Akdeniz’de işgalci deniz kestanesi tehlikesi! Hızla yayılıyorlar

Mersin'de Akdeniz'in turizm bölgesi olarak anılan Narlıkuyu ile Kızkalesi arasında belirlenen 9'ar metrekarelik iki alanda dalış gerçekleştiren, bölümünde uzman akademisyenler ve ekipler, uzunca dikenleri bulunan zehirli bir istilacı tür olan deniz kestanelerinin fazlalaşmasını incelemeye aldı. Toplamda 18 metre büyüklükteki alana dalışlar yaparak 34 adet zehirli deniz kestanesi çıkaran ekip bu sayının fazla olduğuna vurgu yaptı.

YAŞAM 15.05.2022, 17:10 16.05.2022, 16:29
Akdeniz’de işgalci deniz kestanesi tehlikesi! Hızla yayılıyorlar

Türkiye'nin Akdeniz'de bulunan en uzun sahil şeridi unvanına sahip olan Mersin'de yapay ve doğal resiflerde varlık kuran işgalci zehirli deniz kestanesinin cinsler arası çekişme ilişkilerinin incelenmesi amacıyla bir proje gerçekleştiriliyor. Bu kapsamda Mersin Üniversitesi (MEÜ) ve Proje Koordinatörü veSu Ürünleri Fakültesi İşleme Teknolojisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Ayas ve beraberinde ki 6 kişilik grup turizmin önemli alanlarından olan Narlıkuyu ve Kızkalesi arasında bulunan bir koyda dalış yaptı.

Dalış yapan grup 9'ar metrekare olmak üzere 2 bölgede 3 ile 10 metre çukurda 34 adet zehirli uzun iğneli deniz kestanesi buldu. Akdeniz’in bulunduğu konumdan dolayı metre kareye nazaran yoğun bir şekilde yayılım gösterdiği belirlenen deniz kestanelerinin yarattığı riske dikkat çekilirken, aynı alanda 2 ay sonrası içinde meydana gelecek üreme miktarının ise çalışmalarla belirleneceği açıklandı. İşgalci bu ırkla yapılacak olan mücadelenin yanı sıra Slow Fish birimlerince de gerçekleştirilecek çalışmayla beraber insanların tüketmesi adına da işlem yapılması planlanıyor.

"Akdeniz’e göre sayı çok fazla"

Gerçekleştirilen proje kapsamında konuyla ilgili bilgilendirme sağlayan proje koordinatörü Prof. Dr. Deniz Ayas,” Bu tehlike oluşturan deniz kestanesi dağılımı oluşturduğu doğal ve yapay resiflerde cinsler arası çekişme bağının belirlenmesi adına bir proje. Ben ve grubum Kızıldeniz'den ülkemize kadar gelen bu zehirli dikenli deniz kestanesinin Akdeniz kıyı şeridinde oluşturacağı etkiyi ve turizm adına oluşacak durumların belirlenmesi sebebiyle dalış gerçekleştiriyoruz. Bu kestane türü bulunduğu yapay ve doğal resif bölgeleriyle beraber doğal olarak bulunan Akdeniz kestanesini denizin diplerine doğru iterek çekişme yaratarak işgalci bir hale geliyor. Bu cinsin özellikle sahil şeridinde görülmesi turizm yönünden de önemli bir tehlike meydana getiriyor. Çok güzel bir koyda bulunuyoruz. Ve şu anda bulunduğumuz bu koyda da zehirli uzun dikenli deniz kestaneleri çok fazla şekilde bulunuyor. Biz proje kapsamında 18 metrekare kadar bir bölgede tehlike yaratan tüm deniz kestanelerini aldık Toplamda 18 metrekarelik alanda 34 adet deniz kestanesi çıkarıldı. Takribî 2 ay kadar aradan sonra koordinatları belli olan bu bölgelerde yeniden deniz kestanesi çıkarma işini gerçekleştireceğiz. Ve 2 ay içerisinde ne kadar bir oranda işgalci olduğunu göreceğiz. Gerçi bu cins çok fazla yayılım sağlamasıyla ünlü. Bu tür adına sayılar gayet normal fakat Akdeniz'de, kıyı sahasında bu oranda bir miktarın 18 metrekarede görülmesi fazlaca bir oran" şeklinde ifade etti.

“Kestane yaralıyor, sağlık kuruluşuna gidilmeli”

İşgalci deniz kestanesi türünün Kızıldenizden ülkeye kadar ulaştığını belirten İskenderun Teknik Üniversitesi Teknoloji ve Deniz Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Deniz Ergüden,” Bu tür 2006 senesinde ilk olarak Kaş'ta görülmüştü. 2010 senesinde ise biz bu türü İskenderun körfezinde gördük ve kayda geçirdik. Fakat son zamanlarda bu tür işgalci bir davranış yaşandığına dair Antalya, Mersin ve hatta Ege şeridinden haberler geldi. Bu cins zehirli kestanenin karakteristik bir durumu bulunuyor. Öncelikle 5 adet beyaz beneği görülüyor. Bunun yanı sıra çok uzun dikenleri mevcut. Bu uzun dikenler de eğer bir kişiye batarsa hemen yaralıyor. Bir de dikenleri zehirli bir durumda bu yüzden en yakın sağlık kuruluşuna ulaşılıp batan dikenin vücuttan alınması gerekiyor. Son senelerde Akdeniz şeridinde fazlalaşma göstermesi turizm açısından da olumsuz etki ediyor” dedi.

Zehirli deniz kestanesinin 25 derece ve üzerinde deniz sıcaklığında ürediğini belirten Deniz Ergüden,” Bugün denizden 33-34 adet deniz kestanesi çıkardık. Yani kısa sürede çok fazla çoğalmış. Yakın zamanda daha da fazlalaşacağı fark ediliyor. Bu durum turizm açısından biraz riskli. Vatandaşlarımızın özellikle kıyı şeridinde denize girdiklerinde çok dikkatli olması lazım. Ayaklarına bir diken batacak olursa hızlı bir şekilde sağlık kuruluşuna giderek vücuttan çıkartılması lazım” ifadelerini kullandı.

“Tüketerek bu tür azaltılabilir”

Evimize giren balıkları ve deniz mahsullerini inceleyen bir görevi üstlendiklerini açıklayan Slow Fish Mersin biriminin sözcülerinden olan Ezgi Biçer Uçar,” Bizler Türkiye'de mevcutta olan tek Slow Fish grubuyuz. Projelerimizi de 2021 senesi başından bu yana sürdürüyoruz. Tamamıyla gönüllü olarak çalışılan bir proje. Bu sene ise işgalci cinslerle yapılan mücadelenin yanında bulunuyoruz. Bugün işgalci bir tür olan zehirli uzun dikenli deniz kestanesi için dalış yapıldı. Önümüzde ki günlerde ise aslan balığı için bir dalış planlamamız olacak. Dolaylı olarak bizler insanların bu deniz ürününü tüketmesi için inceleme sağlayarak bu tarz istilacı cinslerle mücadele ediyoruz” diye konuştu.

Geldikleri yerde hızlı bir şekilde üreyen bu işgalci türe karşı vurgu yapan Dalış Eğitmeni ve Biyoloji öğretmeni Ertuğrul Çete,” Tüm dalışlarımızda bu türü aşırı fazla şekilde görüyoruz. Tabii ki zararlarını da biz yaşıyoruz bir yandan. Dünya üzerinde bu kestane tüketiliyor. Biz de bu şekilde hem maddi hem de yayılımı önleyici işlemler yapmış oluruz” diyerek sözlerine son verdi.

Yorumlar (0)