Hem suçlu hem güçlüler! Tapulu arazisini kullananları uyardı, darp edildi

Yurt dışında hayat sürdüren 45 yaşındaki Yahya Salihoğlu, tatil için memleketi olan Bayburt'a geldi. Uluçayır köyünde yer alan arazisine giden Salihoğlu, burayı arıcıların mesken tuttuğunu gördü. Gördükleri karşısında şok olan Salihoğlu, arıcıların arazisini terk etmesini istedi.

Konuşma tartışmaya, daha sonra kavgaya dönüştü

Salihoğlu’nun uyarısının ardından Çayeli'nden gelen arıcılar ata arazilerinde arıcılık sağladığını ve bu topraklarda haklarının olduğunu ifade ettiler. Arada geçen konuşmalar daha sonra ise tartışmaya dönüştü. B.D. ve D.D., Salihoğlu ile tartışmaya başladı.

Meydana gelen sözlü tartışmanın sonrasında arıcıların kendisini darp ettiğini ve saldırdığını öne süren Salihoğlu'nun kolunda çatlak meydana geldi.

Taşlı ve çakıllı arazide yuvarlandığını ifade eden Salihoğlu'nun yüzünün belirli bir bölgesinde ve ellerinde yaralar oluştu.

Darp raporu aldı, yetkililerle görüştü

Yaşanan bu olayın ardından hastaneye giderek darp raporu alan Salihoğlu, arıcıların da arazisinden çıkarılması adına gereken kurumlar ile görüştüğünü ifade etti.

İlgili kurumlara gerçekleştirdiği başvuruların henüz netleşmediğini dile getiren Salihoğlu, kısa bir süre içerisinde bu işin çözüme kavuşturulmasını yetkililerden talep etti. Sürecin uzaması durumunda daha büyük problemlerin meydana gelebileceğinden çekinen Salihoğlu, işlemlerin ivedilikle sağlanmasını istiyor.

Konuştukları sırada arıcılardan dayak yiyen Salihoğlu, “Burada 70 dönüm kadar bir tapulu arazim bulunuyor. Bu evin yer aldığı bölgenin tamamı tarafıma ait. Herhangi bir sözleşme yapılmadı. Kirada değiliz ya da kiralamadık. Tapuları da burada, yani ben kendime ait olan bir arazide darp edildim.” diye konuştu.

“Benim arazim ama ben kullanamıyorum”

Arazisinde yer alan binanın kilitlerinin B.D. ve D.D. tarafından söküldüğünü ve değiştirildiğini ifade eden Salihoğlu, eve giremediğini dile getirdi. Evin anahtarlarının D.B.’de olduğunu aktaran Salihoğlu, konu ile ilgili suç duyurusundan bulunduğunu söyleyerek, “Tapulu olan arazimi benden almaya çalışıyorlar. Devlet bu konuyu bir çözüme kavuşturup, bu kişileri benim arazimden çıkarmazsa daha büyük sorunlar meydana gelecek.” dedi.

Darp edildiği günün ardından ne yapacağını şaşıran Salihoğlu, “Bu olayı bana yaşatanlar, tapulu arazimde tarafıma saldıranlar, rahat bir şekilde Rize’ye döndü. Ben ise ihbar ettiğim süreden bir saat kadar sonra bölgeye ulaşan jandarmaya ifade vermek için uğraşıyordum. Peki, şu an beni döven kişiler nereye gitti? Yani darp ediliyorsunuz daha sonra bir de prosedür peşinde koşuyorsunuz.” şeklinde konuştu.

“Eğer tek bir belge getirirlerse bırakır giderim”

22 sene öncesinde kendisine şiddet uygulayan kişilerin babası H.D. ile 2017 senesinde hayatını kaybeden babası Abdullah Salihoğlu arasında bir sözlü anlaşma sağlandığını ifade eden Salihoğlu, iki tarafında vefat etmesinden sonra sözlü ifadelerin herhangi bir manasının kalmadığına vurgu yaptı.

Gerçekleştirilen sözlü anlaşmaya göre, 15 senenin ardından herhangi bir şarta bağlı bulunmadan arazinin taraflarına bırakılacağını, arazide yer alan ev üstünde de hiçbir şekilde hak iddia edilmeyeceğini dile getiren Salihoğlu, kendi babasının 2017 senesinde H.D'nin ise 2014 yılında hayatını kaybettiğini söyleyerek, "Taraflardan bir tanesini hayatını kaybetmesi durumunda sözlü anlaşma sona ermelidir. 2014 senesinde H.D. vefat etti. Bundan dolayı artık sözlü anlaşmanın bir manası bulunmuyor.” şeklinde konuştu.

Arıcılardan resmi evrak isteminde bulunan Salihoğlu, “Babamın arazisi için bana bir tane resmi evrak sunsunlar. Ama gidip sahte evrak değil, bir resmi evrak getirebilsinler. Ben de burayı onlara bırakacağım. 70 dönüm kadar bir arazi bulunuyor, hepsini onlara bırakıp gideceğim” dedi.