CHP Sözcüsü Faik Öztrak'tan, hükümete sert eleştiriler: “Kümes, tilkiye emanet” 

Cumhuriyet Halk Partisi Sözcüsü Faik Öztrak, CHP MYK toplantısı sırasında dikkat çeken açıklamalar yaptı ve hükümet cephesine sert eleştiriler gönderdi. Gündeme dair eleştirilerde bulunan Öztrak’ın dikkat çeken sözlerinden önemli başlıklar şu şekilde:

“Kümes, tikliye emanet”

Öztrak, konuşmasına, Ticaret Bakanlığı görevinde bulunurken Bakanlık’ı dezenfektan ihalesine sokan ve kendi şirketinin teklifini kabul ederek yüzlerce bin liralık dezenfektan alımı yapan Ruhsar Pekcan hakkında idi. Faik Öztrak, Ruhsar Pekcan’ın görevini kötüye kullandığından dem vurarak, “Kümes, tilkiye emanet. Her gün farklı bir skandalı ortaya çıkan eski Bakan’ın elini milletin cebine sokması serbest ama bakın görün ki İstanbul Belediye Başkanı’nın elini beline koyması yasak.”



“Meydanlar, ‘açız’ diye bağırıyor”

“Meydanlar, ‘açız’ diye bağırırken; evin kirası ve faturaları ödenemezken halk, ’yandım Allah’ derken bu ülkenin bu hale gelmesine sebep olan kim? Ülkemizi yüksek döviz kuruna, yüksek faize, işsizliğe ve pahalılığa mahkum eden ‘Erdoğan Şahsım Hükümeti’ önderliğinde dünyanın sefalet çeken ülkelerinden biri haline geldik. Bugün, ‘Dünya Sefalet Endeksleri’ listelendiğinde Türkiye de yer alıyor. Pek çok Türk vatandaşımızın haritada yerini bulmak için çaba harcayacağı, zorla bulacağı Gabon, Namibya ve Güney Sudan gibi ülkelerle aynı sıradayız artık. Bu durum bizi üzüyor.”

“Son iki senede yoksulluk sınırının altında yaşayan vatandaşların sayısı 10,2 milyona çıktı. Ülkenin dört bir yanındaki vatandaş, hükümeti, canıyla ihtar ediyor. Fakat AK Parti’den bir milletvekili, intiharın haram ve günah olduğunu söylüyor. Erdoğan’ın işi yok da bunlara mı cevap versin, diyor. Doğru. Erdoğan’ın milletin vergilerini toplamak, kasaları boşaltmak, Katarlı dostlarına yandaş olmak, Ay’a iniş yapmak, vatandaşa çay vermek gibi meşguliyetleri var.”

“Halk, ‘açız’ diye bağırıyorsa, ‘yandım Allah’ diyorsa ülkeyi bu hale kim getirdi? Hükümet yapmadı mı? Hükümet, bu halkın sorumluluğunu üstlenmiyor mu? 2001 senesinde Erdoğan’ın dediği gibi ‘yaşanan yoksulluğun da sefaletin de sorumlusu var’. Şu an o sorumlu, ‘Erdoğan Şahsım Hükümeti’.”

Mescid-i Aksa saldırısı hakkında değerlendirmelerde bulundu

“Ramazan Bayramı öncesinde Kudüs’ten üzücü haberler alıyoruz. İsrail polisinin ibadet eden Filistinli kardeşlerimize ve Mescid-i Aksa’ya saldırması, hepimizi derin üzüntüye boğdu. İslam aleminin yüreği dağlandı. Kudüs, üç semavi din için kadim ve oldukça kutsal bir şehir. Burada yaşayan Filistinliler, topraklarından ve evlerinden kovulmak isteniyorlar. İsrail polisi ise insanlık dışı davranışları ve provokasyonları ile sahada boy gösteriyor. Bu davranışlar kabul edilemez. Bunlar, uluslararası hukuka aykırı olduğu gibi insan haklarına da aykırıdır. Bu davranışların son bulmasını diliyor ve kınıyoruz.”



“Gelirimiz, güneş görmüş kar gibi: Eriyor!”

