Kılıçdaroğlu’ndan HDP’nin kapatılması davasına tepki: Doğru bulmuyoruz

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Meclis’te partisinin grup toplantısında konuştu.

AYM’nin eksikliklerini tamamlaması istemiyle iade ettiği Halkların Demokratik Partisi’nin kapatılmasına dair istemli iddianame, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tekrar hazırlanarak dün Anayasa Mahkemesi’ne gönderildi.

Yaklaşık olarak 500 partili hakkında siyasi yasağın istendiği iddianamede, partinin banka hesabına da tedbir konulması istendi.

Kılıçdaroğlu’ndan HDP’ye açılan davaya tepki

Kılıçdaroğlu’nun bugünkü grup toplantısının gündeminde Halkların Demokratik Partisi’ne açılan kapatma davası bulunuyordu.

CHP lideri açılan davaya karşı çıkarak, “Demokrasinin savunulması gerekli olan bir ortamda bir partiyi kapatamazsınız.” şeklinde konuştu.

“Partinin yöneticileri ellerinde silahla geziyorsa…”

Kılıçdaroğlu değerlendirmelerinin devamında, “Eğer şiddet ve baskı uyguluyorsa kapatın, tamam. Partinin yöneticileri eğer ellerine silah alarak ortalıkta geziyorsa savcı zaten harekete geçer.

Vatandaş, gidip sandıkta hangi partiye istiyorsa oyunu verir. Şimdiye dek Cumhuriyet tarihinde kaç kez parti kapatıldı ve hangi sonuçlar elde edildi? Hiçbir sonuç elde edilemedi.” dedi.

“Parti kapatma eylemlerini doğru görmüyoruz”

Kılıçdaroğlu, partilerin kapatılmasına ilişkin hiçbir eylemi doğru bulmadığını kaydederek, “Düşünceleri ifade etmekten korku duymayacaksınız. Bunu yaptığınızda demokrasiyi ülkeye gerçek anlamda getirmiş oluyorsunuz. Eğer siyasi partileri düşman görerek, ‘kapatın siyasi partiyi kardeşim’ deyip harekete geçiyorsan orada bir demokrasi yoktur. Bütün partiler için demokrasi olmalı.

Partiler düşüncelerini açıklarlar. Burada hakem halktır. Gidip oyunu verir veyahut vermez. Asıl bunun üzerinde durmak gerekli. Parti kapatmaya dair bütün eylemleri doğru bulmuyoruz veya partilerin seçime katılmasını engellemeye ilişkin herhangi bir hareketi doğru görmüyoruz. Vatandaş gidip oyunu kullanır.

Demokrasi aynı zamanda adaletin kökleşmiş olduğu bir rejim anlamına gelir. Demokrasi, aynı zamanda haksızlığa karşı herkesin isyan ettiği de bir idare biçimidir. Ben isyan ve itiraz edip düşüncelerimi beyan ediyorum. İsyan derken, tarihteki diğer isyanlar gibi değil, düşünce olarak isyan ediyorum. Bir siyasi partiyi biz beğenmesek dahi onun düşüncelerini açıklamasına bir ortam oluşturmalıyız.” şeklinde konuştu.