve dinimizde de bunun yerinin olmadığını söylüyoruz.”

Diyanet-Sen Bingöl Şube Başkanı Mücahit Çelik, taziye yemeklerinin vefat eden kişilere faydasının olmadığının altını çizerek, sözlerini şu şekilde noktaladı:

“Cenazesi olan insanlar, vefat eden yakınlarına mı üzülsün yoksa cenaze masraflarına mı üzülsün? Maalesef insanlar taziyelerde verilecek yemeğin, masrafların derdine düşüyor. Kaybettikleri yakınları için göz yaşı bile dökemez duruma geliyorlar. Onun için biz buna şiddetle karşıyız, bunu doğru bulmuyoruz. O yemeğin vefat eden insanlara hiçbir faydası yok: Onu yapacaklarına, cami inşaatlarına, medreselere, Kur’an kurslarına o kişinin namına sadaka-i cariye diyebileceğimiz şekilde yardımcı olabilirler.”

Yorumlar (0)