Türkiye'de ve dünyada çalışma süreleri

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Avrupa Birliği’ne uyum çalışmaları kapsamında başlattığı “İş Organizasyonu ve Çalışma Zamanı Düzenlemeleri” adlı özel konulu araştırmayı ilk kez yayınladı.Peki Türkiye'de çalışma saatlerinin dünya standartlarına göre durumu ne?

SİYASET 22.11.2019, 14:32 22.11.2019, 15:06
Türkiye'de ve dünyada çalışma süreleri

Çalışma zamanıyla ilgili TÜİK’in sağladığı verilere geçmeden önce yasal çerçeveden ve Uluslararası Çalışma Örgütü’nün çalışma zamanıyla ilgili koyduğu ölçütlerden bahsetmek verilerin anlaşılmasını daha da kolaylaştırıyor.

4857 sayılı İş Kanunu Türkiye’de işçi ve işveren ilişkilerini düzenleyen kanun olarak biliniyor.

Çalışma süresi nedir hangi haller çalışma süresi sayılır?

Çalışma süresi en temelde emekçinin işi yapmakla geçirdiği ve mola harici süre olarak belirleniyor ancak konuya dair belli kıstaslar mevcut olduğu görülüyor.

Maden ve taşocaklarında ya da her ne şekilde olursa olsun yeraltı veyahut su altında çalışılan işlerde asıl çalışma yerine inme veya girme süreleri bu süreye dahil ediliyor.

Buna ek olarak işçinin işyeri dışında çalışmaya gittiği zaman yolda geçirdiği süre de çalışma süresi olarak kaydediliyor.

İşçinin işyerindeyken çalışmaya hazır bulunduğu durumlarda iş çıkmasını bekleyerek boş geçirdiği zaman da çalışma süresine dahil sayılıyor.

İşveren tarafından işverenin evinde ya da bürosunda veyahut işverenle alakalı bir yerde işçinin meşgul edilmesi nedeniyle asıl işte çalışamadan geçirdiği zaman da kanunen çalışma süresi olarak geçiyor.

İş yapısı gereği uzak mesafelerde çalışması gereken (demiryolu, karayolu yapımı, onarım yahut tadilatı) asıl çalışma alanına topluca gidilmesi gereken işlerde işçilerin alana varana kadar yolda geçirdiği süre de bu süreye dahil ediliyor.

Çalıştığı sürelerde çocuk emziren annelerin çocuklarını emzirmesi için yeter süre de çalışma süresi sayılıyor.

Haftalık çalışma süresi ne kadar?

İş Kanunu temel alınarak konuşulursa bir kişinin haftalık çalışma süresi en fazla 45 saat olarak belirleniyor. Üst sınır işçinin kendi iradesi dahilinde olsa dahi yılda 270 saatten fazla mesai yapamaması, günde ise 11 saat üstü çalıştırılamaması olarak geçiyor.

Peki haftada 45 saati geçince ne oluyor?

45 saat üzeri çalışarak geçirilen zaman belirlenen bir saatlik ücretin yüzde 50’si kadar artış gerektiriyor. Kabaca bir hesap yapılırsa örneğin bir işçi mesaiye kaldığı zaman eğer 60 dakikalık ücreti 50 TL olarak belirlenmiş ise bu ücret mesai süresi boyunca 75 TL olarak kaydediliyor. 45 saat hesaplanırken en çok kafa karıştıran konulardan biri de günlük ara dinlenme süreleri olarak ortaya çıkıyor.

Ara dinlenme süreleri kanunen ne kadar?

4857 numaralı İş Kanunu uyarınca ara süreler 4 saat veya kısa işlerde 15 dakika, 4 saatten 7,5 saate kadar süren işlerde 30 dakika, işin 7,5 saati aşması halinde ise 1 saat olarak belirleniyor. Asgari olarak belirlenen bu sürelerin arttırılması mümkünken çalışma süresinden sayılmadıklarını da bilmek gerekiyor ancak 45 saati aşan çalışma süreleri de fazla mesaiden sayılıyor.

Bu durumda çalışma süresi hesabı nasıl yapılıyor?

