"Makamda tavuk etlerini çamaşır suyuna bastırdım!"

Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, bakanlık makamında "sahte gıda deneyi" yaptığını açıkladı.

TARIM 13.02.2020, 09:43 13.02.2020, 09:49
"Makamda tavuk etlerini çamaşır suyuna bastırdım!"

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, son dönemde gıdalarda yapılan hile haberlerinin ardından vatandaşın endişelenmesi üzerine kendisinin de makamında deney yaptığını açıkladı.

Peynirde patates, çayda boya ve dönerde çamaşır suyu iddialarıyla yapılan haberlerin %90'ının gerçek olmadığını söyleyen Pakdemirli, "Geçen gün bir haber çıktı. ‘Dönerde çamaşır suyu’ diye. Cumhurbaşkanımız da beni aradı. ‘Bu ne?’ dedi. Makamda tavuk etlerini çamaşır suyuna bastırdım, ne olacak diye deniyorum. ‘Renk değişimi var mı?’ diye baktık. Söz konusu değil" diye konuştu.

"Piyasada kolay kazancı amaç edinmiş insanlar var"

Bakan Pakdemirli, tağşiş gıdalar ve cezai süreç "10 gün önce kanun taslağını Külliye’de görüştük. Diğer kurumların da görüşlerini aldık. Görünen o ki, gerektiğinde hapis cezasının getirilmesi konusunda bir problem olmayacak. Bizim, 7 bin denetçimiz var. 1 milyona yakın denetim yapıyoruz. Hakikaten piyasada, kolay kazancı amaç edinmiş insanlar var. Bunlara yönelik çok ciddi yaptırımlarla karşılarında durmadığınız sürece, bunu sürekli denemeye devam edecekler. Bizim öngördüğümüz taslakta, ‘2 yıl içinde filin tekrarı durumunda 5 yıldan 10 yıla kadar gıda sektöründen men, 5 yıla kadar hapis, 250 bin TL de ceza’ var" diye konuştu.

"Makamda tavuk etlerini çamaşır suyuna bastırdım ne olacak diye"

Tarım ve Orman Bakanı, özellikle tavuk dönerde çamaşır suyu olduğu söylentileriyle çıkan haberler hakkında "Çayda boya, kaşar peynirinde patates, dönerde çamaşır suyu... Bunların yüzde 90’ı yalan. Ismarlama haber. Kaşar peynirinin içerisine patatesi tutturamazsınız. Tutturacak usta varsa bravo. Geçen gün bir haber çıktı. ‘Dönerde çamaşır suyu’ diye. Cumhurbaşkanımız da beni aradı. ‘Bu ne?’ dedi. ‘Benim bildiğim kadarıyla dönerde çamaşır suyundan bir şey elde edilmez ama ben yine de bakayım’ dedim. Gıda Kontrol Genel Müdürümüz, bu haberi yapan arkadaşı aradı. Adam özür diledi. ‘Sen Türkiye’de bu haberi yaydın. Yaydığına göre bildiğin, neresi varsa söyle, ekiplerimiz hazır. Baskın düzenleyeceğiz’ dedik. ‘Yok hayır’ dedi. Bir yandan da ben, makamda tavuk etlerini çamaşır suyunun içerisine bastırdım, ne olacak diye deniyorum. Elde edilen bir şey var mı, renk değişimi var mı diye baktık. Söz konusu değil. Bu haberi yayanlar rulo döner üreticileri. Bunlar hazır döner üretiyorlar. İsteniyor ki Türkiye’de bütün döner büfeleri, hazır döner satın alsınlar, yerinden hazırlama yapmasınlar" ifadelerini kullandı.

"Bilim dışı" açıklamalara ceza geliyor!