“Vesayet rejiminin başlangıcı olan Haziran 2018’den beri ülkeyi, ‘Erdoğan Şahsım Hükümeti’ yönetiyor. Yönetiyor ama yönetemiyor. Üç senedir ülkenin durumu her gün kötüye gidiyor. Her gün artan yoksulluklar, yasaklar milletimizin boğazını sıkıyor. Üç senedir saray ve ahalisi, ‘itibardan tasarruf yapılmaz’ diyerek ‘tatlı hayat’ sürdürüyor. Halkımızın payına ise yalnızca fedakarlık düşüyor. Hükümetin yaptığı hatanın faturası hep halka çıkıyor. Huzur, sofrada bereket, ağızda tat kalmadı. Üstüne de yönetilemeyen salgın geldi, tuz biber oldu. Halkımız, cüzdanı ile canı arasında sıkıştı.”

“Gelirimiz, güneş gören kar gibi: Eriyor! 2017 senesinde 859 milyar dolar olarak belirtilen gelirimiz, 2020 senesinde 717 milyar dolara düşmüş. ‘Erdoğan Şahsım Hükümeti’, 3 senede gelirimizde 142 milyar dolar yedi. Bu hükümet, yurttaşlarımızın işini elinden aldı. Son 2 senede millete iş imkanı sunulmadı, bir milyon 926 bin kişinin işi elinden alındı.”

“Mart 2021 işsizlik rakamlarını gördük. Gerçek işsizlerin sayısı, son bir senede bir milyon 517 bin kişi artmış. İşsiz vatandaş sayımız, dünyadaki 100 ülkenin nüfusundan çok. İşsizler ordumuz, 100 ülkeyi geride bırakıyor.”

Zamlar hakkında yorum yaptı

“TÜİK’in resmi raporlarına göre son bir senede kullandığımız mısırözü ve Ayçiçek yağı, yüzde 50’nin üstünde zamlandı. Tavuk eti bile yüzde 45 zamlandı. Markette raflara, pazarda ise tezgaha yanaşamıyoruz. Peki bu artan fiyatların çiftçilere faydası var mı? Hayır’ Meyve-sebze tezgahta cebimizi yakarken tarlada beş kuruş etmiyor. Bu son kapanmada, alın teriyle yetiştirilen tonlarca ürün de çöpe gitti. Bu hafta pazarlar açıldıysa da vatandaş, umduğu ucuzluğu bulamadı. Antalya’daki tarlada 20 kuruş olan salatalık, pazarda 4 Türk lirasına satıldı. Bu durum, çiftçinin de pazarcının da suçu değil. Bunun sorumlusu, hükümet. Vatandaş, pazarcı ve çiftçi derdini kime anlatacak?”



“Daha neyin fedakarlığını yapsın bu halk?”

“Vatandaşın sesini duymuyorlar, halini görmüyorlar ama habire vatandaştan fedakarlık bekliyorlar. Daha neyin fedakarlığını yapsın bu halk? IBAN gönderdiğiniz, bağış istediniz onu bile verdiler. Buna karşın aktan ülkeler içinde vatandaşına en az desteği veren üç ülkeden biri oldunuz. Bu da yetmedi. ‘Erdoğan Şahsım Hükümeti’, lebalep kongre yaptığı sırada bile vatandaşların dükkanları kapalıydı. Şimdi de turistler gelsin diye vatandaşı eve kapattınız. Merkez Bankası’nı boşalttınız. Merkez Bankası’nın yönetimini damada verdiniz.”

“2019 seçimlerinde millete ekonomiyi iyi göstermek amacıyla 128 milyar doları yine millete sattınız. Dibi delik olan kovalara bu rezervleri boşalttınız. Millettin yastık altından aldığınız dövizlerini savurdunuz saçtınız. Şimdi ise yabancı kuruluşlar Türk ekonomisini uyarıyor. Yıl sonu dolar tahminini 9,5 Türk lirasına yükselttiler. Milletin parası, pul oldu.”

Başsağlığı diledi

“Kuzey Irak’taki operasyonlar kapsamında şehit düşen Piyade Uzman Çavuş Murat Nar’ın mekanı Cennet olsun. Şehidimize rahmet, milletimize ve kederli ailesine baş sağlığı diliyorum.”

