Gerrard’ın 8 numaralı formasını ters giyen Sakaryalı Aziz, o anları anlattı 

Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde doğup büyüyen 20 yaşındaki Aziz, fanatik bir Galatasaraylı. Üniversite de BESYO antrenörlük eğitimi bölümünde birinci sınıfta okuyan Aziz, antrenörlük yapan babası sayesinde futbola daha erken yaşlarda yöneliyor ve 13- 14 yaşlarından itibaren de lisanslı futbolcu olarak spor hayatını devam ediyor.

14 Mart tarihinde oynanan Galatasaray – Beşiktaş maçında, Gerrard’ın 8 numaralı formasını ters giymesiyle tanınan Aziz’e o günkü maçta ve sonrasında yaşadıklarını sorduk oda cevapladı. İşte o hoş sohbet…

Aziz,  Galatasaray tutkun ne zaman başladı? 

“Babam Galatasaray maçlarını izlerdi.  Benim de hep dikkatimi çekerdi. Anlamasam bile o heyecan, o tutku… Nasıl desem içine hapsediyordu beni. Sadece hayallerimde, isteklerimde, futbol arzumda Galatasaray vardı. Bir gün sahneye çıkıp Galatasaray formasıyla mücadele etmek tek hayalim, yani onun düşüncesiyle futbol oynamak istedim hep…  Ondan sonra futboldan aldığım zevk değişti tabi ki de ama Galatasaray’a olan sevgim hiç değişmedi hatta her geçen gün arttı diyebilirim.”

Galatasaray- Beşiktaş maçında çekilmiş olan fotoğrafın günlerce sosyal medyada konuşuldu ve çok fazla paylaşımı yapıldı. Peki bu maçta 8 numaralı Gerrard formasını ters giymek nerden aklına geldi?

“8 numaralı formayı giyerek atıfta bulundum. Avrupa’da yani Şampiyonlar ligi ve UEFA liginde en farklı skoru yiyen Beşiktaş takımıdır. Bunu üzülerek söylüyorum, Liverpool’dan 8 fark yemişlerdir. 8-0 sonuç. Liverpool formasını giydim, ters giymemin nedeni de gözüksün istedim.  Bunun için yüzümü boyadım ve sarı- kırmızı bir şapka takarak ön plana çıkmayı istedim. Ama bunu yapmamın bir sebebi var.

Sebebinden önce de şunu söyleyeyim; ben bunu Avrupa maçında değil, Süper ligde, yani kendi aramızda oynanan mücadelede yaptım. Galatasaray 10 Mart Perşembe günü Barcelona’da, yani İspanya’da deplasmanda Barcelona ile berabere kaldı. Zor bir maç, güzel de bir sonuç elde etti diyebilirim.  Bundan 4 gün sonra Beşiktaş ile kendi sahasında, İstanbul’da Ali Sami Yen’de maç yapacaktı, zor bir mücadeleydi. Beşiktaş maçından üç gün sonra da yine kendi sahasında Barcelona ile oynayacaktı. Yani tur atlaması gerekiyordu, hazırlıkları vardı. Galatasaray yönetimi de Beşiktaş’tan, Beşiktaş yönetiminden anlayış bekledi. Ortak kararla maçı erteleyelim diye. Beşiktaş yönetimi konuyu farklı yerlere getirdi. ‘’İşte, sahanızda bozukluklar varsa bizim sahamızda Barcelona ile oynayabilirsiniz, bu ülke puanına tek katkıyı yapan takım Galatasaray değildir, biz de yaptık’’ gibisine getirdi. Hal böyle olunca tabi Galatasaray taraftarında da gerilmeler yaşandı. Çünkü, bakın açık konuşayım Galatasaray Beşiktaş derbisini kimse umursamıyordu, o maça gittim zaten fotoğraflarda da görüldüğü üzere, ama o maç umurumuzda değildi sadece Galatasaray’ın peşinden gittik biz. Bizim aklımız perşembe günkü yapılacak olan maç vardı, turdan atlamak vardı. Aklımız sadece Barcelona ile oynanacak mücadeledeydi.  Ama Beşiktaş yönetimi anlayışla karşılamadı. Mücadeleyi ertelemedi, tabi doğal hakları olarak…  Ben de bu yüzden o formayı giyerek atıfta bulunmak istedim. 

Ama bunu bir Avrupa mücadelesinde yapmadım, tekrardan söylüyorum Süper lig de kendi aramızda yaptım. Avrupa mücadelesinde yapan Beşiktaş taraftarlarını da biliyorum. Galatasaray PSV ile oynuyor… Bir taraftar, Beşiktaş taraftarı bunu yapan … PSV forması giymiş Beşiktaş atkısı açıyor, ya da tam tersiydi şu anda tam telaffuz edememiş olabilirim. Ama taraftarın Beşiktaşlı olduğu belli, Galatasaray’ın PSV ile mücadelesinde PSV forması giymiş, yani bunu Avrupa’da yapıyor. Beşiktaş Avrupa’da sahaya çıktığı zaman ben sonuna kadar Türk bayrağını takan taraftarının arkasındayım. Bu konu yanlış yerlere çekilmesin.”

