"Gösteriş" tartışmasına kim ne dedi?

Sosyal medyada 639 bin takipçiye sahip olan Büşra Nur Çalar Söylemez’in bebeği için yaptığı gösterişli mevlit töreni, tartışmalara neden oldu. Muhafazakâr kesimde hem "israf ve şatafat görüntüsü hoş olmadı" görüşü ön plana çıkarken, hem de eleştirilere karşı "lüksü başörtülüler icat etmedi" cevabı geldi. 

YAŞAM 21.11.2019, 09:46 21.11.2019, 10:07
"Gösteriş" tartışmasına kim ne dedi?

Sosyal medya platformu Instagram'da Büşra Nur Çalar Söylemez’in yayınladığı mevlit görüntüleri büyük tepki çekti. 

Konuya ilişkin çeşitli kesimlerden gelen tepkiler şöyle:

"Doğru senteze ulaşamıyoruz"

Bekir Ağırdır (KONDA Genel Müdürü), "Bu bir melezleşmedir. Muhafazakârlar yeni orta sınıflar yaratıyor. Ritüeller ve sembollere dair müthiş bir açlıkları var. Kentli pratiklerin hepsini istiyorlar. Modern ritüellere karşı değiller. Hatırlar mısınız, seküler bir kadın kına gecesinde erkeklerin başının üzerinde taşınmıştı. Onun görgüsüzlüğü ile bu kadın arasında fark yok. Meseleyi sosyolojik olarak tartışmak gerekirken, kutuplaşmanın neferleri, karşı cepheye atmak için ellerine cephane geçirdiğini varsayıyor. Asıl mesele, sosyolojiktir. Türkiye, modernleşme konusunda sentez üretiyor. Elimizde doğru model yok. Önceki model de tektipçi ve dayatmacıydı, AKP’ninki de. Doğru senteze ulaşamıyoruz. Çünkü ortak bir makul tanımı yok." ifadelerini kullandı.

"Görgüsüzlük çürümüş sınıfların davranışıdır"

Ender Helvacıoğlu (Bilim ve Gelecek Dergisi Genel Yayın Yönetmeni), "Bir yanda alıp başını gitmiş işsizlik, yoksulluk, toplu aile intiharları, diğer yanda şatafatlı bebek mevlitleri. Biz komşumuz açsa uyuyamayan, gören olur da imrenir diye otobüste simit yiyemeyen bir toplumduk. Dayanışmacılığımızla bilinirdik. Değerlerimizde aşınma oldu. Bebek mevlidi, bebeğe tek taş yüzük takmalar, yeni yetme İslamcı burjuvazimizin bir görgüsüzlük örneği. Emeğiyle, topluma değer katarak para kazanan kişi böyle bir görgüsüzlük yapmaz. Görgüsüzlük çürümüş sınıfların davranışıdır." dedi. 

"Meselenin dinen böyle olması gerektiğini söylemeleri korkunç"

İhsan Eliaçık (yazar), "Müslümanın, komşusu açken tok yatması, zengin yaşamasıdır. Bunlar İslam’da yoktur. Biz hatırlatınca ‘Müslüman zengin olmasın mı?’ deniyor. ‘Küfre karşı Müslüman’ın zengin olması lazım’ deniyor. Biraz sıkıştırınca ‘İmtihan dünyası. Zenginler şükredecek, yoksullar sabredecek’ deniyor. Hatta ‘Müslümanlar zengin olmalıdır’ şeklindeki sözlerle durum dinselleştiriliyor. Meselenin dinen böyle olması gerektiğini söylemeleri korkunçtur." diye konuştu.

"Dindarlığın içinden bu kadar şatafat geçmemeli"

Nihal Bengisu Karaca (gazeteci), "Lüksü başörtülüler icat etmiş gibi davrananlar birkaç gündür nefret dili kullanıyor. Kendisine, acaba hangi üstün meziyetim gereği Rolex saat takıyorum, altımdaki Mercedes neyi temsil ediyor diye sormayan bazı erkeklerin kadınları müsriflikle suçlaması ya da ‘din bu değil’ diye sövmesi. Doğru, din bu değil. Dindarlığın içinden bu kadar şatafat geçmemeli. Ama lüksü ve gündelik hayat teşhirciliğini makul sayan sosyal medya kültürünü kadınlar başlatmadı. Bazı başörtülülerin seremoninin dozunu kaçırması, şikâyet edilen dönüşümün sebebi değil, sonucudur." açıklamasında bulundu.

"Linç kampanyasını uygun görmüyorum"

Ahmet Mahmut Ünlü (Cübbeli Ahmet Hoca), "İsraf olarak nitelendirilebilir. Ancak linç kampanyasını uygun görmüyorum. Bazıları intiharları bile mevlide bağlıyorlar. İslamiyet diyor ki, insan zekatını verdikten, malını helalden kazandıktan sonra pahalı arabaya binmesi ziynettir ve süstür. Hakkıdır. Bir taraftan Kuran, sofradan doymadan kalkın diye buyuruyor. Pahalı kumaştan elbise alabilirsiniz ama abartarak, 200 takım almayın. Zaruret ve ihtiyaç dışı, sadece satmak amacıyla yapılan davranış, israfa girer." dedi. 

"Sosyal medyada paylaşmamalıydı"

Emine Şenlikoğlu (yazar), "Zekatı ve vergisini ödemişse haram diyemeyiz. Ama hoş değil tabii, hiç hoş olmamış. Bunca fakir insanın olduğu bir dünyada saltanatvari bir hayat yaşıyorsa da sosyal medyada paylaşmamalıydı. Bu zamanda çok daha dikkat edilmeli. O hanımefendi duygularını ifade etmiş olabilir ama başka insanları imrendiriyorsa hoş değildir." değerlendirmesinde bulundu. 

"Benim kazancım daha fazla"

Tepkileri üzerine çeken Büşra Nur Çalar Söylemez, katıldığı bir canlı yayında konuya ilişkin açıklamada bulundu.

Linç edildiğini kaydeden Söylemez, "Mevlit videosunda görünen şatafat, mekanın kendi konsepti. Bahsedilen araba, arkadaşımıza ait. Yüzük, manevi değeri olan ve hediye edilen bir yüzük." dedi. 

Eşinin önceden kısa süre Sağlık Bakanlığında müşavirlik yaptığını belirten Söylemez, “Ben sosyal medyada bir kitleye sahibim. Bundan bir kazanç elde ediyorum. Benim kazancım eşimin kazancından daha fazla." diye konuştu.

Yorumlar (0)