Çalışma süresi hesabını bir örnekle aktarmak gerekirse sabah 9:00’da çalışmaya başlayan bir işçinin mesaisi akşam 18:00’da bitiyorsa ve günde 1 saat yemek, 15’şer dakikalık iki çay molası veriyorsa 9 saatlik mesainin 1,5 saatini mola olarak 7,5 saati çalışma süresi olarak sayılıyor. Kanuna göre işçinin en az 24 saat tatil yapma hakkı olduğu da hesaba katıldığında 6 gün ile 7,5 saat çarpıldığında kanunun belirttiği 45 saatlik süreye ulaşılmış oluyor.

TÜİK’in kaydettiği veriler ne diyor?

Bu sürelerin hesaplanması bağlamında TÜİK’e göre işyerinde bulunma veya çalışma saati kaydı tutulan elemanların sayısı işgücündeki ücretli çalışanların nerdeyse yüzde 60 kadarına tekabül ediyor. Bu sayının yüzde 48'i işyerinde çalışma saati kaydı tutulurken yüzde 11'inin bulunmas kaydı tutuluyor.



Konunun bir diğer yönü çalışma süresinin belirlenmesi noktasında çalışanlarla iş süresi haricinde iletişime geçilmesi olarak ortaya çıkıyor. TÜİK verilerine göre bu oran yüzde 31,3 olarak kaydediliyor. Bunun yanında zaman baskısı altında çalışan çalışanların oranı yüzde 41,5 olarak kayıtlara geçiyor.



TÜİK verilerinde haftalık çalışma süreleriyle ilgili bir veri sağlanmazken dünyadaki durumumuza bakabilmek için OECD’nin ortalamalarına bakmak yeterli oluyor.

Dünyada haftalık çalışma zamanları

2019 yılı verilerine göre Türkiye OECD ülkeleri arasında haftalık çalışma süresiyle Kolombiya’nın ardından 2’inci sırada yer alırken haftada 47 saat olarak kaydedilen çalışma süresiyle OECD ortalaması olan 37 saatten 10 saat daha yukarıda görünüyor.



Türkiye’yle beraber uzun çalışma sürelerinde ilk 5’i dolduran ülkeler haftalık neredeyse 48 saat ile 1’inci olan Kolombiya, üçüncü sırada bir altımızda yer alan 45 saat ile Meksika, 44,5 saat ile Kosta Rika, beşinci sırada ise 42,92 saat ile Güney Afrika olarak sıralanıyor. En düşük çalışma saatleri ise Hollanda, Danimarka ve Norveç’te görülüyor.

47 saat gibi ortalama yüksek bir haftalık çalışma süresine nasıl ulaşıldığına dair fikir verebilmesi açısından şu bilgi aydınlatıcı oluyor. Ülkemizde işgücünde bulunup haftalık 60 saatten fazla çalışanların oranı yüzde 23 olarak kaydediliyor.

Haftada 5 gün ve 9-5 arasından fazla saat çalışan işçiler-(yüzde)



Yüksek oranda haftalık çalışma sürelerinin ülke ekonomisine katkısı ise tahmin edileceği üzere aynı ölçüde olmuyor. Avrupa ülkelerinde 2017 senesi için sağlanan verilere göre iş verimliliği en yüksek olan ülkelerden birincisi 36,5 saat gibi düşük yıllık çalışma saatlerine oranla yüksek gayri safi milli hasılası ile İrlanda oluyor.

İş verimliliği verileri-2017



“Our World in Data” adlı sitenin sağladığı veriler bu konuyla ilgili İrlanda ve Türkiye karşılaştırması hususunda aydınlatıcı bir tablo ortaya koyuyor. 2017 yılındaki durum dolar bazında aşağıdaki gibi bir resim ortaya çıkarırken



2008 krizi sonrası değişim de iş verimi anlamında dünya ülkeleri arasındaki konumumuzu açıkça ortaya koyuyor.

2008'den 2017'ye yıllık GSYİH ve çalışma sürelerinin karşılaştırması 



Saat bazlı GSYİH’miz 2008 yılında 31,18 dolardan 2017’de 38,13 dolara artış gösterirken, siyah ile gösterilen OECD ortalaması aynı sürede 44 dolardan 48 dolara değişmiş görünüyor.

Habernediyor.comUmur Gerenli

Yorumlar (0)