Gerrard’ın formasını giydiğin maçta neler oldu? Maça ait aklında kalan detayları bizimle paylaşır mısın?

“Tabi en baştan anlatabilirim sizlere, zaten stada daha girmeden, bu olayların hiçbiri yaşanmadan, güvenlik görevlileri bile dönüp ’çok güzel olmuşsun, kombinini çok beğendik’ tarzında çok güzel sözler söylediler. Çok hoşuma gitmişti, çok motive edici sözlerdi. Statta yerimizi aldığımızda bir gazetecinin beni fotoğraf çekmek istediğini gördüm, beni aşağı doğru çağırdı. Fotoğrafı çektik, sonra yayıncı kuruluş canlı yayında da çekmek istediğini söyledi. Sonra ben tribünde yerimi aldım, daha maç başlamamıştı yarım saat vardı maçın başlamasına… Beklerken baktım yayıncı kuruluşun canlı yayınına çıkmışız. Sonra maç başladı, biz kendimizi kaptırdık tabi. 

İlk yarı bittiğinde bana birkaç kişinin el salladığını gördüm, ben de el salladım. Garipsedim öncelikle, sonra telefondan fotoğrafları gösterip de el sallamaya başladılar.  Devre arasında çay almak için merdiven boşluğuna daha çıkamadan benimle fotoğraf çektirmek istediler. Kabul ettim bende fotoğraflar çekildi. Sonra başka bir kişi geldiğinde birden bana Gerrard abi, twetter da instagram da her yerde seni görüyoruz, internettesin, paylaşımlardasın dedi. Fotoğraf çekinmek isteyenler baktım sıraya geçti, tabi bu beni çok mutlu etti. Gerçekten Galatasaray taraftarının benimle fotoğraf çektirmek istemesinden çok hoşnut, çok mutlu oldum. Sonra telefona baktığımda da tanıdıklarımdan birçok kişinin mesaj attığını gördüm. Maç sonunda da aynı şekilde devam ediyordu. Maç bitti, yola çıktık, yani şöyle söyleyeyim; ikinci yarıyı zaten izleyemedim ben bu fotoğraf işinden dolayı. Tabi desteğimi verdim ama, maçtan sonra dinlenme tesisine gittiğimde orada da çok ilgi vardı. Teşekkür ederim hepsine, büyük Galatasaray taraftarına…” 

Maç sırasında fotoğrafların çoktan medyada yayınlanmaya başlamıştı, fotoğrafların yayınlandıktan sonra neler yaşadın, neler hissettin? Bizimle paylaşır mısın?

“Bu işin sosyal medya kısmına eve gittikten sonra dikkat edebildim. Yorumları, sözleri, paylaşımları okudum. Galatasaray taraftarından yine onurlandırıcı, güzel sözler gelmişti ve hepsine tekrardan teşekkür ediyorum. Beşiktaş taraftarının da haliyle tepkisi oldu. Onları da anlayışla karşılıyorum. Galatasaray taraftarının yorumlarını okumak güzeldi, bu şekilde gündem olmak da beni onurlandırdı. Bu arada o zorlu mücadelelere rağmen skor da güzeldi, Barcelona maçından sonra yorgun gelmiş bir takımın kazanması da gayet güzeldi. Güzel bir akşamdı diyebilirim, mutlu olduk.” 

Sokağa çıktığında ya da yolda yürürken Beşiktaş ya da Galatasaray taraftarlarının tepkisine uğradın mı?

“Yok, o şekilde bir tepki alınmadı tanıdıklarımın haricinde. Şöyle bir örnek vererek söyleyeyim, Marvel filmlerinde süper kahramanlar olur ya, kostümlerini giyerler ... Benimki de o hesap, maç olduğu zaman şapkamı formamı, boyamı yapıyorum. Barcelona maçında da tanıyanlar, fotoğraf çektirmek isteyenler oldu. Ama günlük hayatta tanımaları biraz zor açıkçası.” 

Beşiktaş taraftarının tepkisine karşı ne düşünüyorsun?

“Tepkilerini anlayabiliyorum. Aynısı bize yapıldığında biz de hoşnut olmamıştık. Tabii, onlar Avrupa mücadelesinde yaptı, başka takımlara karşı onlar biraz gurur kırıcıydı ama şunu söyleyelim; Biz Avrupa’da Türk olmayan takımlara karşı hep omuz omuzayız, o yüzden Beşiktaş taraftarına, Fenerbahçe taraftarına, Trabzonspor taraftarına, tüm takımların taraftarlarına söylüyorum bunu: ‘’Avrupa’da her kim olursa olsun biz Türk’üz, bizim de bizden başka dostumuz yok! Bir olalım, birlik olalım. Bu kendi aramızda şakalaşmalar, göndermeler, kızdırmalar tabi ki olacak, her şey dozunda … Ama Avrupa’da tek yürek olalım, bizden güçlüsü olamaz, karşımızda da kimse duramaz!’’

HABERNEDİYOR.COM | NERMİN SEKMEN - ÖZEL HABER