7 bin yıllık tohumun hasadı Diyarbakır'da yapıldı!
Kayseri'deki kazılarda bulunan 7 bin yıllık ata tohumunun ekimi ve hasadı Diyarbakır'da yapıldı. Hasadı yapan çiftçi Özkan Yıldırım, "Ata tohumu, kimyasal herhangi bir şeyi kabul etmiyor. Bu özelliği, gübre masraflarını sıfırlaması açısından oldukça önemli. Önümüzdeki yıllarda Türkiye genelinde ata tohumu kullanılmaya başlanacaktır." dedi.
Kökenleri 7 bin yıl öncesine kadar dayanan siyez buğdayı tohumu, Kayseri Kültepe ilçesinde yürütülen arkeolojik kazılar sırasında bulundu. Ata tohumu olarak da adlandırılan bu tarihi tohumun ekim işlemleri, Diyarbakır'da yaşayan çiftçi Özkan Yıldırım tarafından gerçekleştirildi. Tohumun hasadını da yapan Yıldırım, arzu ettiği gibi olmasa da şu anki koşullara göre hasadın gayet verimli olduğunu söyledi.
"Verimde genel bir düşüş var"
Çiftçi Özkan Yıldırım, 400 dönümden oluşan buğday kaplı arazinin bir kısmında gübre ve zirai ilaç kullandı. Kalan kısımda ise herhangi bir zirai ilaca yer verilmedi. Önceki haftalardaki şiddetli yağışların ardından sıcakların aniden artışa geçtiğine değinen Yıldırım, "Bu nedenle beklenen verimi elde edemedik. Bu tohumu ekerken tarlanın bazı bölgelerinde herhangi bir ilaç veya gübre kullanmadık. Buna rağmen verimde değişen bir şey olmadı." dedi.
"Protein oranı oldukça yüksek"
Ekimini yaptıkları ata tohumunun 7 bin yıl öncesine kadar dayandığını hatırlatan çiftçi Yıldırım, Diyarbakır genelinde buğday hasadının veriminde bir düşüş yaşandığını söyledi. Yıldırım, "Bu verim düşüklüğü sadece ata tohumu ile ilgili değil. Verimde genel bir düşüklük var. Biçer deposu genellikle 4 ton geliyordu. Bu yıl ise sadece 3 ton civarında geldi. Ata tohumundan elde edilen buğdayın çok daha verimli olmasını bekliyoruz. Protein oranı oldukça yüksek." ifadelerini kullandı.
"Ata tohumu, kimyasalları kabul etmiyor"
Çiftçi Özkan Yıldırım, ata tohumu hakkında da bilgiler verdi. Yıldırım, "Bu buğday tohumları hem ekmeklik hem de makarnalık. Topraklarımızda artık zirai ilaç ve gübreye yer vermiyoruz. Bu hem ekonomik açıdan hem de toprağın sağlığı açısından önemli. Kuru alanları suladık. 1000 kilo civarında olmasını bekliyorduk ama görünen o ki 750 kilo civarında gelecek. Hava sıcaklığının aniden 20 dereceden 40 dereceye çıkması, buğdayı da etkiledi. Verim düştü. Sevindirici olan şey, ata tohumunun kimyasal herhangi bir şeyi kabul etmemesi oldu. Gübre masraflarını sıfırlaması açısından oldukça önemli. Türkiye'de önümüzdeki yıllarda bu tohumun hasadının daha fazla yapılacağına inanıyoruz." diye konuştu.