“Ülkemiz kırmızı listede”

“29 Mayıs’ta İstanbul’da Şampiyonlar Ligi finali yapılacak ama bu finalin İstanbul’dan alınacağı iddia ediliyor. Geçtiğimiz sene elimizden alındı, Portekiz’e verildi. Şimdi de İngiliz Hükümeti, final programını ülkelerinde yapmak için çaba sarf ediyor. İngiltere Hükümeti, UEFA ile görüşmeler yapıyor. Türkiye, şu anda kırmızı listede. Bu, kongrelerin sonucu. İngiltere de ülkemizi kırmızı listeye almış durumda. Bu durum hem ülke ekonomisine hem de imajına zarar veriyor. Ne yapıp ne edilmeli ve finalin İstanbul’da oynanması için şimdiden tedbir alınmalı. Girişimlerde bulunun bunu yapamıyorsanız milletin yakasını bırakın.”

“128 dolar buharlaştı”

“Vatandaşın 128 milyar dolar parasını buharlaştırmak serbest ama bu sorunun sorulduğu afişi asmak yasak. FETÖ ile aynı yağmurda ıslanmak serbest ama FETÖ’nün Siyasi Ayağı Kim? isimli bir kitapçık basmak yasak. Yüzde 17 enflasyon sayısını tabelalara yazmak serbest fakat bu konu hakkında konuşmak yasak. Lebalep kongre yapmak serbest fakat kongre hakkında konuşmak yasak. Erdoğan, Muhalefet’e hakaret ederse bu serbest ama Muhalefet’in Erdoğan hakkında konuşması dahi yasak. ‘Yasaklarla mücadele edeceğim’ sloganı ile başa gelen Erdoğan’ın işine gelen yasak, işine gelen serbest. Ülkemiz artık hukuk devleti olmadığı gibi kanun devleti bile değil.”



“Ülkemiz usulsüzlük cennetine döndü”

“Erdoğan, yasaklarla ve usulsüzlüklerle mücadele vadetti fakat ülkemiz usulsüzlük cennetine döndü. Erdoğan ailesinin arkasına sığınan kişi, gümrükte iş çeviriyor sonra da Ticaret Bakanı oluyor. Partimiz, bu konu hakkında soruşturma açılması hakkında bir önerge verecek. Bayramdan sonra vereceğimiz önergenin kabul edilmesi için TBMM üye sayısının yarısından bir fazlasının destek vermesi yeterli. Bu önergeye atılmayan imzalar, vicdanımızı yaralar. Bu önergeyi imzalayıp imzalamamak, milletvekillerinin sınavıdır. Bu sınavın sonucu da kimin kara kimin ak koyun olduğunu gösterecek. Bu önerge aynı zamanda eski Bakan’ın kendisini savunması için bir fırsat yaratacak. Kendisi, ekşi yemedim diyorsa soruşturma açılmasından hicap duymaz.”

“CHP görev için hazır”

“Yoksuzluk ve haksızlıkla mücadele edeceğini belirterek milletin oyunu alan ve başa gelen Erdoğan, verdiği sözleri tutmadı. Ülkemiz bugün, Erdoğan’ın başa geldiği dönemden daha yoksul ve daha fazla yasağa batmış durumda. Yanlış iç ve dış politikalar, ülkemize duyulan güvenli sıfırladı. Fakat tüm bunlar, asla bir ülkenin kaderi değil. 19 yılın sonundaki tablo iç karartıcı olabilir fakat umutsuz olunmamalı. Halkımız, emperyalizmi yenen ve yokluk içinde bile ayağa kalkan bir halktır. Biz, CHP olarak, büyük önder Atatürk’ün kurduğu partiyiz. Kendisinin de dediği gibi: ‘Umutsuz durumlar yoktur umutsuz insanlar vardır.’”

“Biz, parti olarak, umudumuzu hiç yitirmedik çünkü bu ülkenin ve bu halkın potansiyelini ve avantajını biliyoruz. Genç nüfusumuz, çağdaş eğitim, teknoloji ve bilim ile sıçrama yapmaya hazır. Salgın bittikten sonra tedarik zincirinin kısalacağını düşünürsek konumumuz itibarıyla altın değerindeyiz. Biz, 21,5 trilyonluk pazara ve 58 ülkeye ulaşma imkanına sahibiz. Bu imkanı yaratmak için çabalayan, dünyanın dört bir yanında çalışan ve ter döken ihracatçılarımız var. Ekonomimiz, doğru ilaç ile ayağa kalkabilecek derecede. Bunun için de yeni kurumlara, kadrolara ve kurallara ihtiyacımız var. Cumhuriyet Halk Partisi ise bunun için, ülkeyi krizden çıkarmak için göreve hazır.”