CHP liderinden önemli açıklamalar: Sinan Ateş'in öldürülmesi, İBB'ye kayyum iddiaları, enflasyon rakamları...

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.

Geçtiğimiz günlerde Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş öldürülmüştü. Cumhuriyet Halk Partisi lideri Kılıçdaroğlu, bu konunun takipçisi olacaklarını söylerken ailenin isteği sebebiyle sustuklarını kaydetti.

Yeni senenin ilk toplantısında 2023 senesi için temennilerini belirten Kılıçdaroğlu, güçlü bir Türkiye'yle insan haklarına saygı ile düşünce özgürlüğü istediklerinin altını çizdi.

Kılıçdaroğlu, "Ülkemize huzur gelsin, kadın erkek ayrımı olmasın diye bir araya geldik ve geçmişin yaralarını sarmaya çalıştık.

Yepyeni ve güzel bir Türkiye... Türkiye'yi yöneten kişi asla dilenci gibi kapı kapı dolaşmayacak. Eğer kul hakkına saygı gösteriyorsa, kul hakkı yiyenleri iktidardan çıkartacağız. Dürüst, namuslu, yemeyen, adaletten yana olan insanları bir araya getireceğiz." dedi.

"Hapishanelerimizde haksız yere yatanlar var"

Kılıçdaroğlu'nun yaptığı konuşmadan önemli satır başları şu şekilde:

Terörün olmadığı güçlü bir ülke inşa edeceğiz. Tüm komşularımızla barış ve huzur içerisinde yaşayacağız. Ülkemiz, bölgesinin en güçlü ülkesi olacak ve güçlü bir Türkiye kuracağız.

Halkımızın oylarıyla iktidara geldiğimizde halktan aldığımız her kuruş verginin hesabını vermek için onurlu ve şerefli bir görevi üstleneceğiz. Demokrasinin gelişmesinin temel faktörü olan "Benden alınan vergiler nereye gitti?" sorusunun yanıtını verecek ve her bir kuruş harcamanın hesabını vereceğiz.

2003 senesinden başlayıp açmış olduğumuz yeni sayfayla yatağa hiçbir çocuk aç girmeyecek. Evde kavganın ve huzurun olmadığı bir ev inşa edeceğiz.

Hapishanelerde haksız yere yatanlar var. Mücella Yapıcı, Osman Kavala, Tayfun Kahraman, Can Atalay, Süleyman Demirtaş, Çiğdem Utku... Eğer adaleti savunmazsanız siyaset yapmanın da bir manası yoktur. Hiçbir haksızlığı mazur karşılamayacağız.

Sinan Ateş cinayeti

Ülkenin başkentinde bir suikast yapıldı. Genç bir babayı öldürdüler. Ülkücü hareketinin de en değerli isimlerinden biriydi. Ailesi talep etti diye bu konunun siyasallaşmaması için susup sonucu bekliyoruz. Bu işten pis kokuların geldiğini görüyoruz. Ülkemizin namuslu polisleri görevlerini yapabilsinler diye sesimizi çıkarmıyoruz. Saray'dan tık yok. Bir tek kelime dahi. Kendi evladına dahi sahip çıkamıyor. Bu işi susarak gündemden çıkartamazlar. CHP olarak buna izin vermeyiz. Adalet gerçekleşinceye dek olayı takip edeceğiz. Hiç kimse unutmasın ki Bay Kemal bir şeyi kafasına koyduysa muhakkak onu çözecektir.

İmamoğlu davası...

İstanbul'daki seçimleri İmamoğlu kazandı. Sonrasında itirazlar ettiler. Yüksek Seçim Kurulu üstünden kumpas çevirdiler. YSK üyeleri toplandı ve aynı zarfın içindeki 4 oydan 3 tanesi doğrudur, 1 tanesi yanlıştır dediler. Bu dünya tarihinde bile görülmemiştir. Bunlara ben YSK çetesi dedim. Çete demeyi de her zaman her yerde ifade ediyorum. İkinci bir seçim yapıldı ve aradaki fark 800 bine çıktı 13 binden. Bu milletimizin vicdanına güveniyorum. İstanbul'u adeta vermemek için direttiler.

İlk kumpas; Ekrem Bey YSK üyelerine hakaret etti diye savcı iddianame hazırladı. Dosya namuslu bir hakimin önüne gitti. Ardından bu hakimi değiştirip Samsun'a sürdüler. Bugün grupbaşkanvekillerimiz Adalet Bakanlığı'na gidecekler. Samsun'a gönderilen hakimin iddialarına ilişkin soruşturma açılmasını istiyoruz. Gerçekleri bilmeye 85 milyon kişinin hakkı var. Hakim hangi gerekçe ile sürüldü? Saray'ın sofrasına oturan bir hakimin kararına itibar edilemez. Bu karar Saray'ın kararıdır.

Bütün savcı ve hakimlere sesleniyorum. Saray'dan talimat alarak kendi hukukunuzu oluşturuyorsanız bunun hesabını verecekseniz.

Bir diğer kumpas da; İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde terörle iltisaklı kişiler veya teröristler çalışıyormuş. 2021, 9 Aralık tarihinde bizim Fotoroman söylüyor. Ardından ise bu rakam 1668'e çıkıyor. Bu iddianın ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İçişleri'ne yazı yolluyor gereğini yapmak için.

Hem suçlayacaksın, ardından ise bana bildir dediğinde sana bildirmeyeceksin. Sen İçişleri Bakanısın, istihbarat örgütün var, kimse bu adamlar yakalayıp gereğini yap, sonra yapacağım, diyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi göndermiş olduğu yazıda, "Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapıp bizlere bildirin" diyor. Bakan ise tüm valiliklere yazı iletiyor. Ekrem Bey suçlanıyor. Neden bir güvenlik soruşturması yapılmıyor. Çünkü Anayasa Mahkemesi ilişkili yasanın iptalini sağlamış.

Ekrem Bey'den de önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal'dı. Vali de görevliydi. O dönemde 4 bin 116 kişi göreve başlamış ve 1800 tanesi için güvenlik soruşturması gerçekleştirilmemiş. Burada da müfettişi değiştirdiler. Sağlık sebebiyle ayrılmak durumunda kaldı. Yerine ise AK Parti'den vekil adayı olan biri geldi. Raporu da o hazırladı.

Ahlak, erdem ve yasa denilen bir şey var. Herhangi bir kurum denetimden istisna değil. Önyargısız olarak denetlenir. Eğer kumpas kurarsanız, belediye başkanlarımıza dair kumpasa karşı gelmek de bizlerin görevidir.

Muhalefetin kazandığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni yapmış oldukları kumpaslarla ele geçirmek istiyorlar. Yeni saray oyunuyla karşı karşıyayız. Amaçları ise İstanbul'un kaynaklarıyla seçime girmek. Ekrem İmamoğlu'na kurulmuş olan komplonun tek nedeni budur. Ekrem Başkanımıza bir kayyum atama aptallığına girerlerse eğer bunu bir diktatörün halkına uygulamış olduğu terörizm şeklinde göreceğiz.

Enflasyon rakamlarına tepki

ENAG'ın açıklamasına göre enflasyon %198, TÜİK'e göre %64, İTO'ya göre ise %93. İşçinin, memurun ve emeklinin hakkı yeniliyor. Kul hakkını yedirmeyeceğim ve bunun mücadelesini vereceğim.