Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a sert tepki: Sen milli güvenlik sorunusun

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. 

“Okullardaki öğretmen açığını bitireceğiz”

Yaşamını yitiren Türk siyasetçi Hasan Fehmi Güneş'i anarak sözlerine başlayan Kemal Kılıçdaroğlu, "Hasan Fehmi Güneş, Türk siyasetin önemli aktörlerindendi. En zor süreçte İçişleri Bakanlığı yaptı. Temel ilkesini devletin saygınlığı olarak belirlemişti" sözlerini kullandı.

"6 milyon 300 bine yakın genç vatandaşımız, sandıkta oy kullanacak. Geleceğiniz için oy kullanın. Eğitime gereken desteği, önemi verdik mi? Öğretmenin problemlerini çözemediyseniz, ülkenin problemlerini çözemezsiniz. Gelecek kuşakları yetiştirecek o öğretmenlerdir. Sizleri, toplumun en saygın kişisi yapmak için elimizden gelen tüm çabayı göstereceğiz. Öğretmenliği itibarlı bir meslek haline getireceğiz. Oyalamadan, hemen 3600 ek göstergeyi vereceğiz. Vekil öğretmen, sözleşmeli öğretmen vs... ayrımcılığı tamamıyla bitireceğiz. Bütün öğretmenlere 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde bir maaş ikramiye vereceğiz. Okullardaki tüm öğretmen açığını bitireceğiz. Köy okullarını yeniden açacağız" dedi.

“Diyarbakır Anneleri de Cumartesi Anneleri de haklı”

Kılıçdaroğlu, "Anneler için çocukların ne kadar değerli olduğunu gördük. 26 yıldır, Cumartesi Anneleri haklarını arıyorlar. Çocuklarını arıyorlar. Galatasaray Meydanı'nda oturarak haklarını sessizce istediler. 700. haftada onları dövüp yolladılar. 3. duruşması yapılacak. Cumartesi Anneleri haklı, Diyarbakır Anneleri de haklı. Hiçbir anne, evlatlarının terör örgütlerine katılmasını istemez. Anne, annedir. Ayrımcılıktan değil, kucaklamadan bahsediyorum. O anlamda da elimizden gelen ne varsa yapacağız.” açıklamasını yaptı.

Tarım ürünlerindeki artış

"Mutfaklarda yangın var" şeklinde sözlerine devam eden CHP lideri, "Yoksulluk, açlık sınırı altında aylık alan vatandaşlar nasıl geçinecekler? İktidar halcileri suçluyor. Hal esnafıyla geçtiğimiz günlerde konuştum. ‘Tarım üretiminde girdiler pahalı. Sera, tohum, ilaç ve gübre pahalı. Çiftçilere destek verilmiyor, var olanı da toprak sahiplerine veriyorlar. Kasanın fiyatı, domatesten pahalı. Bu üretici, çiftçi ne yapacak? Komisyoncuyuz biz, ücretimiz yüzde 8. Fiyatları artırma gibi bir şey biz yapamayız. Tarımsal üretimde 55 milyon ton ürün üretiliyor, bunun 29 milyon tonu kayıt dışı. Suçlanmak istemiyoruz. İktidarın, nakliye masraflarından haberi yok. Yağ, mazot, yol parası maliyeti fazlasıyla etkiliyor. Üretimin paraya çevrilmesi konusunda en garanti mekanlar hallerdir. En büyük sorunumuz bilgi kirliliği. Her çeşit denetime açığız, kayıt dışı ticareti de önleyelim dedik. Üretim planlaması yapılmalı. Hali alan, seçimi kazanır' dediler. Beraber çözeceğiz" açıklamasını yaptı.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Saat başı marketlerde etiket değiştiren çalışanlar işe başladı. Öyle bir noktaya geldi ki Türkiye, satarken zarar ediyor. O malın fiyatı yarım saat sonra değişecek, yerine yenisini koyamayacak. Gıda sektörünün bileşenleriyle buluştum. Diyor ki, 'Üretici, elinde bulunan malı satma konusunda tedirgin. Sattığı an aynısını alamayacağım diyor. Fiyatın artmasından sorumlu olan ben değilim. Hükümetin önceliği üreticiyi korumak olmalı. Üretici korunmazsa açlık kriziyle karşılşabiliriz. Sattığımız ürünlerin % 77'si tarım ürünü. Baskıyla, denetlemeyle fiyatlar düşmez. Ürün karaborsaya düşer. Tedarik zincirinde eğer kopuş yaşanırsa fiyatlar kontrol edilemez. Ne yapacak bu çiftçi? Marketleri, halciyi suçluyorsunuz. Dolar arttığı zaman fiyatlar da fırlıyor. Terörle mi, baskıyla mı, esnafı terörist ilan ederek mi dövizi düşüreceksin? Türk Lirası'nı kim eritti? Sorumluluktan kaçıp, vatandaşa bu sorumluluğu yüklemeye çalışıyorlar. 'Siz ithalatı mı, üretimi mi finanse edeceksiniz' şeklinde soru soruyorlar. Yanlış üzerine doğru planlama yapamazsınız. 32 milyon dekar ekilmiyor, çiftçi zarar ediyor çünkü."

