Denizli'de ikinci Pamukkale
Kaklık Mağarası, beyaz travertenleri ve sarkıtlarıyla ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor.
Denizli'de bulunan ve yer altındaki Pamukkale olarak bilinen "Kaklık Mağarası" gerçekten de Pamukkale'ye çok benziyor. Yer altında meydana gelmiş olan beyaz travertenler, sarkıtlar ve dikitler ziyaretçileri çok etkiliyor.
Kaklık Mağarası'nda akan renksiz, berrak ve kükürt kokulu termal su ise egzama gibi birçok cilt hastalığına iyi geliyor. Hem görsel olarak hem de sağlık anlamında ziyaretçilerine fayda sağlayan Kaklık Mağarası'na girişler ücretsiz.
Tavanı çöktü, açığa çıktı
Kaklık Mağarası, Denizli'nin Honaz ilçesinde Malı Dağı'nın kalsiyum karbonat traverten kayaçları içinde oluşmuş. Daha önce yer altı sularını boşaltan aktif bir mağaraydı ama tavanının çökmesi sonucu açığa çıkmış oldu.
Kaklık Mağarası, damlataşı, sarkıtlar, dikitler ve Pamukkale'dekilere benzer travertenlerle görülmeye değer bir doğal oluşum.
Termal su şifa dağıtıyor
Kaklık Mağarası'nda, fay hatları boyunca ilerleyen ve yerin yüzlerce metre altından çıkan kükürt ve yoğun karbonat içeren jeotermal sular bulunuyor. Bu suların ise çeşitli cilt hastalıklarına iyi geldiği biliniyor.
Ziyaretçilerin faydalanabilmesi adına mağaranın yakınlarında yüzme havuzu, küçük amfi tiyatro, kafeterya, kameriyeler ve seyir alanları 2002 yılından itibaren hizmete açık durumda.
Yeşilin 50 tonu
Kaklık Mağarası'nda doğrudan güneş alan ve sürekli olarak nemli olan duvarlarında, sık yosunlar ve küçük yapraklı sarmaşık bitkileri de görülüyor.
Saate ve dolayısıyla aydınlanmaya bağlı olarak yeşilin farklı farklı tonlarını alan bitkilerle mağara ayrı bir güzelliğe bürünüyor. Mağaranın hemen girişinde bulunan ve şelaleye benzer şekilde akan su misafirlere güzel bir karşılama sunuyor.
Ziyaretçi sayısı oldukça fazla
Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek, özellikle yabancı turistlerin Kaklık Mağarası'na yoğun ilgi gösterdiğini ve uzak doğudan gelen turistlerin de yoğunlukta olduğunu ifade etti.
Başkan Kepenek, günlük yaklaşık olarak bin 200 kişi civarında ziyaretçi ağırladıklarını belirtirken, "Mağaraya yaz döneminde ve hafta sonlarında 5 bin ziyaretçi sayısına ulaşılıyor. Biz burayı yeniden ayağa kaldırdık. Bu doğal güzelliğini ve doğa harikasını insanlarla buluşturmaktan büyük bir onur duyuyoruz. Herkesi buraya davet ediyoruz çünkü burası Pamukkale’nin bir örneği. Suyun dokunmadığı yerleri biz dokundurarak travertenlerin sayısını arttırmaya çalışıyoruz. Yani bir anlamda Pamukkale’yi burada örneklemiş oluyoruz. Özellikle cilt hastalığı olanları buraya davet ediyoruz, doğal havuzlarımız var onlar için. Suyun egzama gibi bazı cilt hastalıklarına iyi geldiği biliniyor.” şeklinde konuştu.
