"Kadınlar çalıştığı için mi işsizlik artıyor?"

Kadının toplumsal yeri konusundaki tartışmaların Müslüman Feminizm açısından tartışıldığı günümüzde İslam tarihinde kadının yeri nasıldı? Cevabı haberimizde.

YAŞAM 04.10.2019, 17:59 04.10.2019, 19:07
"Kadınlar çalıştığı için mi işsizlik artıyor?"

Geçtiğimiz aylarda en çok konuşulan yaklaşımlardan birisi de Ahmet Mahmut Ünlü ya da medyada bilinen adıyla Cübbeli Ahmet’in “Kadınların çalışması çok büyük bir fitne fesatlık. Misli yok, kadınların çalıştığı ortama erkek sinek girmeyecek. Kadınların erkek ortamında çalışması gibi bir fesat varken böyle bir memleket düzelir mi?”  demesi çeşitli tepkilerle karşılanmıştı.

İslam tarihi ne diyor?

İslamiyet öncesi ve sonrasında kadınların hukuk ve toplumsal hayat bağlamındaki kazanımlarına göz atmak bu konuda aydınlatıcı bir niteliğe sahip olabilir.

İslam tarihinin ilk önemli biyografik eserlerinden olan İbn Sa’d tarafından yazılmış olan Kitabü’t-Tabakat’ül Kebir eserinin işaret ettiği üzere Müslüman toplumda bugün görülen toplumun arka planında kalan kadın imajı o dönemlerde çok farklı ifade buluyor.

Asma Afsaruddin’in The First Muslims adlı kitabına göre ise Hz.Muhammed dönemi toplumunda kadınların günlük hayattaki görünürlüğü hem liderlik pozisyonunda bulunmaları, hem dinin yayılması noktasında etkin rol oynamaları bağlamında oldukça fazla olarak tanımlanıyor.

Azizah al-Hibri’nin “İslam,Hukuk ve Gelenek: Müslüman Kadınların Haklarını yeniden tanımlamak” kitabında yer alan bilgiler şair, hukukçu hatta bugünün toplumunda belli kesimlerce farklı karşılanacak şekilde savaşçı olarak da yer aldıklarını kaydediyor.

Bu konunun en bilinen örneklerinden biri de Hz. Muhammed’in ilk eşi ve ilk Müslüman Hz.Hatice’nin ticaretle uğraşan, etkin bir biçimde gündelik hayatın içinde yer alan bir figür olması olarak veriliyor.

Buhari’nin Nikah ve Hac isimli kitaplarında geçen örneklerden en ilginç olanları da üretim, tarım,ticaret ve kaligrafi alanlarında uzmanlığı olan kadınların berberlik mesleği de icra etmesi ve Ümmü Varaka’nın daha iyi Kur’an bilgisine sahip olması sebebiyle Hz.Muhammed’in tasdiğiyle imamlık yaptığı bilgisi olarak değerlendiriliyor.

İslam tarihinde savaşçı kadınlar

Uhud’da kadın savaşçıların varlığı bilinen bir bilgiyken Huneyn Savaşı’nda Ümmü Süleyn’in, yaşanan bozgunda pek çok kişi kaçarken Hz.Muhammed’in yanında savaştığı da Zehebi’nin Siyeru a’lami’n-nübela adlı eserinde geçiyor.

Hz.Muhammed’le yedi savaşa katılan bir başka kadın ise Ümmü Atiyye olarak İbn Mace’nin Cihad eserinde kendisine yer buluyor.

Bir fıkıh önderi olarak Hz. Ayşe

Hz. Muhammed’in eşi Hz. Ayşe’ye pek çok toplumsal ve dini konuda danışıldığı da vakî konular arasında yer alıyor. Leila Ahmed’in İslam’da Kadınlar ve Toplumsal Cinsiyet adlı eserinde geçen bir örnek de bu duruma destek sağlar bir nitelik barındırıyor.

Esere göre Safiya ölümünden sonra mirasının 3’te 1’ini yeğenine bırakmak istiyor ancak yeğeninin Yahudi olması hasebiyle şüpheye düştüğü için  daha sonra Hz. Ayşe’ye danışıyor. Eserde Hz. Ayşe’nin verdiği tavsiyeye paralel olarak vasiyetin Safiya’nın dilediği şekilde uygulandığı ifade ediliyor.

Bir başka değerli bilgi de Hz.Ömer döneminde Şifa bint Abdullah isimli bir kadının bugün belediye başkanı ile eşdeğer tutabileceğimiz bir görev olan çarşı denetçiliğini yürütüyor olması da Dilaver Selvi’nin Delil ve Örnekleriyle Kadın ve Aile İlmihali adlı kitabında geçiyor.

Kur’andan bir ayet

“Allah’ın bir kısmınızı bir kısmınızdan üstün kıldığı şeyleri isteyip durmayın. Erkeklere kendi kazandıklarından bir pay, kadınlara da kendi kazandıklarından bir pay vardır.” Nisa Suresi 32

Umur Gerenli / Habernediyor.com

Yorumlar (0)