Televizyonlarda sıkça konuşan ve gıda tüketimi hakkında ana akım bilimin aksine yorumlar yaparak vatandaşta kafa karışıklığı yaratan kişiler hakkında da konuşan Bakan Pakdemirli, Bu iş gıda kirliliğine geliyor. Efendim, ‘yumurta yemeyin, kolestrol yapar’... Bu da yasal düzenlemeden geçecek. ‘Hangi bilimsel gerekçelerle bunu söylüyorsunuz?’ diyeceğiz. Açıklayamazsa bunun bir cezai yaptırımı olması lazım. Para cezası. Onu ekrana çıkaran yayıncı kuruluşa da ceza var. Gıda konularında herkes tribüne oynamayı çok seviyor. Bu, insanların söyleceklerini kısıtlamak asla değil ama bir yanlış yönlendirme yapılıyorsa orada bir nokta koymak lazım. Başkalarının sağlığına zarar veriyorsa orada bir durmak lazım" dedi.

"Tek tek baktık, hiçbirinde ilaç kalıntısına rastlamadık"

Son dönemde yaşanan "ıspanak krizi"ne de değinen Pakdemirli, "‘Ispanakta çok zirai ilaç vardı, o zehirledi’ denildi. Halbuki o tarladan gelen üründe hiçbir zirai ilaç kullanılmadığı için yabani otlar yetişmiş. O yabani otların karışması neticesinde bu olay olmuş. Biz, Beşiktaş’ta 10’un üzerinde eve girerek ıspanaklardan numune aldık. Tek tek baktık, hiçbirinde ilaç kalıntısına rastlamadık. Aksine ilaç katılmadığından dolayı yabani bir üreme var" diye konuştu.

"Edirne’den bir sincap zıpladığı zaman hiç yere değmeden Artvin’e gidecek"

11 Kasım'da yapılan 11 milyon ağaç dikimi kampanyasında dikilen ağaçların büyük kısmının kuruduğu iddiaları hakkında konuşan bakan, "Bu kampanya milletin kampanyası haline geldi. Bu motivasyonu kırmaya kimsenin hakkı yok. 100 fidan dikersiniz 85’i tutar. Burada yüzde 90’ın üzerinde başarı gözüküyor. Bizim mücadelemiz, Edirne’den bir sincap zıpladığı zaman hiç yere değmeden Artvin’e gidene kadar sürecek" dedi.

"Ne kullanalım? Taş devrindeki gibi taşları mı kullanalım?"

Geçtiğimiz aylarda yaşanan ve önemli kayıplara yol açan orman yangınlarıyla mücadelede helikopter kullanımının eleştirilmesine değinen Pakdemirli, "Ne kullanalım? Taş devrindeki gibi taşları mı kullanalım? Dünyada da örneklerine bakarsanız, helikopter daha fazla kullanılıyor. En verimli uçak, yeni alacağımız uçaklar da dahil, 1 ton su atma maliyeti 2.300 liranın altında değil. Ben ona bakarım, saat maliyetine değil. Helikopterin su atma maliyeti 1200 lira. Türk Hava Kurumu’nunkilerin maliyeti 8 bin lira" dedi.

Bakan, koronavirüse de değindi

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Aralık 2019'da Çin'de başlayan ve hızla yayılarak dünya için de bir tehdit haline gelen koronavirüs salgını hakkında ise "Çin’den gelen hayvansal ürünler, Türkiye’nin toplam iç pazar ihtiyacının veya ithalatının çok küçük bir miktarı, neredeyse yok denecek kadar az. Virüsün bilinmesiyle birlikte Sağlık Bakanlığı’yla koordineli olarak bu konularda ne yapacağımıza ağırlıklı olarak karar verdildi. Gereksiz, aşırı tedbirler de almamamız gerekiyor. Diğer taraftan da toplum ve halk sağlığını da bir yandan koruyor olmamız gerekiyor. O dengede götürüyoruz. Dünya Sağlık Örgütü’nün, virüsün sayısının azaldığına dair bir açıklaması var. Biraz zayıflıyor" ifadelerini kullandı.

Yorumlar (0)