Dolar ve asgari ücret

Asgari ücrete ilişkin de konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, "Karnıbaharda yaşanan artış yüzde 124, patateste yüzde 70, ürünlerde yüzde 60-70-80’e varan artışlar var. Asgari ücret hiç bu kadar artmadı. 14 milyona yakın asgari ücretli çalışan var. 14 milyon asgari ücretlinin dışında, aylık geliri asgari ücretin 3'te biri olan 7,5 milyon vatandaş var. Nasıl geçinecek bu vatandaş?" sözlerini kullandı. Kılıçdaroğlu, asgari ücret görüşmeleri ile ilgili şunları söyledi:

“CHP'li belediyeler kooperatiflerle işbirliği gerçekleştiriyorlar, büyükşehirde bulunan marketlerde ürünler satılıyor. Marketlere de çağrı yaptım; 10 temel ürüne zam yapmayın, evet zarar ediyorsunuz fakat bu zararınızı biz tazmin edeceğiz. İktidara geldiğimiz zaman o zararı telafi edeceğiz dedik. Bizim derdimiz ne, bunların derdi ne. Ağzımızdan bir söz çıkmadan 'Ne olursunuz bizi kurtarın. Hiç oy vermedim size, yemin ederim size oy vereceğim’ diyor. Pazara gitmem bile troller tarafından eleştirildi. Arkadaşlar gidelim, tezgahın başına otururum gerekirse. Ekonominin perişan durumunu biliyorlar. Birisi 'siz ekonomiyle, dolarla bizi terbiye edemezsiniz' diyor. Erdoğan, ‘Kurtuluş Savaşı'ndan zaferle çıkacağız' diyor. AKP’li bir milletvekili 17/25 Aralık döneminde 50-60 milyar doları çaldılar' diyor. Siz en iyisini bilirsiniz, ben bunları bilmiyordum. 50-60 milyar doları bunlar hiç etmişler. 'Oğlum sıfırladın mı paraları' diyen kimdi? ‘Terbiye edemez bizi' diyordu, dolarla seni terbiye ettiler. O doları mezara mı götüreceksin? Kimleri dolarla terbiye ettiler? Her ay 10 bin dolar alanları, baronlar terbiye ediyor. Yüksek faizle yabancılardan dolarla borçlanıyorsun. Dolarla, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını satana ne denir? Vatandaşlığı dolarla satıyorsun, buna evet demişsin. Milli paramız Türk Lirası iken, euro ve dolarla ihale yaptılar. Seni terbiye ettiler demek ki. Garantilerin bütününü sen dolarla yapıyorsun. Öyle bir terbiye ettiler ki bunlar Türk Lirası'nı unuttular. Dolar yüzünden tank-palet fabrikasını peşkeş çektiler. Bankalardaki mevduatın yüzde 58 dolar. Öyle bir terbiye ettiler ki bunları, bir tarafta baronlar diğer tarafta tefeciler oturuyor. Kazananlar hep aynı. Kaybedenler 83 milyon. Adam terbiye edilmiş farkında değil. Erdoğan, 'Bu ekonomik kurtuluş savaşından zaferle milletimizi çıkaracağız.' diyor. Başka birisi mi bu ülkeyi yönetiyor, 20 senedir neredeydin? 1 dolar 1 TL idi, ne oldu 12 liraya çıktı? Milli kurtuluş savaşı veriyormuş, gaz vermeyi bırak, git otur görevini yap. Sana ders verdim, git dersini çalış. İhaleleri dolarla alanların başına çok fazla şey gelecek. Milletimizin hakkını soracağım. Efelik yapıyor şimdi, yutacağımızı sanıyor. Bu millet yutmaz. Senin ne mal olduğunu bu millet öğrendi, sen Türkiye Cumhuriyetinin milli güvenlik sorunusun."