Melek yüzlü katil: Sakinleştirsin diye üretilen ama çocukları sakat bırakan Thalidomid ilacı

Thalidomide faciası, eczacılık tarihinin en korkunç bölümlerinden biridir ve bir kara leke olarak kalacaktır.

YAŞAM 30.10.2019, 10:00 01.11.2019, 09:54
Melek yüzlü katil: Sakinleştirsin diye üretilen ama çocukları sakat bırakan Thalidomid ilacı

Uykusuzluğun yaygın olduğu savaş sonrası dönemde, talidomid, sakinleştiricilere ve uyku haplarına bağlı yaşayan bir dünyaya pazarlandı. O zaman, yedi Amerikalıdan biri düzenli olarak kullanıyordu. Avrupa pazarında yatıştırıcılara olan talep daha da yüksekti ve o sırada talidomidin varsayılan güvenliği insanları oldukça cezbetti. Ne yazık ki, trajedi, ABD Gıda ve İlaç İdaresi'nde (FDA) yürürlükte olan sıkı ilaç onay ve izleme sistemlerini geçerek ortaya çıktı.

Herkes için güvenliydi

Talidomid ilk kez 1957'de Alman pazarına, üreticiye duyulan güvene dayanarak reçetesiz olarak girdi. Herkes için kullanımın güvenli olacağını, anne ve çocuk da dahil olmak üzere, “hamilelik sırasında bile” kullanabileceği söylendi, çünkü geliştiricileri “sıçanı öldürmek için yeterince yüksek bir doz bile bulamadılar”. Satışları neredeyse aspirin ile aynıydı.

Bu süre zarfında, Avustralyalı doğum uzmanı Dr. William McBride, ilacın sabah rahatsızlığını da azalttığını keşfetti. Dünya çapında bir eğilimi görerek, ilacın bu etiket dışı kullanımını hamile hastalarına önermeye başladı.

Bebekler anomalilerle doğuyordu
Bununla birlikte, bu gibi uygulamalar ayrıca beklenmeyen ve çoğu zaman ciddi, olumsuz ilaç reaksiyonlarının daha yaygın bir şekilde ortaya çıkmasına neden olabilir. 1961'de McBride, zararsız denilen bu bileşiği, ilacı üzerinde kullandığı bebeklerde ağır doğum kusurları yaşadığını fark etti. Çocuklar kol, bacak, kulak anomalileri ile doğuyorlardı. İlaç, bebeklerin normal gelişimini engelleyerek çoğunun fokomelya ile doğmasına neden oluyordu yani kısa kollarla ve bacaklarla doğuyorlardı ya da direkt olarak uzuvsuz doğuyorlardı. Bazı vakalarda bebeklerin yüzgeçe benzeyen uzuvları olduğu da görüldü.

Bir Alman gazetesi kısa bir süre sonra 161 bebeğin talidomidden olumsuz olarak etkilendiğini yazdı. Sonra da doğum kusuru raporlarını görmezden gelen ilacın üreticileri Almanya'daki dağıtımı durdurdu. Diğer ülkeler de dava açtı ve 1962 yılının Mart ayına kadar, daha önce satıldığı ülkelerin çoğunda uyuşturucu yasaklandı.
Almanya'da uzun bir ceza davası ve İngiltere’de bir gazete kampanyası yapıldı. Grünenthal'i  ve Distillers Şirketini ilacın mağdurlarına maddi olarak destek vermeye zorladılar. Talidomid, Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık dahil olmak üzere birçok ülkede daha zorlu testlere ve ilaç onay prosedürlerine yol açtı.

1964 yılında Kudüs’ün Hadassah Üniversitesi Hastanesi’nde bir cüzzam hastasına, diğer ağrı kesicilerin başarısız olduğu durumlarda talidomid verildi. İsrailli doktor Jacob Sheskin, ilacın diğer cüzzam semptomlarını da azalttığını fark etti. Talidomidin cüzzam üzerindeki etkileriyle ilgili araştırmalar, 1967 Dünya Sağlık Örgütü (WHO) klinik çalışmasına neden oldu. Olumlu sonuçlar, gelişmekte olan birçok ülkede cüzzama karşı talidomidin kullanılabileceğini göstermiştir. Ve halen tartışmalı kullanımı devam etmektedir.

Etkilenmeyen ülkeler Türkiye ve ABD idi

Tüm dünyada ciddi kullanım oranı yakalayan ve neredeyse bütün ülkelerde anomalili çocuklar doğmasına neden olan ilaç sadece iki ülkede resmi olarak kullanım onayı almamıştır; Türkiye ve ABD.  Buna ek olarak da  hiçbir talidomid vakası görülmeyen tek ülke Türkiye’dir çünkü  ABD’de 17 doğum kusuru vakası görülmüştür. 

Türkiye bu trajediden nasıl kurtuldu?

Prof. Dr. Şükrü Kaymakçalan sayesinde bu faciadan kurtulduk. Prof. Kaymakçalan yeterli çalışmaların yapılmadığını belirterek bu ilacın ruhsatlanması için gerekli onayı vermeyeceğini belirtmiş, Sağlık Bakanlığı da bu ilaca onay vermemiştir.

Ülkemizde eczacılık mevzuatı gereği bir ilaç türkiye’de üretilsin ya da yurtdışından getirilsin Refik Saydam Enstitüsü’nde denetimden geçirilir ve izin alamayan hiçbir ilaç piyasaya sürülmezdi. Bu şekilde ruhsat almamış ilaçların tanıtım numunelerinin de ülkeye girişi yasaktı. Bu yüzden ülkemizde bu ilaç hiç kullanılmazken abd’de bu mevzuatın olmaması sonucu klinik çalışma adı altında yaklaşık 2000 tablet ilaç tanıtım numunesi olarak ülkede kullanılmış ve 17 fokomeli vakası görülmüştür.

Yorumlar (1)
uwu bean 4 yıl önce
vay be olaya bak